Karamanoğulları döneminde imaret şeklinde inşa edilen, bugün ise cami olarak hizmet veren yapının ahşap kapısının üzerindeki "Kapımız açıktır girene, lokmamız helaldir yiyene" sözü, Karaman'ın sembolü olma yolunda...
İmaret Mahallesi'nde bulunan cami, merkezi kubbeli, kapalı avlulu, iki katlı... Kitabesinde Karamanoğlu II. İbrahim Bey tarafından 1433'te bir külliye şeklinde yaptırıldığı yazılı...
Cepheden sağ tarafında iki renkli kesme taştan, gövdesi firuze ve turkuaz renkte çinilerle süslü yüksek minaresiyle de dikkati çeken caminin batısında, İbrahim Bey ve iki oğlunun sandukalarının bulunduğu türbe yer alıyor. Kuzeyinde de zengin süslemeli bir çeşme bulunuyor.
İmaret olarak kullanıldığı dönemde dar gelirli ailelere yemekler dağıtılan, bugün cami olarak hizmet veren yapının ahşap kapasındaki yazı, kente yeni vizyon kazandırma çalışlarına ilham verdi.
Karaman Belediye Başkanı Kamil Uğurlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Karamanoğlu Beyliğinin, hüküm sürdüğü bu topraklarda yüzlerce kalıcı eser bıraktığını, bu eserlerin beyliğin gücünü, sosyal hayata bakışını simgelediğini söyledi.
O dönemde yapılan cami, han, hamam, medrese ve imaretlerin Karamanoğlu'nun aynı zamanda kültüre ve bilime verdiği önemi ortaya koyduğunu ifade eden Uğurlu, "Eşsiz sayıdaki Karamanoğlu eserlerini İç Anadolu ve Akdeniz bölgesinin her yerinde görmek mümkün. Karamanoğulları sadece savaşan bir beylik değil gittikleri yerlere medeniyet, kültür, yardımlaşma, insani değerler götüren bir beylikti. Türk Dil Fermanı'nın Karaman'da yayınlanması, Mevlana ve ailesinin önce Karaman'a gelmesi, Yunus Emre'nin Karamanlı olması tesadüf değildir. İmaret Camisi de gerek yapılış amacı gerekse mimari yapısıyla Karamanoğullarını anlatan eşsiz bir eser" diye konuştu.
-Bu kapının tarihi mesaj var-
İmaret Camisi'nin çinili mihrabının İstanbul Çinili Köşk'te; geometrik bitkisel motiflerle süslü, ortasında aslan ve insan figürü bulunan iki kanatlı ahşap kapısının ise İstanbul Türk İslam Eserleri Müzesinde bulunduğunu, bu ahşap kapının çok önemli bir eser kabul edildiğini vurgulayan Uğurlu, şunları kaydetti:
"Bu ahşap kapının tarihi değeri yanında çok önemli bir mesajı var. Kapının kanatlarının üst taraflarında, Arapça, 'Kapımız açıktır girene, lokmamız helaldir yiyene' yazılı... Bu sözler üzerine binlerce cilt kitap yazılabilir. Bir medeniyetin büyüklüğü, bir kentin misafirperverliği, yardımseverliği başka nasıl anlatılabilir- Bir kent başka türlü nasıl anlatılabilir.
Orijinal kapı sökülüp İstanbul'a müzeye götürüldüğünde yerine alelade bir kapı takılmış. Kapının birebir aynısını yaptırıp yerine taktırdık. Kapının fotoğrafını da büyütüp belediye hizmet binasında astık. Şimdi bizi ziyarete gelen herkes bu fotoğrafı gördüğünde hayran kalıyor. Kapıyı anlatıp, üzerindeki yazıyı da okuduğumda hayranlıkları bir kat daha artıyor. Karaman Belediyesi olarak yaptığımız etkinliklerde bu fotoğrafları sergiliyoruz."
-Karaman, İstanbul'daki orijinal kapıyı istiyor-
Bu sözü Karaman'ın yeni simgesi olarak düşündüklerini ve bunun için çalışmalar yaptıklarını belirten Uğurlu, "İmaret' isimli 3 ayda bir yayımlanan kent dergisi çıkarıyoruz. Bu anlamlı söz dergimizin kapağında yazılı. Karaman ile ilgili her programda bu sözü kullanıyorum. Bu anlamlı sözün ve bu sözün yer aldığı kapının Karaman'ın sembolü olmasını istiyoruz. Bunun için bir anket hazırlığı içerisindeyiz. Ayrıca kapının İstanbul'daki aslının Karaman'a getirilmesi için girişimlerde bulunacağız" dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz