İSTANBUL (İHA) - Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, İKÖ Dışişleri Bakanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "Terörizmin dini, ırkı veya kültürü yoktur, terörizm tüm insanlığa karşı işlenmiş suçtur" dedi.
İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) 31. Dışişleri Bakanları Toplantısı, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda gerçekleştiriliyor. Genel oturumda söz alan Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, sözlerine "Bismillahirrahmanirrahim" diyerek başladı. Ortadoğu'da yaşanan sıkıntıları dile getiren Gül, "Irak henüz gerçek istikrara kavuştuğu yönünde işaret göstermiyor. Medeniyetler arasındaki çatışma konusunda fikir öne sürenler, kendilerini dikkatle dinleyecek kulak bulamıyorlar. Biz İslam ülkeleri olarak karşımıza çıkan engelleri kaldırmak için birleşmeliyiz. Bu bir görevdir. Görevimiz son derece zor ama umutsuzluğa kapılmamamız lazım. Ortak kültürümüz ve geçmişimizden güç olarak bütün dünyaya insani bir tablo sunmalıyız. İnsan kültürünün insani ve rasyonel boyutları geçmişte son derece büyük başarılara imza atmıştır. İyi yönetilen toplumlarda ekonomik ve sosyal istikrar olabilir. Eğer biz kendi işlerimizi yoluna koyamazsak dışarıdan başka baskılar gelir demiştik" dedi.
Geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen G-8 Zirvesi'ne değinen Abdullah Gül, zirvede önemli bir adım atılarak, Ortadoğu'daki ortak hedeflere doğru yürümek için çaba gösterilmesi gerektiğinin belirtildiğini söyledi. Abdullah Gül, "Türkiye, günümüzün değerlerini geleneksel kimliğiyle birleştirmek için önemli çabalar gösteriyor. İnsan hakları, sorumluluk, hesap verebilirlik gibi konularda Türkiye'de ciddi açılımlar elde edilmiş ve yüksek standartlara ulaşılmıştır. Avrupa siyasi kriterlerinin Müslüman bir ülke tarafından benimsenmesi son derece önemlidir. Ortak değerler benimseyelim" ifadelerini kullandı.
Ortadoğu'da yaşanan sorunların başında, İsrail-Filistin sorunun geldiğini belirten Abdullah Gül, bu konunun eskisine oranla daha büyük önem kazandığını söyledi. Gül, "Şiddet her gün daha fazla can alıyor. İsrail'in politikalarının sonucu olarak binlerce Filistinli yaşam için gerekli olan minimum standarttan yoksun haldedir. Filistin yönetimi tamamiyle sınırlandırılmıştır. İsrail ve Filistin arasında barış sağlanması herkesin çıkarınadır. Türkiye her zaman 'terör, intihar saldırıları hedeflenmiş cinayetler ve bilerek yapılan tahribat iki tarafa da uzun sürede fayda getirmez' diye tüm dünya toplumlarına ilan etmiştir. Türkiye bu konuya ne kadar önem verdiğini sık sık dile getirmiştir. Uluslararası toplumun bu konuya gereken önemi vermesi gerekir" açıklamasında bulundu.
Gül, Irak konusuna da değinerek, "Irak'taki durum dünyadaki barış ve istikrara zarar veren bir durumdur. Irak'ta yeni hükümetin başarılı olmasını temenni ediyorum. Geçici hükümetin elbette ki dayanağı halktan alacağı güçtür. Irak, bugün hala istikrarsız ve şiddete açık bir ortam içinde yaşıyor. Irak'taki şiddet ve terör olaylarına mutlaka son vermek gerekiyor. Ülkenin dönüşümü ve yeniden inşaası ancak böyle başlayabilir. Yeni kabul edilmiş BM Güvenlik Konseyi kararını desteklediğimizi belirtmek isterim. Irak'ın toprak bütünlüğünü ve istikrarını korumak için ülkelerin işbirliği yapması önemli bir avantaj sağlamaktadır. İKÖ'nün Irak'ta oynayacağı önemli bir rol vardır. BM kararı bölgesel uluslararası organizasyonlara çağrı yaparak Irak'ın istikrarına katkıda bulunmalarını istemiştir. Türkiye, İKÖ Başkanlık döneminde bunlara özel önem verecektir. Ayrıca, Afrika'da sosyal ve ekonomik kalkınmayı sağlayabilmek için biz de kendimize düşen payı üstlenmeliyiz" dedi.
Afganistan'daki gelişmelerin memnuniyet verici olduğunu belirten Gül, bölgede bazı zorlukların sürdüğünü, yeni anayasanın benimsenmiş olmasının, olumlu bir siyasi yapının da gelmesini sağlayacağını söyledi. Abdullah Gül, "Türkiye Afganistan'a verdiği desteği devam ettirecektir. Pakistan ve Hindistan'ın başlatmış olduğu ortak diyalog, bizi mutlu etmektedir. Azeri-Ermeni çatışması devam ediyor. Bu durum, bölgesel istikrara önemli darbe vuruyor. Bu sorunun bir an evvel barışçıl çözümünü bulabilmeli, toprak bütünlüğünü sağlamalıyız. Türkiye, üzerine düşen rolü üstlenmeye hazırdır. Uluslararası terörizm gittikçe kapsamını geliştiriyor. Tüm dünyada uluslararası terör insanların hayatını alıyor ve umutlarını yok ediyor. Terörizmin dini, ırkı veya kültürü yoktur, terörizm tüm insanlığa karşı işlenmiş suçtur. Teröre karşı hep birlikte savaş vermeliyiz" diye konuştu.
Son olarak Kıbrıs konusuna değinen Gül, şunları söyledi:
"Kıbrıs konusunda BM'nin planı Rum tarafından reddedildi. Bu olay Kıbrıs'taki durumu tamamiyle değiştirmiştir. Bir çok ülke Rum tarafının tutumunu protesto ettiğini ve üzüntü duyduğunu belirtmiştir. Türk tarafı ise kutlanmıştır. Tüm Müslüman ülkeler birlikte çalışmalı ve Türk tarafını desteklemelidir. Kıbrıs Türk halkı maddi ve manevi açıdan desteklenmelidir. AB ve ABD de Kıbrıslı Türklerin artık izole edilmesi gerektiğini ifade edip, bu yönde önemli adımlar atmıştır."