TBMM Genel Kurulu’nda Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanun Teklifi’nin görüşmeleri devam ediyor. Kanun teklifinde yer alan, güvenlik soruşturmasına görevin gerektirdiği niteliklere etkisi yönüyle kişinin eşi ile birinci derece yakınları dahil edilir hükmü değiştirildi ve kişinin birinci derece yakınları güvenlik soruşturması dışında kaldı.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, teklifin görüşmelerine geçilmeden önce söz talep etti. Türkkan, geçen haftaki birleşimde, söz konusu teklifin maddelerine geçilmesinin oylama sonucunu anımsatarak, "reddedilmiş bir kanun teklifinin" aynı yasama döneminde bir yıl geçmeden görüşülemeyeceğini ve gündeme alınamayacağını söyledi. Türkkan, usul tartışması açmak istediğini dile getirdi.
Bunun üzerine Meclis Başkanvekili Nimetullah Erdoğmuş, usul tartışması açtı.
AK Parti Kırıkkale Milletvekili Ramazan Can, geçen hafta tartışılmış ve karara bağlanmış bir gündemle ilgili usul tartışması açıldığını belirterek, yarım kalan işin şu anda gündemin birinci sırasında bulunduğunu anımsattı.
Can, gündemin birinci sırasında kanun tekliflerine sıra geldiğini belirterek, teklifin maddelerinin görüşülmesine dair Meclis Başkanvekilinin tutumunun yerinde olduğunu kaydetti.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Türkkan da geçen hafta 15 kişi "evet" 150 kişi "hayır" demesine rağmen bu teklifin tekrar oylandığını ifade etti.
Türkkan, milli iradenin kabul etmediği bir kanunun, sadece sayısal çoğunluğa güvenilerek tekrar görüşülmesi için huzura getirildiğini savunarak, "Biz bunu kabul etmiyoruz, Türk milleti bunu kabul etmiyor. Bir gün gelecek bu işler sizin başınıza gelecek. Göreceksiniz, o gün ben size soracağım. Biz, sizin gibi adaletsizlik yapmayacağız ama emin olun, yapmayacağız. Siz gelirken 'adaletli olacağız' diye geldiniz, en büyük adaletsizliği siz yapıyorsunuz." diye konuştu.
Lütfü Türkkan, görüşmelere katılacaklarını ancak oylamalara katılmayacaklarını bildirdi.
AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ise geçen hafta kanunun maddelerine geçilmesine dair oylama yapılırken, çoğunluk ne tarafta bilinmediği halde başkanvekilinin kendi başına, kendi iradesiyle iç tüzüğü ihlal ederek "reddedilmiştir" ifadesini kullandığını hatırlattı. Elitaş, ancak daha sonra oylamanın tekrarlandığı gün başkanvekilinin elektronik oylama yaptırdığını, bir gün önce yaptığı hatayı perşembe günü telafi ettiğini vurguladı.
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay da "Zaten sizinle ilgili kanaatim şudur: Şu Mecliste İç Tüzük'ü madde numarası olarak ve şeklen en iyi bilirsiniz fakat 19 senedir şu İç Tüzük'ün ruhunu ve özünü kavrayamadınız ya buna üzülüyorum." dedi.
Meclis'in bilek güreşi yapma yeri olmadığını vurgulayan ve teklifle ilgili geçen haftaki oylamayı anımsatan Altay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gördük ki siz grup olarak, bir gaflet deyin, bir ihmal deyin, bir görev kusuru deyin, bir disiplinsizlik deyin; deyin, ne derseniz deyin, gevşektiniz kardeşim. Gevşektiniz ve çoğunluk muhalefetteydi. Mecliste, toplamda elbette çoğunluk sizin. Ve sizin o gevşekliğinizden dolayı çok nadir görülen bir iş hayata geçti.
Adınızın 'adalet' olması, partinizin adının 'adalet' olması yaptığınız her işin adil olduğu anlamına gelmiyor. Çok beğendiğim bir söz vardır: 'Bir yerde adliyenin olması orada adaletin olduğu anlamına gelmez' tıpkı partinizin adının 'adalet' olup icraatlarının tümüyle adaletsiz olması gibi."
Altay, geçen hafta teklifle ilgili söz konusu oylamanın ardından Meclis Başkanı Mustafa Şentop'un tutumunu da eleştirdi.
HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu Demir ise teklifin maddelerine geçilmesinin muhalefetin oylarıyla reddedildiğini belirterek, bunu Meclis Başkanının da divan üyelerinin de net olarak gördüğünü savundu.
Demir, bunun hazmedilemediğini ve Meclis Başkanı'nın "koşa koşa geldiğini" ileri sürdü. Sonucun değiştirilmeye çalışıldığını, divanın da grup başkanvekillerinin isteğiyle toplanmadığını, bir baskı ve zorlama olduğunu iddia eden Demir, "Yani bizim çoğunluk olduğumuz ve reddettirdiğimiz bir kararı tanımadınız. Aslında daha öncesinde birçok kez yapıldığı gibi Meclis iradesini, halk iradesini burada tanımadınız." ifadesini kullandı.
AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş da TBMM Başkanı Şentop'a büyük bir haksızlık yapıldığını vurgulayarak, İç Tüzük'ün 14. maddesi ile Meclis Başkanı'nın oturumları yönetmekle görevlendirildiğini, ancak yine İç Tüzük'ün 15. maddesine göre başkanın, başkanvekiline yönetme görevini takdim edeceğini anlattı. Elitaş, şöyle devam etti:
"Ama Meclis Başkanvekilinin keyfiyet uygulaması mümkün değildir, Meclis Başkanı nasıl yönetiyorsa İç Tüzük'e bağlı olarak aynı yönetimi gerçekleştirmesi gerekir. Nitekim aynı gün, 17 dakika önce yapılan bir yoklama talebinde 236 milletvekili burada varken sanki AK Parti milletvekillerinin orada olmadığını ifade etmek yanlıştır. Meclis Başkanının sanki buraya koşa koşa gelerek 'AK Parti'li milletvekillerinin baskısıyla yapıldı' diye ifade etmek Meclis Başkanına yapılmış bir haksızlıktır. Meclis Başkanı'nın İç Tüzük'ün ihlal edildiğini, görevlendirdiği kişinin suistimal ettiğini görür görmez müdahale etmesi zaten en büyük hakkıdır, çünkü Meclis Başkanının görevi budur."
Genel Kurulda, kanunu teklifinin birinci bölümünün tümü üzerindeki görüşmelerin tamamlanmasının ardından maddelere geçildi. (AA)