Yusuf Özkan / Lahey, Hollanda
Hollandalı Niels ve Andrea Verheij çifti, 8 Haziran Pazartesi günü tatil için Yunanistan'ın Kos Adası'na gidiyor. Çift çoktan valizlerini hazırladı. Ancak normal tatilcilerin aksine Niels ve Andrea'nın bavulları ayakkabı ile dolu.
Yanlarına alacakları iki bavul da, güneş kremi, mayo veya terlik yerine tam 40 çift ayakkabı bulunuyor. Ama bu ayakkabıları kendileri giymeyecek. Niels Verheij, Türkiye üzerinden lastik botlarla Kos ve Midilli'ye geçen Afgan ve Suriyeli kaçak göçmenler için topladı.
Kos ve Midilli'ye kaçak göç hızla artıyor
Hollandalı tatilcilerin öncelikli tercihleri arasında bulunan Kos ve Midilli adaları, Akdeniz'deki yasadışı göçün önemli duraklarından. Türkiye'ye çok yakın olan bu adalara, lastik botlarla her gün çok sayıda Afganistan ya da Suriyeli sığınmacı geçiyor.
Hollanda basına göre sadece Kos'a son 2 günde Türkiye üzerinden bin 200 sığınmacı geçti. Midilli'ye de her gün yüzlerce kişi geliyor. Hollanda basını, Yunan adalarına geçen kaçak göçmenlere ilişkin haberlere geniş yer ayırıyor.
Haberlerde, banklarda uyuyan, deniz suyuyla giysi yıkayan, sokaklarda gazete üzerine kurdukları sofralarda karın doyurmaya çalışan sığınmacı fotoğrafları kullanılıyor.
Facebook'ta kampanya
Nieuw - Lekkerland kasabasında oturan Niels Verheij da, haberlerde Kos'ta bankta uyuyan çıplak ayaklı bir göçmen görüntüsüne tanık olmuş. İlkin rahatsız olmuş, tatile gideceği adada bu görüntülerin yaşanmasından. Sonra, o insanların evlerini, ülkelerini durup dururken bırakmadıklarını hatırlamış.
Özellikle basına yansıyan IŞİD kaynaklı şiddet nedeniyle göçmenlerin haklı olduğunu düşünmüş. En azından o çıplak ayaklı göçmen ve onun durumundaki diğerlerine ayakkabı götürebileceği aklına gelmiş. Bunu Facebook hesabından paylaşarak, arkadaşlarından yardım istemiş.
Kısa süre içinde 40 çift ayakkabı toplamayı başarmış. Eşiyle birlikte onca uğraşa rağmen bir bavula ancak 20 çift ayakkabı sığdırabilmişler. Geri kalan 20 çift için yeni bir valiz almak zorunda kalmışlar.
Kilo sınırlamasını aştıkları için, tatile gidecekleri tur şirketine konuyu açmışlar. Ancak şirket, ayakkabıları ücretsiz taşımaya razı olmamış. İkinci valiz için fazladan para ödemişler.
'Mülteciler tatilcilerin huzurunu kaçırıyor' tepkileri
Ancak herkes Verheij çifti kadar duyarlı değil. Basında ve sosyal medyada, turistik adalardaki kaçak göçmen görüntüleri, birçok kişinin tepkisine neden oluyor. Sokaklardaki mültecilerin görüntülerinin tatil merkezlerine yakışmadığı ve dinlenmeye giden insanların huzurunu kaçırdığı yorumları yapılıyor.
Niels Verheij, bunun çok yanlış bir tutum olduğunu düşünüyor. Batı kamuoyunun, savaştan, IŞİD şiddetinden kaçan bu insanlara karşı daha duyarlı olması gerektiğini düşünüyor.
Tatil için Kos'ta bulunan Amsterdamlı Rob Tigelaar da, hiç beklemediği bir anda mülteci gerçeği ile yüz yüze kaldığını anlatıyor. Tigelaar, AD gazetesine yaptığı açıklamada, "Bazen kendimi çaresiz hissediyorum" diyor.
Kos ya da Midilli'de geceliği 10 - 15 euroya otel bulmak mümkün. Ancak parasızlık nedeniyle mülteciler sokakta kalmayı tercih ediyor. Rob Tigelaar, sahilde güneşlenen turistler ile yaşam mücadelesi veren mültecilerin değişik bir tablo oluşturduğunu söylüyor.
Tigelaar, lastik botlarla Türkiye'den adalara gelen kaçak göçmenlerin, kent merkezlerine ulaşmak için onlarca kilometre yürüdüklerine tanık olduğunu anlatıyor. "Kiralık otomobille gezerken 30 - 40 kilometre yürüyen göçmenlere rastlıyorum. Ama durup herkesi arabaya alamıyorum. Çok karışık duygular yaşıyor insan" diyor.
Tigelaar da, Avrupa'nın kıyısında yaşanan bu sorun için bir şeyler yapılması gerektiğine inanıyor. Yunan esnafın ekonomik krize rağmen mültecilere elinden geldiğince yarımcı olmaya çalıştığını aktarıyor.
Hollanda'nın en büyük tur operatörlerinden TUI ise, Kos ve Midilli'de durumun sanıldığı kadar kötü olmadığını savunuyor. TUI'ye göre, adalara gelen mülteci sayısı çok fazla. Ama turistlerin şikayet edeceği bir durum yok.
Tur operatörü sözcüsü, mültecilerin polis merkezlerine yakın noktalarda ya da boş bir otelde kaldıklarını, turistleri rahatsız edecek bir tablo olmadığını öne sürüyor.