Tarihi, Kültürel Yapılarla Gelecek Nesillere Aktarıyor

Giresun'da kadın taş işleme ustası, kültürel mirası örnek alarak inşa ettiği yapılarla Türk tarihini gelecek nesillere aktarmayı amaçlıyor.

Taş işleme ustası Serap Memiş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 3 yıl önce çıktığı Ege gezisinde gördüğü kral mezarları gibi tarihi eserlere hayran kaldığını, bu nedenle taş işleme ustalığıyla kültürel mirası yansıtan yapılar yapmaya karar verdiğini söyledi.

Memiş, gördüğü tarihi eserleri gelecek nesillerin de görmesini istediğini ve bunun için bir ekip kurarak yapılar inşa etmeye başladığını belirterek, "Ekipte 6 kişiyiz. Tek bayan benim. Bu tarihsel sanatı birçok insana öğretmek ve tarihi restorasyon atölyeleri tarzında atölyeler kurarak gençlere, yeni nesillere aktarmak istiyorum. Çünkü tarihi mirasımızı ve kültürümüzü hiçbir zaman unutamayız. Bizlerle birlikte tarih her zaman yaşayacak" dedi.

-Kendi mülküne şato yaptı-

Ekibiyle birlikte ilk olarak Piraziz ilçesindeki kendi mülküne Osmanlı-Fransız mimarisi karışımı bir şato inşa ederek işe başladığını ifade eden Memiş, şöyle devam etti:

"Arazime yaptığım kaleyi yuvarlak oluşturdum. Çünkü değişik olmasını istedim. Tarihe baktığımız zaman surlar ve kaleler hep yuvarlaktır. Yuvarlakların üzerine surlar ve seyir terasları koydum. Bu eser de Osmanlı kültüründen. Mesela surlarımız son çağ olarak bizleri anımsatıyor. Henüz çalışmalarımız bitmedi, burada toplarımız da olacak. Kalenin girişinde kalkanlarıyla ve mızraklarıyla heykelden askerlerimiz olacak. Tek bir kültürle çalışmadım, Osmanlı ve Orta Çağ kültürünü yansıttım. Burayı ilk olarak oturma amaçlı ailem için düşünmüştüm. Ama gelen tepkiler buranın işletme olması yönünde. Kültürel tarihsel bir mirasla işletmenin çok güzel gideceğini söylüyorlar."

-Osmanlı ve Orta Çağ kültüründen eserler-

Memiş, yaptığı şatodan sonra kendisine iş tekliflerinin geldiğini ve daha sonra Giresun'daki bir çay bahçesine Osmanlı ve Orta Çağ kültüründen eserler yaptığını belirterek, şunları kaydetti:

"Çay bahçesinin alt girişine toplar ve mermiler koyduk. Osmanlı kültürüne uygun yaptık. Üst kapıda da Orta Çağ'a ait kalkanlar ve mızraklar yaptık. İki çağı anımsatsın diye iki ayrı giriş oluşturduk. Ayrıca Karadeniz kültüründen de girişe bir çalışma yaptık. Taştan oyma fındık çotanakları yerleştirerek memleketimizden de bir doku ekledik. Yeni nesiller bu eserlerimizle geçmişteki kültürlerini görmüş olacak."