Süslü püslü bir azınlık öneriyorlar

LEFKOŞA (İHA) - Ankara'da tedavisi devam eden ve TC Cumhurbaşkanlığı'na bağlı misafirhane olan Camlı Köşk'te dinlenen KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, "KKTC'de imza isteyenler ile karşıtları bir araya gelmelidirler" dedi.

KKTC'de yayın yapan Güven Radyo'ya telefonla bağlanan Denktaş, adadaki son gelişmeleri şöyle değerlendirdi:

"Olaylar beni üzüyor. İki taraf barış için karşı karşıya gelmiş. El ele verseler, durumu soğukkanlılıkla gözden geçirseler, olayları doğru değerlendirseler görecekler ki ayrılıkları yoktur. Yani herkes barış istiyor ama bu barışın bir çerçevesi olmalı. Hangi taraf olursa olsun azınlık olarak Rumlarla birleşip herşeyi arkada bırakıp eski duruma dönmek ister misin? 'Hayır' diyecekler.

Reklam
Reklam

Annan'ın ortaya koyduğu belgeyi müzakere etmeksizin bize dokunan taraflarını değiştirmeye çalışmaksızın imzayı atalım mı deseniz 'müzakere edin' diyecekler.
Durum bunu sanki kabul etmiş gibi bir hava oluşturmuştur. Kabul etmesine bir ihtiyaç yoktur. Çünkü müzakere için fırsat verilmemiştir.
Müzakere etsen de etmesen de Kıbrıs olarak biz seni aldık veya alacağız dendikten sonra bizim müzakere şanslarımızı ortadan kaldırmışlardır.
Dolayısı ile bizim sağlam durmamız, pazarlığımızı yapmamız lazım. Ama pazarlığı yapacak makam bir tarafta müzakeresini, mücadelesini sürdürürken diğer taraftan sanki o makam barış ve uzlaşma istemezmiş gibi nümayış yapmak, çığırından çıkarmak, 'biz derhal girmek isteriz, gireceğiz' demek kime yarar? Herhalde pazarlık gücümüzü güçlendirmez.

Derhal girelim, nasıl girelim, kim olarak girelim? Bunların cevabını al. Bugün sormazsan yarın soracak ve zor durumla karşı karşıya kalacağız.
Dolayısı ile benim tavsiyem her iki tarafın liderleri biraraya gelmeli, barışın adım statüsünü ortaya koymalıdırlar.
Biz 1963'ten bu yana niye direndik? Rum'un bize teklif ettiklerini kabul etseydik biterdi. Biz de Kıbrıs'tan biter, tükenirdik. Dolayısıyla bize önerilen nedir? Süslü püslü bir azınlık, varolan bir Kıbrıs Cumhuriyeti'nin içine monte edilmek.

Reklam
Reklam

Bunları engellemeye çalışıyoruz. AB'ye karşı değiliz, AB ile görüşmek istiyoruz. Haklarımızın korunması için, sabır zaman ister. 'Hayır derhal' derseniz kimse sizinle pazarlık yapmaz, kimse sizi adam yerine koymaz. Dolayısı ile halkıma sesleniyorum: Her iki taraftan barış isteyenler, barışın şeklini şemalini koysunlar. Bir yanılgı vardır. Türkiye belgeyi kabul etmiştir. Türkiye temel unsurlardan vazgeçmiştir. Yoktur böyle birşey.

Türkiye milli yoktadır. Köşe taşlarını korumak azmindedir. Bunları konuşuyoruz. Yanıltmak doğru değildir. Türkiyesiz bir yere gidemeyiz. Beraber hareket ediyoruz. Birbirimizi yanıltmayalım. Birbirimize sarılalım. Bu gemiyi selamete çıkaralım"

Radyo Genel Yayın Yönetmeni Fevzi Tanpınar'ın "28 Şubat'a kadar olan sürede nasıl bir takvim öngörüyorsunuz?" şeklindeki sorusunu ise Denktaş:
"Komisyonların kurulması için gereken çalışmalar yapılmıştır. İsimler bugün diğer tarafa verilecek, komite çalışması başlıyacaktır. 1600 küsür uluslararası anlaşma yapmıştır Kıbrıs hükümeti. Bunların incelenmesi, tetkiki zaman ister, bu çalışmalar sürdürülecek, uygun olanlar seçilecek, uygun olmayanlar hakkında müzakere devam edilecektir.

Reklam
Reklam

7 veya 8'inde müzakereler başlıyacaktır. Kıbrıs Özel Temsilcisi De Soto adaya geldiğinde müzakereler karşılıklı mı olacak yoksa dolaylı mı olacak, göreceğiz. Bunun kararı alınmış değildir. KIbrıs Türkü'nü hakikaten yok edecek hususlar var. Bunlarla ilgili çalışmaları yaptık, pislikleri çıkardık. Boş durulmuş değildir.
AB'ye girmenin iki yolu vardır. Bir, herşey bitmiştir. Birşey olmaz. Rumun azınlığı olarak gireriz.

İkincisi, bunca yıl koruduğumuz statümüzle yeni bir ortak olarak statümüzle, delegasyonlarımızla AB'yi iyi müzakere ederek 1960 anlaşma haklarımızı heba etmeden.
Bu iş sabır, akıllılık ister, heyecanla bağırmakla, derhal girdiğimizde havadan dolar yağacakmış gibi gençleri kandırmakla olmaz" şeklinde cevapladı.