Tecavüze uğradığımda, dünyamın yıkıldığını hissettim. Tamamen yalnız, korkmuş ve kafası karışık hissettim. Tecavüzcümün bana “savaşmayı bırak, bunun bir faydası yok, istesen de istemesen de yapacağım!” dediği bir an vardı. O an; korkudan ve hayatta kalma içgüdüsünden, dona kaldım.
Dona kalmış olmam; sonrasındaki bir kaç gün boyunca, başıma gelenin “tecavüz” olduğunu idrak edemememe neden oldu. Başımı ellerimin arasına almış, kendimden nefret eder bir biçimde, panikleyip, korkudan kaskatı kesilerek tecavüzcüme izin vermiş oldum(!)
Başıma gelen şeyden şunu öğrendim ki; ne zaman büyük bir şey gelirse insanın başına, o durumlarda yapılacak doğru ya da yanlış hareket diye bir şey yok.Yalnızca hayatta kalmak için yapmak zorunda olduğunuz şeyler var. İnsanlardan bana inanmadıklarını çünkü, tecavüze uğramış biri gibi, bir kurban gibi davranmadığımı ne kadar çok duydum, bilemezsiniz. Tecavüzcümün eski kız arkadaşı olan oda arkadaşım, beni yalancı gibi göstermek için elinden gelen her şeyi yaptı.
İş, tek kaçış alanım, sığınağımdı. Evdeki cehennem gibi hayatı geride bırakıp kendimi işe gömdüm. Saldırıyı takip eden ayda, çalışma performansımdan dolayı zam aldım. Mahkeme sürecine giderken, kaç kez suçlamayı düşürmeyi düşündüm. Yaptığının yanına kar kalması için değil, sadece tüm bu olanlardan artık çok yorulduğum için. Bu düşünceler arasında sıkışıp kalmışken, tecavüzcüm beyanını değiştirip, suçunu kabul etti. Ancak bu, bana inanamayanların düşüncelerini değiştirmek için yeterli değildi.
Bu fotoğrafları, benimle aynı şeyleri yaşayanların yalnız olmadıklarını bilmeleri için çektim.
Sesimin bu kadar çok kişiye ulaşacağını tahmin edememiştim. Herkes, başıma gelenleri sesli bir biçimde dile getirdiğim için, ne kadar güçlü olduğumu söylüyor ama ben bunu güç olarak görmüyorum.
Ben sadece olanlarla başa çıkmak için yapabileceğim en iyi şeyi yapmaya çalışıyorum.
Ailemden, arkadaşlarımdan hatta, tanımadığım insanlardan beni rahatlatan tepkiler aldım. Tabii ki, başkalarını da aşağıya çekmek isteyen kişilerden olumsuz tepkiler de aldım ama görmezden gelmeyi başarabiliyorum. (Fotoğraflar Megan Blasdel tarafından çekildi.)