AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, "Kadınlarımıza gelişmiş ülkelerden onlarca yıl önce seçme ve seçilme hakkının verilmesi, medeniyetimizin ne kadar köklü olduğunu gösteriyor. Bu adım tarihimiz ve demokrasimizi için çok önemlidir." dedi.
TBMM Genel Kurulunda gündem dışı konuşmaların ardından grup başkanvekilleri yerinden söz aldı.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, Türk kadınlarına seçme ve seçilme hakkının verilmesinin 85. yıl dönümünün kutlandığını anımsatarak, Mecliste bazı kadın milletvekillerinin bilinçli olarak Atatürk'ün ismini anmadıkları ileri sürdü.
Türkkan, kadınlara karşı şiddete başvuranlara karşı caydırıcı ağır ceza yaptırımlarının uygulanmasını istedi. NATO zirvesine de değinen Türkkan, zirveden istenen sonuçların çıkmadığını ileri sürdü.
MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay da Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilmesinin 85. yıl dönümü dolayısıyla bütün Türk kadınlarını kutladı.
Akçay, 1930'larda kendisini gelişmiş ülke kategorisinde gören batılı ülkelerin bile bu hakkı kendi vatandaşlarına vermediğini hatırlatarak, atılan adımın önemini vurguladı.
Kadınlara yönelik şiddete işaret eden Akçay, şöyle konuştu:
"Kadına yönelik şiddet ve cinayetler ne yazık ki devam etmektedir. En son Ordu'da Ceren Özdemir kardeşimiz vahşice öldürüldü. 2016-2018 yılları arasında 932, 2019'da 430 ve geçtiğimiz kasım ayında 40 kadın öldürülmüştür. Bu cinayetler sadece adli bir olay değil aynı zamanda sosyal bir sorundur. Bu vahşeti bitirmek hepimizin görevidir. Kadına karşı şiddete başvuran ve öldürenleri en ağır şekilde cezalandırmalıyız."
HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç, kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesinin çağdaşlık ve demokratik hakların gelişmesi bakımından çok önemli bir adım olduğunu belirtti.
Mecliste kadın temsil oranının yüzde 17 düzeyinde olduğuna dikkati çeken Oluç, "Kadınlar toplumda eşit temsil edilmelidir. Calışma ve siyasi alanda, eşbaşkanlık sisteminin il ve ilçe düzeyinde de yasal olarak uygulanması önemlidir." ifadelerini kullandı.
CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Türk kadınlarının birçok ülkeden daha önce seçme ve seçilme hakkına sahip olduğuna işaret ederek, "Meclis'te kadın temsil oranı yüzde 17 civarında. Bu konuda kendi partimiz olmak üzere bütün partilerin özeleştiri vermesi gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
Kayışoğlu, kadınlara yönelik şiddet konusunda yetkililerin gerekli önlemleri alması çağrısında bulundu.
Özkan, AK Parti'nin yaptığı düzenlemelerle birçok kadının hür ve serbest bir şekilde Meclise girerek görev yapmaya başladığını belirtti.
Diyarbakır annelerine de değinen Özkan, PKK'nın genç kızları zorla dağa kaçırdığını, kadın haklarından bahsedilirken bu konunun da konuşulması gerektiğini söyledi.
Özkan, "PKK, kadınlara karşı her türlü istismarı yapıyor. PKK'dan kaçan 150 itirafçı, örgütün kirli yüzünü anlattı. Kaçmayı başaramayanlar ajan olarak suçlanarak infaz edildi. Terör şiddetini de konuşalım. Bu konuda hepimizin taşın altına elini koyması gerekir." ifadelerini kullandı.
Özkan, NATO zirvesine ilişkin yapılan eleştirilere de cevap vererek, "Çok yönlü diplomatik çalışmalarla yolumuza devam ediyoruz. Bir taraftan İran ve Rusya ile Astana ve Soçi anlaşması imzaladık diğer taraftan ABD ile yaptığımız Ankara Anlaşmasıyla Türkiye'nin meşru müdafaa haklarını kabul ettirdik. NATO'daki Dörtlü Zirve mutabakatıyla Türkiye'nin tezleri kabul edildi. Bu Cumhurbaşkanımızla birlikte aziz milletimizin bir başarısıdır." dedi.
Konuşmaların ardından Meclis Başkanvekili Levent Gök oturuma ara vererek kadın milletvekillerini çay ikram etmek üzere odasına davet etti.