Taş Kesilen İnsanların Şehri Pompei

Küller altında kalan şehir...

MS 79'da patlayan Vezüv yanardağı, İtalya'nın Pompei şehrini mezarlığa dönüştürdü.

2 gün boyunca durmaksızın püsküren Vezüv yanardağı, insanları ve etrafta ne varsa her şeyi taş kesti. Yanardağ o kadar şiddetliydi ki; şehir yaklaşık 8 metre derine kadar lavlara gömüldü ve yok oldu. Vezüv, birkaç saat içinde koca kenti mezarlığa, orada yaşayanları da 'taş görünümlü insanlara' dönüştürdü.

Ocaktan indirilmemiş bir domuz, fırından çıkarılamamış ekmekler, sırtlarındaki mücevher çuvalıyla sokak kapısını açmaya çalışırken yığılıveren kadın ve erkekler...

Lavlar, Pompei ve komşu şehirleri öylesine aniden yok etmiş ki; insanların günlük yaşayışlarını, yeni kurulmuş bir film seti gibi görebilmekteyiz. Dükkan kapılarında sahiplerinin isimleri, kirli bulaşıkları bile aynen duruyor. Vakti zamanında şehirde yaşayan insanların gündelik hayatlarına devam ederken gerçekleşen bu olay incelendiğinde "Taş kesilen insanlar" günümüzde hala görülebilmekte. Tüm zenginlikler, tüm makamlar Pompei’nin insanlarıyla birlikte taş oldu.

Reklam
Reklam

Sapkın şehrin hazin sonu...

Kiminin başı ellerinin arasında, kimi çoluk çocuğuyla kaçma derdinde… Bir yanda; şehrin çıkış kapısı yakınlarında üst üste yığılmış cesetler… Öte yanda da; bir zengin evinde cenazeye katılan ve yerlerinden kalkmaya bile fırsat bulamadan ölen insanlar.

20.000 insan bir anda yok oldu...

Etnograf, Prof. Carlo Giardano, Pompei'de olup bitenleri şöyle anlatır: "O gün öğle vakti, volkanın ağzından aniden yükselen bir kül bulutu, bir kaç saat içinde bütün Pompei'yi kaplamıştı. Böylece şehir, çok uzun bir sessizlik dönemine girdi. Burada yaşayan binlerce insanın, tehlikenin bu kadar yakınında oldukları halde gafil avlanmış olmaları, o tarihlerde Vezüv'ün bambaşka bir manzara altında olmasından ileri gelmiştir. Vezüv'den dumanlar yükselmeye başladı. Bir patlama olacağını anlayan halk, limana doğru kaçmaya çabaladı. Gemilere binebilenler bir daha dönmemek üzere kentten uzaklaşmaya başladılar. Sarsıntılar başlayınca, 20 dakika kadar süren bir şaşkınlık yaşandı. Halk paniğe kapıldı ve bir hareketle Sarno nehrindeki 600 metre uzakta olan bir limana atıldılar. Yollarını bir deniz kabarması kesti. Dev dalgalar, bindikleri gemileri birer çöp gibi yukarıya kaldırıyor ve şehrin surlarının içindeki kızgın lav denizine doğru fırlatıyordu. Gökten iri kum taneleri büyüklüğünde, çok kızgın küçük taşlar yağmaya başlamıştı. Hemen arkasından da, gaz ve kül yüklü kocaman siyah taşlar düşmeye başladı. Bu sonuncular yere değer değmez patlıyor ve ilk kayıpların verilmesine sebep oluyordu. Diğer taraftan evlerinin volkanın süngertaşı-kül yığınının ağırlığına dayanamayıp çökmesiyle yok oluyorlardı. Volkandan çıkan zehirli gazları soluyanlar ise anında ölüyordu. Sonra ardı ardına Pompei üzerine kızgın küller yağmaya devam etti. Ve ilk ölenlerin üstünü yorgan gibi örttü. Birkaç saat içinde, "Dünya ve zevk cenneti Pompei", büyük bir mezarlığa döndü. 20.000 insan bir anda yok oldu."

Reklam
Reklam

Müslümanlar ise Pompei’de yaşananları "Tanrının gazabı" diye nitelendirerek; şehirde yaşayanların kumar, fuhuş ve her türlü ahlaksızlıkla yoldan çıkmalarının cezası olduğunu düşünüyorlar.