Tecavüzcünün boğazını kesti

Alınan bilgiye göre, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi acil servisine yaralı olarak gelen Z.Y, yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alındı.
Olayla ilgili soruşturma başlatan hastane polisi, yaralı Z.Y’yi hastaneye getiren H.T. ve F.T.’nin ifadelerine başvurdu.
Polis, görgü tanıklarının ifadesi doğrultusunda Z.Y’nin, kendi otomobilinde tartıştığı G.A. adlı kadın tarafından bıçaklandığı bilgisine ulaştı.
Olayla ilgili gözaltına alının G.A, Emniyet Müdürlüğündeki sorgusunda, Z.Y’nin 31 Aralık 2009’da evlerinin kömürlüğünde kendisine tecavüz ettiğini, bu nedenle olayı gerçekleştirdiğini söyledi.
Emniyet Müdürlüğündeki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen G.A, çıkarıldığı mahkemece tutukladı.

Diyarbakır’da bir restoranda konsomastris olarak çalışan 39 yaşındaki Tülavi Kaya, sokak ortasında Mehmet Topkaya tarfından 3 yerinden bıçaklandı. Kadını bıçakladıktan sonra kaçmak isteyen saldırgan, kendisini kapkaççı sanan vatandaşlar tarafından öldüresiye dövüldü.
Olay, Merkez Sur İlçesi İskender Paşa Mahallesi'nde bugün saat 11.00 sıralarında meydana geldi. Bir restoranda konsomatris olarak çalışan ve otelde kalan Tülavi Kaya, evli Mehmet Topkaya tarafından sokak ortasında 3 yerinden bıçaklandı. Olay sonra kaçmaya çalışan Mehmet Topkaya’yı kapkaççı sanan çevredekiler, yakalayarak linç etmek istedi. Cadde ortasında tekme tokat dövülen ve bayılan Mehmet Topkaya, olay yerine gelen polis ekipleri tarafından vatandaşların elinden alınarak Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi hastanesine kaldırıldı.
**PARASINI YİYİP AYRILMAK İSTEMİŞ**
Yediği dayak yüzünden bilinci kapalı olduğu için ifadesi alınamayan Mehmet Topkaya’nın, konsomatris Tülavi Kaya’yı, parasını yedikten sonra kendisinden ayrılmak istediği için bıçakladığı öne sürüldü. Aşırı kan kaybeden Tülavi Kaya, ambulans gecikince polis aracıyla Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Ameliyata alınan Tülavi Kaya, yerde acılar içinde kıvranırken bir vatandaş tarafından cep telefonuyla görüntülendi.
Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

Berivan, "Eyleme katılmadım, teyzeme giderken olayların arasında kaldım" dedi.
Batman'da yasadışı bir gösteriye katıldığı ve polise taş attığı gerekçesiyle 3 aydan beri tutuklu yargılanan 15 yaşındaki Berivan adlı kız çocuğu, yargılandığı ilk duruşmada 13 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Tahliye umuduyla çıktığı hâkim karşısında gözyaşlarına boğulan Berivan, 7 yıl 9 aya indirilen cezasını çekmek üzere cezaevine gönderildi. Berivan, ceza aldığı "propaganda" kelimesinin ne anlama geldiğini bilmediğini söylerken, hukukçular verilen cezayı "toplumun vicdanını yaralıyor"diye yorumlayarak, kanunların değiştirilmesini istedi.
**"BEN DEĞİLİM" SAVUNMASI**
Batman'da geçen 9 Ekim'de bir grup eylemci şehir merkezinde toplanarak barikat kurdu. Eylemciler lastik yakıp, polise taş attı, gösterilerde sık sık yasadışı sloganlar atıldı. Polisin müdahale ettiği olaylarda çok sayıda gösterici gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan biri de 15 yaşındaki Berivan S. adlı kız çocuğuydu. Yasadışı gösteriye katıldığı, yasadışı sloganlar attığı ve polise taşla saldırdığı gerekçesiyle yaklaşık 3 aydır tutuklu bulunan Berivan hakkında, "örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek"ten 7.5 yıl, "toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet" ten 5 yıl, "örgüt propagandası yapmak" tan 1 yıl hapis istemiyle dava açıldı. Her suçtan ayrı ayrı yargılanmasına karar verilen Berivan, Diyarbakır Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi'nde önceki gün ilk duruşmasına çıktı. Yaşının küçük olması nedeniyle izleyici alınmayan ve gizli yapılan duruşmada Berivan, gösteriye katılmadığını, yüzünü poşu ile kapatmadığını ve yasadışı slogan atmadığını savundu.
**"TEYZEME GİDİYORDUM..."**
Ailesiyle birlikte köyde yaşadığını belirten Berivan, o gün köyden, il merkezinde bulunan teyzesini ziyarete geldiğini, gösterilerin arasında kaldığını, polisler tarafından gözaltına alındığını belirterek, "Ben polise taş atmadım. Olaylarla ilgim yok. Olay günü teyzemin evine gidiyordum. Yolda yürürken gösteri yapan topluluğu uzaktan fark ettim. Merak ederek kalabalığa doğru yürüdüm. Olay yerine varmadan polis kalabalığa saldırdı. Beni de gösterici sanarak gözaltına aldılar. Polisler beni dövdü. Çok korkmuştum. Ne söyledilerse kabul ettim. Dayak yememek için polise taş attığımı, grubun içinde yer alıp slogan attığımı yüzümü poşu ile kapattığımı söyledim. Suçsuzum, beni serbest bırakın" dedi.
**'PKK ADINA HAREKET ETTİ'**
Duruşmada, Berivan'ı gözaltına alan 11 polisin, Berivan'ı kaçarken yakaladıklarını gösteren tutanak ve ifadeleri de okundu. Polis tarafından çekilen ve yüzünü poşu ile gizleyen Berivan'a ait olduğu öne sürülen görüntüler de incelendi. Berivan ise yüzü sarılı olan kişinin kendisi olmadığını, bu kişiyi tanımadığını söyledi. Savcı ise mütalaasında, Öcalan'ın Suriye'den çıkarılışının yıldönümü nedeniyle PKK'nın Türkiye çapında eylem çağrısı yaptığını, Batman'daki göstericilerin de bu çağrı doğrultusunda hareket ettiğini belirtti. Berivan S.'nin de bu gösterilere katılarak olay yerine gelen polislere taşla saldırdığını ve yasadışı slogan attığını, bu nedenle 3 suçtan ayrı ayrı cezalandırılmasını talep etti.
**14 YIL ALDI, 8 YILA İNDİ**
İlk duruşmada karar veren mahkeme heyeti, Berivan S.'ye "Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek"ten 7 yıl 6 ay hapis cezası verdi, bu ceza yaşı nedeniyle 4 yıl 2 ay'a indirildi. Ayrıca "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" suçlamasıyla 5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Berivan'ın bu cezası da 2 yıl 9 ay 10 güne indirildi. Ancak Berivan'a verilen cezalar bununla da sınırlı kalmadı, gösteri sırasında yasadışı slogan atması nedeniyle "örgüt propagandası" yaptığı gerekçesiyle de 1 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Bu ceza da 10 aya indirildi. Toplam 7 yıl 9 ay ceza alan Berivan için Baro'dan kendisine avukat tayin edilen avukatın ücreti olan 452 liranın da tahsil edilmesine karar verildi.
**"KATİLLER BU KADAR ALMIYOR"**
Berivan'ın, Batman'ın Aydınkonak köyünde tek katlı, 2 göz odalı bir evde yaşayan ailesi de perişan olmuş durumda. Anne Meryem S., kızının hasretini duvara astığı fotoğrafıyla gidermeye çalışıyor. 7 çocuk annesi olan Meryem S. kızı tutuklanmadan önce mevsimlik işçi olarak gittikleri Manisa'dan döndüklerini belirterek yaşadıklarını şöyle anlattı:
**"KIZIMI BANA BAĞIŞLAYIN"**
"Manisa'dan döndükten bir hafta sonra kızım, Batman'a teyzesine gitmek istedi. Ben de gönderdim. Sonra bir yürüyüş olduğu ve olaylar çıktığını duyunca Batman'daki kız kardeşimi aradım ve 'Berivan'ı bu akşam gönderme sizde kalsın. Şehirde olaylar varmış' dedim. O da bana 'Berivan hiç gelmedi ki' deyince içimden bir parça koptu. Sonra akşam polisler muhtarlığı arayıp kızımın yakalandığını söylemişler. Yemin ediyorum ki, benim kızımın bu olaylarla ilgisi yok. 15 yaşındaki bir çocuk ne yapabilir ki. Yoksulluktan dolayı babası onu okutamadı. Sadece 2. sınıfa kadar gidebildi. Parasızlıktan cezaevine ziyaretine bile gidemiyorum. 3 ay oldu kızımın yüzünü göremedim. Babası inşaatlarda kalıp ve sıva işleri yapıyor. Şimdi İstanbul'da. Ben de çocuklarım da bu kış günü perişan oldum. Yalvarıyorum kızımı bıraksınlar. O daha çok küçük. Cinayet mi işledi? Adam öldüren katiller bile bu kadar ceza almazken, katılmadığı bir yürüyüşün içinde yakalanan kızımın bu kadar insafsızca cezalandırılması hangi
vicdana sığar? Allah rızası için kızımı bana bağışlayın."
Sabah

Adapazarı kent merkezinde oturan Cellek ailesi evlerini basan fareler yüzündün uyku uyuyamıyor.

Reklam
Reklam
Kiralık evde elektrik ve su borcu bulunan, ayrıca taşınacak paraları da olmayan aile, evin zihinsel engelli çocuğunu da ısıran farelerle başa çıkamıyor.
Marmara Depremi'nin ardından kentte herkes gibi sıkıntılı günler geçiren, 7 yıl önce de eşini kaybeden 56 yaşındaki Kerime Cellek, 3 yıl önce taşındıkları bu evde her şey normal giderken bir anda fareler bastığını söyledi. Özellikle geceleri ortaya çıkan, evdeki delikler kapatılmasına rağmen tahtaları kemirip yeniden içeri giren ve perdelerde bile dolaşan farelerden kurtulamadıklarını söyleyen Kerime Cellek, farelerin zihinsiz engelli kızı Meral CellekÆin de başını kemirdiğini söyledi. Evde işsiz oğlu, yatalak kızı ve iki yıl önce ölen kızından olan torunu ile kaldıklarını belirten Kerime Cellek, "Evde aylardır korku içinde yaşıyoruz. Bir anda bu kadar fare nereden çıktı bilmiyorum. Evimizin yaklaşık 700 TL elektrik ve su borcu var. Bir başka eve taşınacak paramız da yok. Tek gelirimiz, yatalak kızıma evde baktığım için ayda ödenen 400 TL. Bunun da 300 lirasını kiraya veriyoruz. Bize yardım edin" diye konuştu.
Sosyal Yardımlaşma ve dayanışma Vakfı'na gitmelerine rağmen geri çevrildiğini de söyleyen Kerime Cellek, borç yüzünden sularının da kesik olduğunu anlattı.

Trabzon'un Of ilçesinde hastalanan bir kadın, kar nedeniyle yol kapalı olduğu için kepçe ile beldeye getirilerek, hastaneye kaldırıldı.

Reklam
Reklam
İlçeye bağlı Cumapazarı beldesinin Serindere Mahallesi'nde oturan Kadriye Kılıç, kulak iltihabı nedeniyle rahatsızlandı.
Acı çeken Kılıç'ın yakınlarının, 112 Acil Servis'e haber vermesiyle yola çıkan ambulans, Cumapazarı beldesine kadar gitti ancak kar nedeniyle yol kapalı olduğu için mahalleye çıkamadı.
Bunun üzerine belediye yetkilileri devreye girerek, Kılıç'ı almak üzere Serindere Mahallesi'ne bir adet kepçe yolladı. Bir battaniyeye sarılarak kepçeye yatırılan Kılıç, Cumapazarı beldesine getirildi. Buradan ambulansa konulan kadın, Of Devlet Hastanesine kaldırılarak, tedavi altına alındı.
Cumapazarı Belde Belediye Başkan Vakili Harun Yılmaz, yaptığı açıklamada, bölgede iki gündür etkili olan kar yağışı nedeniyle tüm mahalle yollarının ulaşıma kapandığını belirterek, ''Aciliyet sırasına göre yolları kendi imkanlarımızla açmaya çalışıyoruz. Serindere Mahallemizde hasta olduğu bilgisini alınca, yolu açmak zaman alacağından böyle bir çalışma yaptık'' diye konuştu.

Adana’da bir köpeğin saldırısı sonucu yüzü, kolu ve boynu parçalanan 10 yaşındaki Esma Aydinç’e, komşularının kimlikli ve aşılı kurt köpeğinin ısırdığı ortaya çıktı.

Reklam
Reklam
Olay, dün saat 17.30 sıralarında Yeşilyuva Mahallesi 14 sokak üzerinde meydana geldi. 34 yaşındaki Mehmet Salih Aydinç ve Asiye Aydinç’in 4 çocuğundan biri olan Nuri Zekiye Has İlköğretim Okulu 4’üncü sınıf öğrencisi Esma Aydinç’i, annesi tuz alması için sokağın başındaki bakkala gönderdi. Küçük kız bakkaldan dönerken, aniden komşu çocuklarının gezdirdiği 2 yaşındaki ‘Meks’ adlı Alman kurdu cinsi köpeğin saldırısına uğradı. Çocukların elinden kurtulan köpek, saldırdığı Esma'yı ısırmaya başladı. Üzerinde mont bulunan Esma'yı boynundan tutan, yüzünden ve kolundan ısıran köpeği çevredekiler demir sopa ve taşlarla vurarak uzaklaştırdı. Yaralanan Aydinç, yakınları tarafından Adana Numune Hastanesi’ne götürüldü. Boynu, yüzü ve kolu parçalanan Aydinç, Acil Servis’te tedavi altına alındı. Saldırı sırasında köpeğin savurması sonucu vücudunda ezilmeler de oluşan Esma Aydinç, yaklaşık 6 saat süren tedavisinin ardından taburcu edildi.
Yaşadığı dehşeti anlatan Esma Aydinç, kendisine saldıran köpeği sürekli sokakta gördüğünü belirterek, “Annem beni bakkala göndermişti. Sahibinin gezdirdiği köpek birden saldırdı. Sahibi beni arkasına almaya çalıştı, ancak başaramadı. Boynumdan tutup, beni yerden yere attı. Her tarafımı ısırdı. Çok korktum. Bu köpeğin saldıracağını hiç düşünmüyordum” dedi.
**‘DAHA ÖNCE DE ÇOCUKLARI ISIRDI’ İDDİASI**
Saldıran köpeğin daha önce de 3- 4 çocuğu yaraladığını öne süren baba Mehmet Salih Aydinç de şöyle konuştu: “Komşumuz 5 köpek besliyor. Yatağa bağlı yaşayan bir çocuğum var. Onun köpek sesinden rahatsız olduğunu söyledik, ama herhangi bir şey yapmadılar. Bu köpekler daha önce de çocuklara saldırıp, yaraladı. Bunları küçük bir avluda besliyorlar. Biz sahiplerini sürekli uyarıyorduk. Bize, ‘Kimliği var, aşılı, saldırmaz’ diyorlardı. Evcil bir köpek nasıl olur da kızımı öldürecek duruma getirir? O sırada çevredekiler demir çubuklarla köpeğe vurup ayırmasa belki kızım ölecekti. Bu olaydan sonra o köpekleri mahallemizde görmek istemiyoruz. Bizim kızımız ölümden döndü, bari başka çocuklar zarar görmesin.”

Galata Köprüsü çıkışında meydana gelen trafik kazasında bir kişi yaralandı. Olay dün akşam saat 22.30 sıralarında Galata Köprüsü’nün Eminönü çıkışında meydana geldi. Alt geçidi kullanmak yerine kısa yoldan yolun karşısına geçmeye çalışan 62 yaşındaki Hüseyin Çalışkan aniden yola fırladı. Gelen otomobili fark etmeyen Çalışkan’a, Mustafa Cem Ersoy idaresindeki 34 GIH 60 plakalı otomobil çarptı.

Reklam
Reklam
Yaralıya ilk müdahaleyi yoldan geçen diğer sürücüler yaptı. Ambulans gelinceye kadar eksi 2 derecede soğukla baş etmeye çalışan Çalışkan’ın başının altına seyahat yastığı, üzeri de koltuk kılıfıyla örtüldü.
Ellerini de kabanının cebine sokarak soğuktan korumaya çalışan Hüseyin Çalışkan ambulans geç kalınca evine gitmek istedi. Yaklaşık 15 dakika sonra gelen ambulanstaki sağlık görevlileri yaralıya ilk müdahaleyi yaparak Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürdü.

Konya’nın Beyşehir ilçesinde bir süre önce kızını kaçıran genç tarafından bıçaklanan kişi yaşamını yitirdi.

Edinilen bilgiye göre, Durmuş K. (35) Atatürk Caddesi’ndeki bir kuaför salonunda karşılaştığı Ü.Ş. (19) ile tartışmaya başladı.

Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine kuaför salonuna gelen iki tarafın yakınları da kavgaya karıştı.

Kavga sırasında sırtından bıçakla ağır yaralanan Durmuş K, otomobille Beyşehir Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Durmuş K. burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Ü.Ş. ve kavgaya karıştığı ileri sürülen babası S.Ş’nin gözaltına alındığı, olayla ilgili soruşturmanın devam ettiği bildirildi.

Reklam
Reklam

Ü.Ş’nin bir süre önce Durmuş K’nin 16 yaşında kızı B.K’yi kaçırdığı, daha sonra kızın baba evine dönmesi nedeniyle taraflar arasında zaman zaman tartışma yaşandığı ortaya çıktı.