Suriyeli genç ressam yeteneğini üniversite eğitimiyle geliştirmek istiyor

Kilis'teki barınma merkezinde yaptığı çalışmalarla dikkatini çektiği ressam İsmail Acar ile çalışma fırsatı bulan 20 yaşındaki Suriyeli Muhammed el-Beydun, yükseköğrenim için Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesini hedefliyor - Muhammed el-Beydun: "Eğitim hedefimin yanı sıra Suriyeli sanatçıları bir araya toplayabileceğim bir sanat atölyesi de açmak istiyorum. Göç etmek zorunda kalan sanatçılarımız var. Böylece Türkiye için de güzel bir şey yapmış oluruz" - Ressam İsmail Acar: "Muhammed, gördüğü her şeyi çok iyi kaydediyordu kafasına. Anında çiziyordu. Çok meraklıydı. Bu özellikleri kendisini diğerlerinden ayırıyordu"

İSA TOPRAK - Suriye'den henüz 14 yaşındayken ayrılmak zorunda kalan ve 6 yıldır Türkiye'de yaşayan genç ressam Muhammed el-Beydun, Kilis'teki barınma merkezinde ve İstanbul'da ressam İsmail Acar ile sürdürdüğü çalışmalarını üniversite sıralarına taşımak istiyor.

Türkiye'ye 2013'te ailesiyle gelen el-Beydun, 4 yıl Kilis Elbeyli Geçici Barınma Merkezi'nde kaldı. Sosyal tesisteki atölyede resim yeteneğini geliştiren el-Beydun, kampta düzenlenen sergilerde çalışmalarını ziyaretçilerle paylaşma fırsatı buldu.

Reklam
Reklam

Kampı ziyarete gelen ressam İsmail Acar'ın dikkatini çeken el-Beydun, lise eğitimine ara vererek ressamın desteğiyle İstanbul'a gitti. Acar ile çalışan el-Beydun, eserleriyle, Acar'ın 2016'da, savaş nedeniyle ülkelerinden göç etmek zorunda kalan ve birçoğu Türkiye'deki kamplarda yaşayan sanatçılarla düzenlediği "Karşılaşma" adlı sergiye katıldı.

İstanbul'da bir yıl kaldıktan sonra ailesine destek olmak üzere Kilis'e dönen el-Beydun, liseyi bitirdi ve yakınlarıyla Gaziantep'e yerleşti.

Gündüzleri çalışan, geceleri de resim yapmaya devam eden el-Beydun, Ankara Sanat, Kültür ve Medeniyet Derneğinin düzenlediği "Sanatçının Göç'ü Sanatın Gücü" sergisine katılmak üzere bulunduğu başkentte, AA muhabirine, Türkiye'deki yaşantısını ve hedeflerini anlattı.

Küçük yaşlardan itibaren resme ilgisinin olduğunu, herhangi bir eğitim almadan kara kalemle çizmeye başladığını, daha sonra da yağlı boya ile çalıştığını dile getiren el-Beydun, Kilis'te barınma merkezinde resim yapmayı sürdürdüğünü ifade etti.

Reklam
Reklam

Barınma merkezinde kaldığı süreçte Suriyeli çocuklarla resim çalıştığını, tezhip de öğrendiğini anlatan el-Beydun, büyük hedefleri olduğunu, bunları gerçekleştirmek için de eğitimini Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde sürdürmek istediğini vurguladı.

Genç ressam, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz her şeyimizi bırakarak geldik. Sıfır geldik. Bu vatan bize sahip çıktı. Biz ne yapsak bunun borcunu ödeyemeyiz. Eğitim hedefimin yanı sıra ben burada Suriyeli sanatçıları bir araya toplayabileceğim bir sanat atölyesi açmak istiyorum. Göç etmek zorunda kalan sanatçılarımız var. Yeteneklerinin harcanmasını istemiyorum. Hem böylece Türkiye için de güzel bir şey yapmış oluruz."

- "Muhammed çalışmalarıyla kendisini fark ettirdi"

20 yaşındaki el-Beydun'a bir çok konuda destek olan ve eserlerine sergisinde yer veren ressam İsmail Acar da AA muhabirine, el-Beydun'un çok istekli ve resim yapmayı seven bir çocuk olduğunu söyledi.

Sığınmacıların kaldığı kamplarda kabiliyetli yüzlerce çocuk tanıdığını, el-Beydun'un yaptıklarıyla kendisini fark ettirdiğini, bu nedenle İstanbul'daki sergiye davet ettiğini anlatan Acar, Suriyeli gencin üniversiteye gidebilecek durumda olmasına rağmen ailesinin isteği üzerine İstanbul'dan ayrılmak zorunda kaldığını belirtti.

Reklam
Reklam

Acar, "Muhammed, gördüğü her şeyi çok iyi kaydediyordu kafasına. Anında çiziyordu. Çok da çalışkandı. İstanbul'da bulunduğu sürede hiç boş durmuyor, sürekli çalışıyordu. Çok meraklıydı. Çok sevdiği bir şeyi yapıyordu. Bu özellikleri kendisini diğerlerinden ayırıyordu." diye konuştu.

Ankara'daki serginin organizatörü Ankara Sanat, Kültür ve Medeniyet Derneği Başkanı Bilge Özcan da mülteci, göçmen ve Türk sanatçıları bir araya getirdikleri sergide el-Beydun'un çalışmalarının da yer aldığını dile getirdi.

Özcan, el-Beydun'un çalışmalarının birçoğunu yaşadığı çadırda yaptığını aktararak, "Şimdi evde yaşıyor. Daha 20 yaşında ve inanılmaz sanat dolu genç bir arkadaşımız." ifadelerini kullandı.

Anahtar Kelimeler: