Milletvekili hakkında, kesinleşen mahkeme kararlarının yasama döneminin sonuna bırakılmasını öngören teklif, gruplara iletildi.
Çiçek'in talimatıyla Kanunlar ve Kararlar Başkanlığı, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'da Değişiklik Yapılması'na Dair Kanun Teklifi taslağı hazırladı.
Teklif, Ceza ve Güvenlik Tedbirleri'nin İnfazı Hakkında Kanun'a geçici bir madde ekliyor.
Buna göre, 12 Haziran 2011 tarihinde yapılan milletvekili genel seçimlerinde milletvekili seçilenlerden, yargılamasına devam olunarak hakkında mahkumiyet kararı verilenler ile hakkında kesinleşmiş mahkumiyet kararı bulunanların hükümlerinin infazı ve mahkumiyet kararının TBMM'ye bildirimi, yasama dönemi sonunda milletvekili sıfatının sona ermesine bırakılacak.
Teklif taslağının gerekçesinde, yasama dokunulmazlığının milletvekiline tanınan kişisel bir ayrıcalık değil, yasama fonkisyonunun yerine getirilmesi için görev gereği tanınmış bir hak olduğu vurgulanarak, şu ifadelere yer verildi:
"Esas amacı milletvekillerinin şahsını değil, yasama fonksiyonunu korumak ve demokrasin sağlıklı yürümesini sağlamaktır. Yasama dokunulmazlığının milletvekillerinin yasama çalışmalarına katılmasını engelleyecek olan ceza hükmünün infazı işlemlerine karşı güvence sağlaması gerekir. Milletvekilinin yasama görevini daha iyi yapabilmesi amacıyla tanınan bu ayrıcalık, kamu yararı nedeniyledir. Dolayısıyla dokunulmazlık müessesinin herhangi bir sınırlamaya tabi tutulmadan, tam olarak uygulanması, kamu yararına uygun olacaktır. Bu kamu yararı, milletvekillerine tanına ayrıcalıkların, eşitlik ilkesini ihlal etmesindeki kamu zararından daha önceliklidir. Ceza hükümlerinin yerine getirilmesi nedeniyle milletvekili seçilmiş olan bir kimsenin, yasama faaliyetine katılamaması kamu vicdanını zedeleyecektir."
Gerekçede, seçilmiş milletvekillerinin yasama faaliyetlerini yerine getirmelerini engelleyecek hükümlülük halinin, millet iradesiyle oluşan siyasal temsil yetkisine ve seçilme haklarına bir müdahale teşkil ettiğinin açık olduğu vurgulandı.
Gerekçede, "Teklif ile milli iradenin temsilcisi olan milletvekillerinin, Anayasa'nın 7. maddesi uyarınca egemenlik kapsamında sahip oldukları yasama hakkını, kesintisiz kullanabilmeleri, milli iradenin eksiksiz olarak Meclis'e yansıması ve yasama görevini yapabilmeleri için haklarındaki kesinleşmiş mahkeme kararlarının yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılmaktadır" denildi.
Üst yazısında Çiçek, TBMM'nin 24. Yasama Dönemi'nin, tutuklu milletvekilleri sorunu ile başladığına işaret ederek, geçen süre içinde her türlü siyasi tartışmaya ve beyana konu olmasına rağmen bu konuda anayasal veya yasal herhangi bir düzenleme yapılamadğını ve bir çözüm ortaya konulamadığını belirtti.
Çiçek, Anayasa Mahkemesi'nin bireysel başvurular üzerine verdiği kararlar sonrasında tutuklu milletvekilleriyle ilgili farklı durum ve uygulamaların ortaya çıktığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Adil ve dolayısıyla vicdanen kabulü mümkün olmayan bir tabloyla karşı karşıya kalınmıştır. Bu durum karşısında kesin bir çözüm bulununcaya kadar geçiçi de olsa bir düzenleme ihtiyacı görülmektedir.
Bu doğrultuda hazırlanmış olan kanun teklifi taslağı, gereği siyasi parti gruplarımızın takdir ve değerlendirmelerine ait olmak üzere sunulmuştur." (AA)