Geniş ve yoğun sivil nüfusu ile bilinen İdlib'e Beşar Esad rejimi tarafından düzenlenen askeri harekâtlar uluslararası basının gündeminde.
Associated Press haber ajansı, "Idlib harekatı önemli riskler taşıyor. Türkiye sınırında yer alan vilayet tahmini olarak 2 milyon sivil nüfusuna sahip. Bunlar içinde başka yerden kaçan binlerce insan da var. Suriye hükümeti tarafından yapılacak topyekûn bir opreasyon büyük kapsamlı yıkıma ve göçe neden olabilir" ifadesini kullandı.
AP, Türkiye'nin Rusya ve İran ile yaptığı anlaşma uyarınca vilayete askeri gözlemciler konumlandırdığını da hatırlattı.
Esad rejiminin İdlib'e yönelik bir süredir devam eden askeri operasyonlarının kapsamının ne olacağı ise henüz bilinmiyor. İdlib'de Esad rejiminin düzenlediği harekatlara Rus savaş uçaklarınca destek verildiği iddia ediliyor.
Suriye'nin kuzeyinde ve Türkiye sınırında yer alan bir eyalet olan İdlib, şu anda Suriye'de, bütünüyle hükümet güçlerinin kontrolünün dışında yer alan tek eyalet.
İdlib, ülke çapında hükümet karşıtı silahlı güçler açısından bir kale olarak görülüyor.
Öte yandan, ABD yönetimi, Suriye'nin doğusundaki Rakka ve Deyrizor operasyonlarında terör örgütü DEAŞ'ın büyük oranda yenilgiye uğratılmasına rağmen, terör örgütü YPG'ye desteğinin süreceğini açıklamıştı.
ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Orgeneral Joseph Votel'in, 22 Aralık 2017'de, DEAŞ'ın canlanmasını önlemek için Suriye’de sınır muhafız birlikleri kuracaklarını duyurmasının ardından ilk adım geldi.
AA'nın güvenilir yerel kaynaklardan aldığı bilgilere göre, ABD Savunma Bakanlığı, istihbarat teşkilatı CIA ve PYD/PKK'nın Kandil yapılanması, 400 terör örgütü mensubuna verdiği eğitimi tamamladı.
400 terörist, Haseke’nin güneyindeki Sabahu’l Hayır kampı ile Halep’in doğusunda Fırat nehri üzerindeki Tişrin barajı yakınlarında eğitildi. CIA eğitmenleri teorik ve teknik bilgiler sağlarken, Pentagon’un hava indirme birimleri ile özel kuvvetleri, Kandil’den gelen teröristlerle ortak silahlı eğitim verdi.
"SINIR MUHAFIZI" MASKESİ
Habere göre ABD, "sınır muhafızı" adı altında yeni bir güç kurma yoluna gitmedi. Pentagon ve CIA, söz konusu programda, terör örgütünün 2014'te kurduğu YAT adlı sözde anti-terör birlikleri ile HAT ismi verilen sözde özel harekat unsurlarını genişletiyor.
Özel eğitim alan 400 terörist, YAT ve HAT isimli yapılara katıldı. Nisan 2016'dan beri örgüte silah ve mühimmat veren ABD, teknoloji desteğini de artırıyor.
CIA ve Pentagon, yeni oluşum için PYD/PKK'ya son teknoloji telsiz, dinleme istasyonu ve sinyal istihbarat ekipmanları transfer ediyor. Ekipmanların eğitimi yine ABD’li uzmanlar tarafından veriliyor. Yerel kaynaklar, terör örgütüne bağlı YAT birimlerinin Türkiye sınırındaki sınır karakollarını dinleme faaliyetlerine başladığını iddia etti.
ADINA "KUZEY ORDUSU" VERİLDİ
Pentagon-CIA programlarıyla "sınır muhafızları" adı altında büyütülen yapıya terör örgütü "Kuzey Ordusu" adını verdi.
Bölgedeki kaynaklar, "kuzey" ifadesinin, sözde ordunun gelecekte Esed rejimi ile müzakere edilecek muhtemel bir özerk yönetimde korunabilmesi için özellikle seçildiğine dikkati çekiyor.
Yeni oluşumun yüzde 70'inin PYD/PKK'lılardan oluşması bekleniyor. ABD'nin örgüt içinde genişlettiği yeni gücün çekirdek unsurları uzun süredir ABD Özel Kuvvetleriyle çalışan ve orta operasyonlar yürüten ekipler.
"Kuzey Ordusu" adı altında ortaya çıkacak yapının, denetimi zor küçük mobilize örgüt unsurlarını düzenli ordularla savaşa hazır hale getirecek şekilde örgütlemesi bekleniyor. Bu haliyle, "Kuzey Ordusu" terör örgütü için düzenli orduya geçiş yolunda atılan son adımı teşkil ediyor.