Talat: Papadopulos, çözümü zamana havale etti

Lefkoşa -AA- KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kıbrıs Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos'un, uzun zamandır, Kıbrıs sorununun çözümünü oyalama ve zamana havale etme politikası belirlediğini ve bu politikayı ileri götürmeye devam ettiğini söyledi.

KKTC Cumhurbaşkanı Talat, TBMM Başkanı Köksal Toptan'ı kabul etti.Toptan, görüşme öncesinde yaptığı açıklamada, dünyanın Kıbrıs'ta iki ayrı halk, iki ayrı devlet ve iki ayrı demokrasi gerçeğini bilmesi gerektiğini vurguladı.

Toptan, Kıbrıs Türklerine uygulanan haksız izolasyonların kaldırılması, adil, kalıcı ve kapsamlı bir barış için Türkiye Cumhuriyeti ve KKTC tarafından sarf edilen çabalara destek olunması gerektiğini söyledi.

Reklam
Reklam

KKTC'nin refahı, mutluluğu ve aydınlık geleceği için Türkiye'nin, bugüne kadar gösterdiği gayretleri bundan sonra da TBMM başta olmak üzere tüm kurumlarıyla göstereceğini kaydeden Köksal Toptan, Kıbrıs Türkünün sosyal alan, ekonomi, üniversiteler ve turizm alanında gösterdiği gelişmeden mutluluk duyduklarını söyledi.
KKTC Cumhurbaşkanı Talat da Kıbrıs Türk tarafının Kıbrıs sorununun çözümü için Türkiye ile birlikte elinden geleni yaptığını ve yapmaya devam ettiğini belirterek, uzlaşmaz tutumunu değiştirmesi gerekenin Kıbrıs Türk tarafı olmadığını, dünyanın da bunu gördüğünü söyledi.

8 Temmuz süreciyle ilgili bilgi vererek, bu anlaşmanın uygulanmaması için Rum tarafının elinden geleni yaptığını ve başarılı da olduğunu anlatan KKTC Cumhurbaşkanı Talat, 5 Eylül'de Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos ile yaptığı görüşmede, 8 Temmuz sürecinin hızlandırılmasını ve kısa hazırlık sürecinin ardından kapsamlı müzakerelere geçilmesini önerdiğini, ancak Papadopulos'un bunu kabul etmediğini anımsattı.

Reklam
Reklam

Papadopulos'un 14 ay öncesinden başlanılmasını önerdiğini, ancak nasıl başlanılacağı konusunda ortaya bütünlüklü bir görüş koymadığını ifade eden Talat, şunları söyledi:

"Oyalama ve Kıbrıs sorununun çözümsüzlüğünü sürdürme, zamana havale etme ve böylece Türkiye'nin, hele seçimlerden sonra Avrupa Birliği sürecinde atacağı adımlardan yararlanarak avantaj elde etme hedefiyle böyle bir politika belirledi. Zaten bu politikası uzun bir zamandan beri var. Bu politikayı ileri götürmeye devam ediyor."