Tarık Akan sevgi seliyle uğurlandı

16 Eylül Cuma günü aramızdan ayrılan Tarık Akan, son yolculuğuna sevenlerinin alkışlarıyla uğurlandı. Muhsin Ertuğrul Sahnesi, Teşvikiye Camisi ve Zuhuratbaba Mezarlığı'nda izdiham vardı. Kalabalık nedeniyle Tarık Akan akşam 19.00'da toprağa verilebildi.

Kanser tedavisi gören ve geçtiğimiz gün 66 yaşında hayata gözlerini yuman usta sanatçı Tarık Akan, dün düzenlenen törenlerin ardından Zuhuratbaba Mezarlığı'nda toprağa verildi. Sanatçının cenazesi, yoğun kalabalık nedeniyle güçlükle götürüldü.

Yeşilçam'ın usta oyuncusu Tarık Akan için ilk önce saat 14:00'te Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde tören düzenlendi. Akan'ın cenazesi Teşvikiye Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından kortej eşliğinde doğup büyüdüğü Bakırköy'e götürüldü.

Tarık Akan'ın sanatçı dostları ve Yeşilçam sanatçıları, 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da törene katıldı.

Emel Sayın, Türkan Şoray ve Kadir İnanır gibi eski arkadaşları da Tarık Akan'ı gözyaşlarıyla uğurladı.

Taş Mektep öğrencilerinde oluşan koro, Akan için besteleri seslendirirken, ardından ünlülerden oluşan bir koro da sahneye çıktı. Ünlülerden oluşan koro "Yiğidim Aslanım" parçasını seslendirdi. Piyanist Fazıl Say da piyanonun başına geçerek Tarık Akan'ın en sevdiği parçaları çaldı.

Tören Nebil Özgentürk'ün hazırladığı bir mini belgeselle başladı. Yaklaşık 1 buçuk saat süren törende Tarık Akan'ın yakın dostu Rutkay Aziz, kızı Özlem Üregül ve Taş Mektep'in müdürü Ali Akdoğan birer konuşma yaptı.

Tarık Akan'ın ikindi namazını müteakip kılınan cenaze namazında imam cemaatten helallik istedi. Kalabalık, hep bir ağızdan alkışlar eşliğinde "Helal olsun" diye bağırdı. Akan'ın naaşı, alkışlar eşliğinde camiden çıkarıldı. Sanatçı, Bakırköy'deki Zuhuratbaba Mezarlığı'na defnedilirken de izdiham devam etti.

Tarık Akan'ın kızı Özlem Üregül, Muhsin Ertuğrul Sahnesi'ndeki törende yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Babamı her kesimden, her yöreden insan sevdi. Babam, Türkiye insanının dertlerini ve sevinçlerini filmlerine aktardı. Attığı her adımda Türkiye'nin daha iyi bir geleceği olması için uğraştı. Biz babamı kaybetmedik, kazandık. Türkiye Tarık Akan'ı kazandı. Benim güzel babam, sevgiyle sonsuzluğa... Seni çok seviyoruz."

Tarık Akan için düzenlenen törenlere 1986'da evlenip 1988'de boşandığı, üç çocuğunun annesi Yasemin Erkut da katıldı. Taziyeleri kabul eden Erkut, Akan'la görüşmediği iddiasına yanıt verdi: "Biz her zaman görüştük. Bir kırgınlığımız yoktu. Hastanede de beraberdik. Vasiyet gibi özel bir şey söylemedi bana ama çocukları çok güzel yetiştirdiğimi söyleyip teşekkür etti. Bu beni mutlu etti. Kırgın değilim. Bilakis ben onu her zaman çok sevdim. Çocuklar benimle büyüdüler ama babalarıyla da her zaman beraber oldular. Taziye günü Acun Hanım'ın evine gittik. Onunla kötü bir şeyimiz asla olmadı. Zaten biz beraber karar vermiştik Tarık'la boşanmaya."

Zülfü Livaneli, yaşadığı üzüntüyü şu sözlerle dile getirdi: "40 yıllık arkadaşım, dostum, çalışma arkadaşımı kaybettim. Onun başrol oynadığı filmlerin müziklerini yapmıştım. Onun dışında birçok eylemde birlikte bulunduk. Tarık bir can arkadaştı. Okulunun adı Taş Mektep'ti ama o yufka yürekli bir insandı. Türkiye'nin en zengin, en tanınmış, en yakışıklı adamı olabilme imkanı varken tüm bunları elinin tersiyle itti, hakiki sanat yoluna girdi. Bunu herkes yapamaz. Bazıları toprağa gömülür, bazıları halkın kalbine."

Anahtar Kelimeler: