TAYSAD 41. Olağan Genel Kurul Toplantısı

Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır: - "Biz insan kaynağını geliştirmeye, beşeri sermayeye yatırım yapmaya devam etmek durumundayız. Bu doğrultuda çok farklı programları peşi sıra yürütmeye gayret ediyoruz" - TAYSAD Başkanı Alper Kanca: - "Türkiye, hala Avrupa'nın etkili bir otomotiv ülkesi. Otobüs üretiminde Avrupa'da hala bir numarayız, ticari araç üretiminde 3 ve otomobil üretiminde ise 7. sıradayız. Dünya otomotiv üretiminde ise 15. sırada yer alıyoruz. Önümüzdeki dönemde yerimizi korumak ve kendimizi daha da geliştirmek durumundayız"

KOCAELİ (AA) - Türkiye'de 400'ü aşkın üyesiyle Türk otomotiv tedarik sanayisinin temsilcisi olan Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneğinin (TAYSAD) 41. Olağan Genel Kurul Toplantısı gerçekleştirildi.

TAYSAD'dan yapılan açıklamaya göre, 41. Olağan Genel Kurul Toplantısı'na katılan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına yükseltme hedefiyle gayret gösterdiklerini belirterek, bunun yolunun da yüksek katma değerli, ileri teknolojili ve özgün üretim olduğunu bildirdi.

Reklam
Reklam

Bu irade sayesinde Türkiye'nin son 16 yılda savunma sanayisinde yerlilik oranını yüzde 20'lerden yüzde 65'lerin üzerine çıkarmayı başardığını aktaran Kacır, hedeflerinin savunma sanayisinde elde edilen bu yerlileşme başarısını sanayinin diğer sektörlerine de yaymak olduğunu kaydetti.

Kacır, bu kapsamda otomotiv sanayisinde önemli ilerleme kaydedildiğini, otomotiv sanayisinde toplam 141 Ar-Ge merkezi olduğuna işaret ederek, "2002 yılından 2018'e kadar geçen sürede yerli ve yabancı patent tescil sayısı 93'ten 997'ye, patent başvuru sayısı 60'tan bin 185'e yükseldi. Bu veriler otomotiv sanayisinin var gücüyle çalıştığını gösteriyor." ifadesini kullandı.

- "Otomobillerin ömrü 4,5 yıla düşecek"

Otomotiv sektöründe yaşanan dönüşüme de değinen Kacır, şunları kaydetti:

"Bugün fabrikalardan çıkan otomobiller yaklaşık 17 yıl yollarda kalıyor. Elektrikli araç, otonom araç ve paylaşımlı araç dönüşümüyle birlikte bundan bu sürenin 4,5 yıla kadar düşeceği öngörülüyor ama 4,5 yılda bir otomobil, 17 yılda yaptığından daha fazla kilometre yapacak çünkü artık sürücüsüz ve paylaşımlı araçlarda araç sahipliği kavramına dönüşecek. Bütün bunlar çok büyük dönüşümleri ifade ediyor. Bizler de hem mevcut durumu hem de geçmiş veriyi dikkate alarak geleceği çok iyi öngörmemiz lazım. Burada bizler için en önemli ve en kritik şey insan kaynağı. Biz insan kaynağını geliştirmeye, beşeri sermayeye yatırım yapmaya devam etmek durumundayız. Bu doğrultuda çok farklı programları peşi sıra yürütmeye gayret ediyoruz."

Reklam
Reklam

- "Avrupa'nın etkili bir otomotiv ülkesiyiz"

TAYSAD Başkanı Alper Kanca da otomotiv sektörünün dönüşümün eşiğinde olduğuna dikkati çekti.

Kanca, ana sanayinin gündeminde elektrikli araçlar, batarya teknolojileri, otomotiv elektroniği, otonom araçlar gibi kavramlar bulunduğunu kaydederek, "Yapılan tahminlere göre, 2030 yılında geleneksel içten yanmalı motorlu araçların payı yüzde 14'e gerilerken, hibrit veya yarı hibrit araçların yüzde 46, tamamen elektrikli araçlar yüzde 40 ve otonom araçlar ise yüzde 30'luk paya sahip olacağı öngörülüyor. Tedarik sanayicileri olarak şirketlerimizin faaliyet alanına bu gelişmeleri dahil etmeliyiz. Dolayısıyla daha fazla mühendislik, daha fazla yatırım ve daha fazla marka-tedarikçi ilişkisi için bu yeniliklere açık olmak çok önemli." değerlendirmesinde bulundu.

Kanca, 2000 yılında 58 milyon adet olan dünya motorlu araç satışının, 2018 yılında 100 milyon civarına ulaştığını, ancak geçen sene özellikle Çin'deki düşüş nedeniyle bu yıl satışların gerilemeye başladığını vurguladı.

Reklam
Reklam

Türkiye'deki otomotiv sanayi hakkında da bilgi veren Kanca, mart ayında üretimin 132, ihracatın 120 ve pazarın da 50 bin adede kadar gerilediğini belirtti.

Kanca, "Tüm bunlara rağmen Türkiye, hala Avrupa'nın etkili bir otomotiv ülkesi. Otobüs üretiminde Avrupa'da hala bir numarayız, ticari araç üretiminde 3 ve otomobil üretiminde ise 7. sıradayız. Dünya otomotiv üretiminde ise 15. sırada yer alıyoruz. Önümüzdeki dönemde yerimizi korumak ve kendimizi daha da geliştirmek durumundayız." ifadesini kullandı.

Tüm bu gelişmelere ek olarak sektörün ciddi bir dönüşüm içerisinde olduğunu belirten Alper Kanca, bu dönüşümün merkezinde ise elektrikli araçlar, batarya teknolojileri, otomotiv elektroniği, otonom araçlar, sürücü destek sistemleri gibi kavramların olduğunu bildirdi.

- "Yurt dışında algı sorunu yaşıyoruz"

Kanca, ihracatla büyüyen, gelişen Türk otomotiv sanayisinin son dönemlerde yaşanan en büyük zorluğunun yurt dışındaki algı olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Bu tür sorunları azaltmanın yollarına bakmak durumundayız. Almanya'da farklı seviye ve büyüklükteki şirketlerde çalışan 150 Alman yönetici ile yaptığımız anket çalışmasında, Türkiye ile çalışmış olanların ülkemizle ilgili olumlu izlenimleri olduğunu gözlemledik. Dolayısıyla ülkemiz şirketleriyle çalışmamış olan Alman firmalarına kendimizi iyi anlatmamız gerekiyor. TAYSAD olarak bu amaçla geçtiğimiz haftalarda Almanya'da 2 büyük şehirde hem Alman otomotiv firmalarının hem de Alman basınının yer aldığı toplantılar gerçekleştirdik. Toplantılarımızın olumlu yansımalarını da almaya devam ediyoruz."

Reklam
Reklam

Daha sonra en çok ihracat yapan, ihracatını en fazla artıran, en fazla patent tescili alan ve TAYSAD tarafından yürütülen ve mesleki eğitimi destekleyen ADMOG projesine en çok destek veren firmalara ödülleri takdim edildi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: