Isparta'da yorgancılık mesleğinin son temsilcilerinden olan 70 yaşındaki Fehmi Demirsöken, geleneksel pamuk yorgan dikim işini sürdüren nadir ustalardan biri. Çeyiz hazırlığı yapanlar ya da pamuk yorgan tercih edenler için hala sipariş üzerine yorgan diken Demirsöken, bu zanaatte çırak bulamamaktan şikayetçi. Babasının yönlendirmesiyle 55 yıl önce başladığı mesleğini hala tutkuyla sürdüren Demirsöken, çırak yetişmediği için yorgancılığın giderek kaybolduğunu belirtiyor.
Uygur yazıtlarında "yourgan" olarak geçen yorgan, yıllar içinde Anadolu'da bir gelenek ve sanat haline gelmiş. Geçmişte, evlerde el işi yorganlar çeyiz sandıklarının vazgeçilmezi iken, günümüzde teknolojinin gelişmesiyle birlikte el emeği yorganların yerini daha hafif ve ucuz makine üretimi yorganlar aldı. Demirsöken, geçmişin bu saygın mesleğinin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu vurguluyor.
Demirsöken, yorgancılıkta çırak bulmanın zorluğunu dile getirerek, "Eskiden tozlu pamuklarla hallaç yapardık, şimdi pamuklar temiz ama çırak yok. Çırak yetişmediği sürece bu meslek de son bulacak" diyor. Yıllar önce Isparta'da 37 yorgancı varken, günümüzde bu sayının 9’a düştüğünü belirten Demirsöken, mesleğini sürdüren az sayıdaki ustadan biri olarak el emeği yorganların değerini yaşatmaya çalışıyor.
Kent merkezindeki dükkanında bir gün içinde pamuk yorgan dikimini tamamlayan Demirsöken, çeyiz için pamuk ya da yün yorgan tercih edenlere hala özel siparişler yapıyor. Ancak genç nesillerin bu geleneğe ilgisinin azaldığını söyleyen usta yorgancı, "Eskiden genç kızlar çeyizine özel işlemeli yorgan yaptırırdı. Şimdi ise düz beyaz yorgan istiyorlar" diyerek, değişen tercihlere de dikkat çekiyor.
Çeyizlik tek kişilik bir yorganı 2 bin, çift kişilik yorganı ise 3 bin liradan satışa sunan Fehmi Demirsöken, mesleğini yaşatmaya çalışsa da, yorgancılığın geleceği konusunda endişeli. Yeterli çırak yetişmediği takdirde, bu kadim zanaatın tarihe karışma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu ifade ediyor.