Yıllardır, vatandaşların tükettiği tavukların sağlıklı olup olmadığıyla ilgili çeşitli endişeler gündeme gelirken son olarak Onkoloji Uzmanı Doktor Yavuz Dizdar'ın dile getirdiği bir iddia herkesi korkuttu. "Tavuk değil, civciv yiyoruz" diyen Dizdar, antibiyotikli ve hormonlu civcivlerin büyütülüp zamanı gelmeden piyasaya sürdüğünü söyledi. Öte yandan Dizdar, bu tarz tavukların tüketilmesi halinde ciddi hastalıkların ortaya çıkabileceğini, özellikle yiyenlerin dizlerinde sorun olduğunu belirtti. Peki, tavuğun sağlıklı olup olmadığı nasıl anlaşılır? İşte detaylar...
ATV Haber’de yer alan habere göre, “Tavuk değil, ne yiyoruz?” sorusuna Onkoloji Uzmanı Doktor Yavuz Dizdar “Civciv irisi yedirtiyorlar. Çünkü bunun tavukla bir alakası yok.” yanıtını verdi.
Kasap Faruk Bağlama ise “Antibiyotikli yem yiyen civciv, 45 günde tavuk haline geliyor” dedi.
Korkutucu iddiaya göre tavuk yerine civciv yedirildiği ifade edildi. Üstelik gezen tavukların 1 yaşında olduğu, yani 1 tavuğun 1 yaşında, tam olgunlaştığında kesilmesi gerektiği belirtildi. Ancak şu anda çoğu yerde 30 günlük, 45 günlük tavukların kesildiği, büyümesi için de antibiyotik ve ilaç verildiği aktarıldı.
Dizdar “40 günlük hayvan, 40 günde kesiyorlar. 2,5 kilo olmasına bakmayın. Ahlaki bir davranış değil. Bunu siz tavuk diye insanlara yutturuyorsunuz.” şeklinde konuştu.
Vatandaşlar ise eskiden tavukların geç piştiğini ancak şimdi hemen haşlandığını söyledi.
Kasap Faruk Bağlama ise “Piştiği zaman değişik bir kokusu var. Normal bir tavuk gibi haşlandığı zaman evi güzel bir koku sarmıyor. Tavuğu haşladığınız zaman, antibiyotik kokuyormuş gibi, eczaneye giriyormuşsunuz gibi oluyor” ifadelerini kullandı.
Doktor Yavuz Dizdar özellikle çocuklara ilaçlı tavuk yedirilmemesi gerektiğini savundu. Dizdar “Bu kadar beyaz eti siz nereye veriyorsunuz? Okullara veriyorsunuz kimse almıyor diye. Kışlalara veriyorsunuz, hastanelere veriyorsunuz, tabildotlarla iş yerlerine çıkartıyorsunuz.” dedi.
Tavuğun sağlıklı olup olmadığını nasıl anladıkları sorulan bir vatandaş ise “Pek de anladığımız sayılmaz” cevabını verdi. Tavuğun sağlıklı mı yoksa sağlıksız mı olduğunun anlaşılmasında aslında tavuğun renginin tavuğun kaliteli olup olmadığı konusunda kendisini ele verdiği aktarıldı.
Kasap Faruk Bağlama, “İçindeki derisini aldığımız zaman pembemsi olacak tavuk, bembeyaz olmayacak, deri gibi bembeyaz olmayacak” dedi.
Vatandaşlardan biri organik diye satılan köy tavuğu aldığını ancak ne derece doğru ve güvenilir olduğunu bilemediğini söyledi. Diyetisyen olduğunu söyleyen bir başka vatandaş ise “Gezen tavuk, gezen tavuğun yumurtası… Bunları almaya çalışıyoruz ama maalesef fiyat karşımızda bir bariyer oluyor.” dedi.
Antibiyotikli ve hormonlu tavukların kalıtsal birçok hastalığa da zemin hazırladığı ifade edildi. Doktor Yavuz Dizdar, “Hayvana bol miktarda antibiyotiği veriyorlar. Hayvanı bir şekilde genetiği değiştirilmiş soyayla besliyorlar. Soya olmazsa bu olmuyor zaten, entegre sistem bu. Ama bunu yiyenlerin de dizleri mizleri çöküyor. Tiroid dediğiniz zaman, fıtık dediğiniz zaman, dizlerde bozukluk, romatizma dediğiniz zaman bunların hepsi bağ dokusunun bozulmasıyla ilişkili” şeklinde konuştu.