Ankara (AA)- Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Turan Buzgan, Ankara'da borulardaki arıza nedeniyle devam eden su kesintilerinin sona ermesinden sonraki 6 saat boyunca şebeke sularının kaynatılmadan içilmemesi gerektiğini bildirdi.
Üniversite hastanelerindeki su sıkıntılarının giderilmesi için ASKİ ile irtibat kurduklarını ve gereken katkının sağlanacağını belirten Buzgan, Ankara'ya getirilecek Kızılırmak'ın suyunun da barajlardaki diğer sularla karıştıktan sonra içilebileceğini belirtti.
Buzgan, makamında yaptığı açıklamada, şebeke suyunun denetimi açısından 640 noktadan alınan numuneler üzerinde yapılan analizler sonucunda, bakiye klor miktarının yeterli düzeyde olduğunun ve biyokimyasal açıdan risk bulunmadığının tespit edildiğini belirterek, bunun Başkent'teki şebeke sularının kullanılabilir ve içilebilir olduğu anlamına geldiğini bildirdi.
Su kesintilerinden sonra şebekede negatif bir basınç oluştuğunu kaydeden Buzgan, boru hattındaki bağlantı yerinde bir problem ya da kanalizasyon arızası olması halinde boruların içine çevredeki zararlı maddelerin girebileceğini söyledi. Buzgan, "Ama Ankara'da ana şebeke hattında bu tür bir sorun yok. Boru hattında bütünlüğün bozulması söz konusu değil" diye konuştu.
Kesintilerin devam etmesi halinde salgın hastalık riskinin ortadan kalkmayacağını ifade eden Buzgan, "Ama şu ana kadar salgın hastalık görülmemesi, ishal sayılarında artış olmaması, suyun mikrobiyolojik ve biyokimyasal açıdan temiz olması ve yine bakiye klorun istediğimiz oranda olması memnuniyet verici" diye konuştu.
Bakanlık olarak, ilgili uzmanların görüşleri doğrultusunda kesintilerden sonraki 6 saat boyunca şebeke sularının kaynatılmadan içilmemesi tavsiyesinde bulunduklarını bildiren Buzgan, ayrıca bu suların musluktan gelmeye başladıktan sonra 3-5 dakika akıtıldıktan sonra banyo ve el yıkama dahil bütün işlemlerde güvenle kullanılabileceğini söyledi.
Kaçak ve denetimsiz kuyulardaki suların kullanımıyla ilgili uyarılarda da bulunan Buzgan, ruhsatsız ve kontrolsüz kaynaklardaki suların kesinlikle kullanılmaması gerektiğini bildirdi.Kanserojen etki ortaya çıkmaması için içme sularının konulduğu kapların güneşte bırakılmaması uyarısında bulunan Buzgan, meyve ve sebzelerin de
yüzde 1'lik klor solüsyonlarıyla yıkanması gerektiğini söyledi. Buzgan, Ankara'ya getirilmesi için çalışmalar yürütülen Kızılırmak suyu ile ilgili soruları da yanıtlarken, İçme ve Kullanma Sularıyla İlgili Yönetmelikte parametrelerin belli olduğunu bildirdi.
Buna göre, içme sularındaki sülfat oranının litrede 250 miligramı geçmemesi gereğine işaret eden Buzgan, Kızılırmak'ın suyunun yıllardır Kırıkkale'de içme suyu olarak kullanıldığını hatırlattı.Ankara Büyükşehir Belediyesi yetkililerince Kesikköprü ve Hirfanlı'dan alınacak suların işlemden geçirildikten sonra sisteme verileceğinin
ifade edildiğini kaydeden Buzgan, "Ancak ilk etapta diğer sularla karıştırılarak verileceği için sağlık açısından herhangi bir problem olmayacaktır. Şu andaki Ankara suyunun oranı da zaten 50'nin altında. Dolayısıyla bu suyla Kızılırmak'ın suyunun karışması durumunda herhangi bir sıkıntı olmadan bu su içilebilir" dedi.