Katar’da Suriye’den tüm kesimlerin bir araya gelerek muhalefeti temsilen kurdukları ve Türkiye de dahil bazı ülkelerin Suriye halkının meşru temsilcisi olarak kabul ettiği Suriye Ulusal Koalisyonu (SUK), İstanbul’da ofis açıyor.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye’nin SUK’u tanıdığını vurgulayarak, bu konuda bir tereddüt olmadığını söyledi. Davutoğlu, ofisteki SUK yetkilisini 'siyasi bir temsilci olarak' göreceklerini belirtirken, aralık ayı başında gerçekleştirilecek Suriye’nin Dostları Toplantısı’nda ise bu konuda bazı ülkelerle kararlar alabileceklerini ifade etti. SUK Başkanı Muaz El Hatip ise ofisin, Suriyelilerin çıkarlarını temsil edeceğini söyledi.
Doha’daki toplantıda SUK Başkanı olarak seçilen Muaz El Hatip başkanlığındaki SUK heyeti, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu tarafından Ankara Palas’ta kabul edildi. Görüşmenin ardından Bakan Davutoğlu ve El Hatip bir basın toplantısı düzenledi.
Davutoğlu, Muaz El Hatip’in kendisinin göreve geldikten Türkiye’ye gerçekleştirdiği ilk ziyaretinde Suriye’yi ilgilendiren konuları ele aldıklarını ve son gelişmeleri gözden geçirdiklerini söyledi. Davutoğlu, “Doha’da yapılan muhalefetin birleştirilmesi ve yeniden yapılandırılması toplantısına bizzat katılmıştım. Bu toplantılarda Muaz El Hatip’in göreve gelmesini Türkiye olarak desteklemiştik. Son derece demokratik bir seçimle Suriye’nin bütün kesimlerinin temsil edildiği forumda Hatip, demokratik oylamayla göreve getirildi. Aslında bu demokrasinin ve temsil kabiliyetinin de Suriye toplumunda nasıl yerleştiğini gösteren güzel bir örnek oldu.” ifadesini kullandı.
Hatip’in Suriye’de halkın talepleri doğrultusunda yürütülen çalışmalarda hep öncü rol oynadığını belirten Bakan Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Kendisi çileler çekmiş, hapislerde kalmış bütün kesimlerin saygı duyduğu bir bilim adamıdır. Eskiye dayanan bir dostluğumuz vardır. Bugün de bu Ulusal Koalisyon’un başına gelmesinden sonra gerçekten çok aktif bir faaliyet temposu içerisinde birçok ülkeyi ziyaret etti. Suriye muhalefetinin yeniden yapılandırılmasına öncülük etti.”
"SURİYE MUHALEFETİNE DESTEK VERMEYENLERİN MAZERETİ KALMADI"
Suriye’de muhalefetin sivil bir geçişi sağlayabilmesi için kurumsallaşmasının ve yeniden yapılandırılmasının büyük önem taşıdığının altını çizen Davutoğlu, “Suriye’de halkın haklı taleplerini desteklemekte tereddüt gösterenlerin en temel argümanları hep değişim sonrasında ne olacağı ve Suriye muhalefeti yapısındaki bazı eksiklikler oldu. Ama son gelişmelerle bu mazeret ortadan kalkmıştır. Suriye muhalefeti ve halkını temsil eden bütün kesimler aslında bir geçiş döneminin sorumluluğunu üslenecek olgunluğa sahip olduklarını göstermişlerdir. Bizim için önemli olan Suriye’nin demokratik bir hukuk devleti, güçlü bir komşu olarak el ele yürüyecek bir kader ortağı olarak yeniden yapılandırılmasıdır. Biz güçlü bir Suriye istiyoruz. Ekonomik refahını halkın taleplerini yerine getirmiş, birliğini korumuş bir Suriye istiyoruz. Bu vizyonumuz çerçevesinde Suriye’nin halkın haklı taleplerini hep destekledik desteklemeye devam edeceğiz.” diye ekledi.
SUK OFİSİ, SİYASİ TEMSİLCİ OLARAK GÖRÜLECEK
Suriye Ulusal Koalisyonu’nun (SUK) en kısa sürede Türkiye’de bir ofis açacağını söyleyen Dışişleri Bakanı Davutoğlu, “Ofis başkanını da Suriye halkının ve muhalefetinin mümessili olarak muhatap alacağız, sürekli temas halinde olacağız. Kurumsallaşma konusunda Suriye muhalefeti neyi talep ederse, neyi isterse Türkiye her zaman olduğu gibi haklı taleplerin yanında yer alacak. Hem uluslararası alanda hem Suriye’de hem de bölgesel gelişmelerde yanında olacak.” şeklinde konuştu.
SUK’u ilk günden tanıdıklarını hatırlatan Davutoğlu, “Dolayısıyla bu konuda tereddüt yoktur. SUK’un İstanbul’da ofisinin olması da önemlidir. Siyasi bir temsilci olarak da arkadaşı göreceğiz. 12 Aralık’ta Suriye’nin Dostları Toplantısı’nda destek veren ülkelerle birlikte bazı kararlar alabiliriz.” diye belirtti.
SUK BAŞKANI: KOALİSYON TAMAMEN YERLİ MALIDIR
Muaz El Hatip de ofis konusunda “Ofis Suriyelilerin çıkarlarını temsil edecektir. Bazı medya araçlarının kullandığı bir husus var. Koalisyon tamamen Suriye yerli malıdır. Dış komplolara yönelik her türlü ima doğru ve gerçek değildir. Suriye halkının kararlarına müdahale etmeye çalışacak dış güçlere karşı herkesten önce biz karşı duracağız.” sözlerini kaydetti.
"GÖRÜŞMENİN İLK TBMM BİNASININ KARŞISINDA YAPILMASI ANLAMLI"
Suriye’nin geleceğinin parlak olduğunu söyleyen Bakan Davutoğlu, “Suriye’yi iki komşu olarak beraber inşa edecek olmaktan mutluluk duyuyoruz. Toplantıyı burada yapmamızın başka anlamı da TBMM’nin binasının, büyük sıkıntılar içinde olan bir milletin yeniden doğuşunun başladığı sembolik bir binanın karşısında bunu yapıyor olmamızdır. Bugün de Suriye yeniden inşa ediliyor. Eminim bu inşa dönemi Suriye’yi parlak bir geleceğe hazırlayacak.” değerlendirmesinde bulundu.
SURİYE VE TÜRKİYE DÜNYAYA BENZERSİZ BİR ÖRNEK TEŞKİL EDİYOR
Davutoğlu’nun ardından söz alan Muaz El Hati ise “Suriye ve Türkiye dünyada benzersiz bir örnek teşkil etmektedirler. Türkiye örneği öncü bir örnektir. Geleceği Türkiye ile birlikte inşa etmek istiyoruz. Dünyaya örnek teşkil edecek medeni bir işbirliğini gösterebilelim.” dedi.
Suriye’deki rejimin 'vahşi bir rejim' olduğunu vurgulayan SUK Başkanı, “Tarihte benzeri görülmemiş bir vahşet. Başka milletleri yok eden liderler gördü tarih, ama kendi milletini yok eden bir lider görmemiştir. Gazeteciler bazen bana der ki ‘neden gülümsemiyorsun?’ Kalbimiz ağlıyor. Binlerce bebek ölümlerine kadar işkence görmüştür. O yüzden bu rejimle diyalog olmayacaktır.” diye konuştu.
"SURİYELİLERİN KANINI İÇMEYİ DURDURMALI, BİLHASSA RUSYA VE İRAN"
Suriye’ye destek veren ülkelerin de bu desteğini durdurması gerektiğini ifade eden El Hatip, şunları söyledi: “Suriyelilerin kanını içmeyi durdurmalı, bilhassa Rusya ve İran. Önümüzdeki günlerde önemli hususlar var. Yürütme konseylerini kurmak, sonra geçici hükümet kurmak. İnşallah kurtarılmış bölgede ofisleri olacak bir hükümet. İş çok, ama Suriye halkının morali çok yüksek. Dileriz ki Türk kardeşlerimizle ilişkilerimiz güçlenerek artsın.”
"PATRİOTLAR KONUSUNDA İHTİLAF YOK"
Davutoğlu, bir gazetecinin Patriot’larla 'tetiğin kimde olacağına dair' tartışmalar hakkında bir soru yöneltmesi üzerine ise resmi talepte bulunulduğunu hatırlatarak, “Bu tür tartışmalar gündemde olabilir. NATO’nun çok yerleşik kuralları, operasyonel ve karar alma mekanizmaları vardır. Bunlar çok açıktır. Ortak operasyonlarda tabi Türkiye Cumhuriyeti Devleti kendi iradesini, yürüteceği askeri operasyonlarda kendi kararlarını alır ve yürütür. Ama NATO çerçevesinde yapılan Türkiye’nin de içinde olduğu savunma planlamalarında ve Türkiye’nin muvaffakatı olmadan işlemeyen bir sistem var, karar alma mekanizması var. Yürütülen operasyonlarda NATO içinde alınır ve uygulanır. Tetik tartışmaları var, bu süreçler başından bellidir. Hangi aşamada ne tür sistemlerin, kararların devreye gireceği de Türkiye’nin içinde olduğu bir NATO komutası çerçevesinde yürütülür, bu konuda ihtilaf da yoktur. Nasıl kararlar alınacağı ve uygulanacağı bellidir.” cevabını verdi.
Davutoğlu, Rusya’nın endişelerinin hatırlatılması üzerine ise “Bu bir savunma sistemidir. Hiçbir ülkenin özellikle Rusya’nın kaygı beyan etmesini gerektirecek bir durum yok. Türkiye, Suriye ile 910 kilometre sınıra sahip. Kendi güvenliği ile ilgili her türlü tedbiri alır. Kendi ulusal kapasitesi ve ittifakı içinde kararlar alır. Bu sistem savunmaya dönük bir sistemdir. Sınır ihlalleri söz konusu olmuştur. Uçağımıza dönük saldırı olmuştur. O günden bugüne NATO içinde yürütülen çalışmalar vardır. Devlet olmak tedbir gerektiren bir özelliktir. Türkiye her türlü tedbiri alır. Tamamıyla savunma amaçlı adımdır.” şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz