Suriye'deki DEAŞ üyelerine para aktarmakla suçlanan 25 sanığa hapis istemi

Terör örgütü DEAŞ'ın uluslararası finans faaliyetlerine yönelik soruşturma kapsamında 9'u tutuklu 12'si firari, 25 şüpheli hakkında, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı - İddianameden: - "Şüphelilerin aralarında gerçekleştirdiği bankalar arası hesap hareketlerinin herhangi bir ticari ilişki ile izah edilemediği, çoğunun birbirlerini tanımadıklarını beyan ettikleri, eylemlerinin yıllar içerisinde süreklilik ve yoğunluk arz ettiği anlaşılmıştır"

DİYARBAKIR (AA) - Terör örgütü DEAŞ’ın uluslararası finans faaliyetlerine yönelik soruşturma kapsamında 9'u tutuklu 12'si firari, 25 şüpheli hakkında "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca 25 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, 11. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

İddianamede, terör örgütü DEAŞ'ın kuruluşu, yapılanması, amacı, Türkiye'ye yönelik saldırıları, örgütün kullandığı internet siteleri, basın yayın organları ile cebir ve şiddet içeren yöntemlerine ilişkin detaylı bilgiye yer verildi.

Reklam
Reklam

- Terör örgütü DEAŞ'a para aktarılmış

İddianamede, şüphelilerin terör örgütü DEAŞ'e para aktarmak için kullandıkları illegal sistem olan "Hawala"nın Ortadoğu, Güney Asya ve Güneybatı Asya'da geniş çapta kullanıldığı bildirildi.

"Hawala" sisteminin, sermaye kontrollerinden kaçma, yüksek bankacılık işlem maliyetlerine katlanmama, kara para aklama, terörün finansmanı, vergi kaçırma gibi pek çok amaçla kullanıldığı belirtilen iddianamede, şunlar kaydedildi:

"Sistemim, pek çok ülkede maliyeti düşük serbest pazar işlem aracı olarak kullanılıyor. 'Hawala' sisteminin kayıt esasına tabi tutulmaması, aklayıcılar ve terörü finanse eden kişiler tarafından mali işlemlerin gizlenmesi amacıyla sıklıkla tercih edilmesine sebep olmakta ve bu durum da sistemin en temel yasal sakıncasını beraberinde getirmektedir. 'Hawala' sistemi ödeyen ve alacaklı arasındaki işlemi kayıt eden belge izlerini yok ediyor. Bu sistem esas itibarıyla bankacılık başta olmak üzere diğer düzenlemelerden kaçınmak ve geride iz bırakmamak için vardır."

Reklam
Reklam

İddianamede, FBI'ya göre, ABD'deki 11 Eylül terör saldırısını gerçekleştirenlerin bazılarının saldırı öncesinde gayri resmi bu havale sistemini kullanarak, binlerce doları ABD'ye soktuğu ve çıkardığı belirtildi.

Şüphelilerin ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda 579 bin 608 dolar, 5 bin 285 avro, 1 milyon 304 bin 885 lira ve 124 bin 800 Suriye lirası ile 36 cep telefonu, 18 bilgisayar, 10 hard disk ile dijital dokümanın ele geçirildiği aktarılan iddianamede, şüpheliler arasında yüklü miktarda paranın bu sistem ile gönderildiği şema olarak da yer aldı.

Bazı şüphelilerin ifadelerinde bu sistemi kullanarak Suriye'ye para gönderdiklerini, bu işlemden belli bir pay komisyon aldıklarını itiraf ettikleri kaydedilen iddianamede, şu değerlendirmede bulunuldu:

"Şüphelilerin aralarında gerçekleştirdiği bankalar arası hesap hareketlerinin herhangi bir ticari ilişki ile izah edilemediği, çoğunun birbirlerini tanımadıklarını beyan ettikleri, eylemlerinin yıllar içerisinde süreklilik ve yoğunluk arz ettiği anlaşılmıştır. Soruşturma kapsamında şüphelilerden ele geçirilen paralar ve menkul değerlerin şüphelilerin finansal ve mali durumları ile örtüşmediği MASAK raporlarında açıkça yer almıştır. Toplanan bazı paraların da Hatay'da örgüt mensuplarınca yurt dışına çıkarıldığı fiziki takip neticesi tespit edilmiştir. Şüphelilerin, silahlı terör örgütü DEAŞ adına toplanan paraları, 'Hawala' adı verilen sistem kullanılarak Suriye'de faaliyet gösteren örgüt üyelerine aktardıkları gerekçesiyle, örgüte organik ve hiyerarşik bir şekilde bağlı olarak eylem ve faaliyetlerde bulundukları tespit edilmiştir."

Reklam
Reklam

- İstenilen ceza

İddianamede, 9'u tutuklu 12'si firari 25 sanık hakkında "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapis cezası istenerek, mahkumiyetleri halinde TCK 53/1 maddesinde görülen hak yoksunluklarına hükmedilmeleri talep ediliyor.