Tüm öğrenci ve öğretmenlere mutlu ve huzurlu bir yarıyıl tatili dileyen TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Yarıyıl tatiline girecek ve karne alacak tüm öğrencilerimiz ile onları yetiştiren öğretmenlerini tebrik ediyorum. Bu 16 günlük yarıyıl tatilini tüm öğrenci ve öğretmenlerimiz dinlenerek, sosyalleşerek, farklı aktiviteler yaparak geçirmeli. Aileler de bu tatilde daha önemli ve farklı bir rol üstlenmeli. Çocuklara karneleri kötüyse ceza verilmemeli. Her çocuk başarılı ve özeldir. Birlikte sosyal aktiviteler yapılarak onların yetenekleri keşfedilmeye çalışılmalı” dedi.
Türkiye genelinde yaklaşık 20 milyon öğrenci ve öğretmenin olduğunu belirten Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Okul öncesinde 1 milyon 501 bin 88, ilkokulda 5 milyon 104 bin 599 ve ortaokulda 5 milyon 590 bin 134 ve ortaöğretim yani genel, mesleki ve din eğitiminde 5 milyon 689 bin 427 olmak üzere toplam 17 milyon 885 bin 248 öğrenci ve Milli Eğitim Bakanlığına bağlı 1 milyon 30 bin 130 öğretmen yarıyıl tatiline giriyor. 18 Ocak ve 3 Şubat tarihleri arasını kapsayan 16 günlük yarıyıl tatili hem öğrenciler hem de veliler için büyük bir fırsat. Bu tatili çocuklar dinlenerek, eğlenerek, yapmadıkları farklı aktivitelerde bulunarak geçirmeli. Yarınlarımızın geleceği çocuklarımız tatillerini sürekli ödev proje ile tüketmemeli. Kitap okumak, müzeye gitmek, akraba ziyaretlerinde bulunmak, sinemaya, tiyatroya gitmek, spor aktivitelerinde bulunmak da ders çalışmak kadar önemli” dedi.
“Her çocuk özeldir ve başarılıdır”
Öğrencilerin karneler yüzünden cezalandırılmaması gerektiğini vurgulayan Palandöken, “Bir çocuğun yetişmesinde aile ve öğretmen en önemli iki faktördür. Okulda öğretmen hem anne hem baba hem de öğretmen, evde ise aile hem öğretmen hem anne hem baba olur. Dönem sonunda çocuğun karnesi eğer kötüyse asla cezalandırma yöntemine gidilmemeli. Çünkü karne ve o notlar çocuğun birebir kendisini değil, eğitim müfredatının ne kadarını kağıda dökebildiğini yansıtıyor. Her çocuk özeldir ve başarılıdır. Fakat bu başarıyı illa örneğin matematik ile göstermek zorunda değildir. Müziğe, resme, el sanatlarına, spora da büyük yeteneği olabilir. Çocukları belli kalıplar üzerinden değerlendirmektense onların yeteneklerini keşfetmek daha doğrudur. Aynı şekilde karne ile övünmek de aynı derecede çocuğu kendi kendine bir kalıba sokar. Yalnızca bu dersleri geçerek en iyi olabileceğini düşünür. Her çocuğun öğrenme süresi, ilgi alanı ve kabiliyeti farklıdır. Özellikle yarıyıl tatilinde velilerimiz çocuklarla daha çok vakit geçirip daha sağlıklı iletişim kurmalı. Onlara inandığımızı ve güvendiğimizi, her ne olursa olsun daima arkalarında olacağımızı göstermeliyiz” ifadelerini kullandı.