Teknoloji Sayesinde Polis Olayları Artık Daha Kolay Aydınlatıyor

Gelişen teknolojiyle birlikte suçluya ulaşmada her geçen gün yeni teknikler kullanan kriminal polisi artık sadece parmak izleri, ayak izleri değil saçları, elbisenin lifleri, kırdığı bardağın parçaları, kullandığı aletin izi, sıyırdığı boya, bıraktığı ya da üstüne bulaştırdığı kan ve artıklardan da bulabiliyor. ‘Alet izi incelemesi, ayakkabı ve araç lastik izi incelemesi, seri numarası incelemesi ve fiziksel uyumluluk ve kırılma yüzeyleri incelemesinde akredite olan Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Dairesi Başkanlığı İz İnceleme Şube Müdürlüğü, suçlunun olay yerinde bıraktığı tüm delilleri detaylı şekilde masaya yatırıyor.

Ünlü Kriminalist E. Locard’ın ‘Fiziksel delil yanılmaz, yalan söylemez, belki yalnızca yanlış yorumlanabilir’ şeklinde özetlediği fiziksel izler, suçluların yakalanmasında önemli bir yere sahip. Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Dairesi Başkanlığı, İz İnceleme Şube Müdürlüğü, alet izi incelemesini şöyle özetledi: “Bir alet ile nesne yüzeyi arasındaki fiziksel temas sonucu oluşan izlerdir. İki yüzey birbiriyle fiziksel temasa girdiğinde yeterli baskı sonucu güçlü yüzey (genelde alet) daha zayıf (genelde nesne) yüzey üzerinde çizikler ya da kendi baskısı sonucu oluşan izler bırakır. Üzerine güç uygulanan aletin temas ettiği ve kendinden daha yumuşak bir yüzeye bıraktığı ize, alet izi denir. Burada bahsi geçen “alet” kavramı yalnızca alet olarak kullanılmak üzere dizayn edilmiş araçlar olmak zorunda değildir, genel tanımlamalarında alet olarak kabul edilmeyen izlerde alet izi olarak tanımlayabileceğimiz izler bırakabilirler.”

1786’DA AYAKKABI İZİNDEN SUÇLU BULUNMUŞ
Ayakkabı ve araç lastik izi incelemeleri hakkında da bilgi verilen Kriminal Daire Başkanlığı, ayakkabı izleriyle ilgili olarak kayıtlara geçmiş en eski olayın 1786’nın sonbaharında meydana gelen ve ‘Scotland vakası’ olarak adlandırılan olay olduğuna dikkat çekti. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Olayda genç bir kız öldürülmüş, ayakkabı izleri, kızın yaşadığı kulübenin yakınındaki bataklık alanda bulunmuştur. Ayakkabı izinin yanında birkaç damla kan ve onun yanında da, kanlı bir elle oluşturulmuş bir iz de bulunmaktaydı. Çamurlu yüzeydeki derin çizme (bir tür ayakkabı) izlerine bakıldığında, şüphelinin koşarak olay yerinden uzaklaştığı anlaşılıyordu. Araştırıcının yaptığı inceleme sonucunda; çizme tabanında yamalar ve çiviler belirlenmişti. Daha sonra araştırmacı, ayakkabı izinin bir sıva ile kalıbını almış ve bu etkili bir sonuç doğurmuştur. Araştırmacı kalıbı incelemiş, daha sonra genç kızın cenazesine katılan kişilerden biri olan Richardson’un çizmeleriyle, olay yerindeki izlerin birbiriyle uyumlu olduğunu belirlemiştir. Bu olaydaki delillerin tamamı, yukarıda da bahsedildiği üzere ayakkabı izi, bu izin yakınında bulunan kan lekeleri ve üzerine kan bulaşmış bir el izidir. Bu olay, ayakkabı izinin öneminin anlaşılması ve mahkemelerde delil olarak kullanılmasında önemli bir kilometre taşı olmuştur.”

Motorlu araçlar, ateşli silahlar, elektronik cihazlar gibi değerli eşyaların üzerine üretici firmalar tarafından harf, rakam ya da bazı özel işaretleri içeren seri numaraları basıldığına dikkat çekilen açıklamada seri numaraları incelemesinin de suçluya ulaşmada önemli olduğu belirtildi. Adli, idari soruşturmaların, garanti işlemleri gibi birçok süreçte eşyanın kime ait olduğunun ya da menşeinin belirlenebilmesi açısından seri numaralarıyla yapılan kimliklendirme birincil derecede önem arz ettiği vurgulandı. Kriminal Dairesi Başkanlığı’nın açıklamasında, “İz inceleme alanında, olay yerinde bulunan ve ait olduğu bütünden rastgele bir kırılma ile ayrılmış olan parçaların sahip oldukları kenar karakteristiklerine göre incelenmesine fiziksel uyumluluk ve kırılma yüzeyleri incelemesi denir. Kenar karakteristikleri sayesinde inceleme konusu parça veya parçalar ile ait oldukları (kırılarak ayrıldıkları) düşünülen bütün arasında irtibat bulunup bulunmadığı değerlendirilir” denildi.

SUÇLARINI İNKAR EDENLER TEKNOLOJİYLE YALANLANIYOR
Gelişen teknolojik imkanları suçu delillendirmede kullanan polis ilginç yöntemlerle suçluya ulaşıyor. Bursa İl Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ekipleri de kaşar peyniri üzerinden alınan DNA örneği ile hırsızlık zanlısına ulaşırken, başka bir zanlıyı da girdiği markette dağılan deterjanlar üzerinde bıraktığı ayakkabı izinden yakalanmasını sağlanmıştı. Ayakkabılardan alınan kimyasal maddeyle deterjan üzerindeki kimyasal madde aynı çıkınca iki hırsızlık şüphelisi nöbetçi mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Bir markete ve daha sonra da av tüfeği mağazasına girerek hırsızlık yapan zanlı, karnı acıktığı için markette buzdolabındaki kaşar peynirini ısırınca DNA'dan yakayı ele vermişti. Başka bir olayda ise zanlı girdiği evin kapısından alınan kulak iziyle yakalanarak cezaevine konulmuştu. Velhasıl polisin elinden kurtulmak artık çok zor.