Teziç ''Parasal desteğe ihtiyacımız var''

Ankara (AA)- YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, Türkiye'deki üniversiteler arasında öğrenci ve öğretim üyesi değişim programını uygulayabilmek için Devlet Planlama Teşkilatı'nın desteğinin gerektiğini, paraya ihtiyaçları olduğunu bildirdi.

Rektörler Komitesi toplantısının ardından açıklamalarda bulunan Teziç, değişim yapmak isteyen üniversitelerin, protokol imzalayarak bunu uygulamaya başlayacaklarını anlattı. Teziç, değişim programı ile Türkiye'nin doğusunda bulunan üniversitelerdeki öğrencilerin, batıdaki üniversitelerde bir yarıyıl veya tam yıl öğrenim görebileceklerini, öğretim üyelerinin de ders verebileceklerini ifade etti.

Reklam
Reklam

Üniversitelerin, YÖK ile daha sık temas kurabilmesi için bölgesel toplantılar düzenlemeleri görüşünün benimsendiğini dile getiren Teziç, birbirlerine yakın üniversitelerin kendi aralarında ortak sorunlarını çözmek amacıyla toplantılar yapabileceklerini, YÖK'ün de bu toplantılara katılabileceğini ifade etti. "9. Kalkınma Planı taslağında, yabancı üniversitelerin de kurulabileceğine ilişkin ifadeler yer aldığının" anımsatılması üzerine de Teziç, "Ben de bu söylediklerinizi basında okudum. Bizim
görüşümüz sorulmadı" dedi. 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu gereğince kurulacak üniversitelerle ilgili olarak YÖK'ün görüşünün alınması gerektiğini söyleyen Teziç, bu konuda kendilerine herhangi bir yazı da gelmediğini belirtti.

Teziç, "TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın 'parlamentonun dışında herhangi bir kurumun alınan kararlara, yapılan düzenlemelere müdahale etmemesi' yönündeki temennisinin isabetli olmadığını" belirterek, "bütün gelişmiş demokratik ülkelerde parlamentoların yanı sıra kurumların kendileriyle ilgili konularda görüşlerini dile
getirdiklerini" söyledi. Teziç, Cumhuriyet'in "laiklik ve ülkenin bütünlüğüne" dayalı iki büyük dayanağı bulunduğunu belirterek, "Türk üniversiteleri bu konuda
son derece duyarlılar ve bu konuda ödün verilmesi söz konusu değil" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Laiklik tanımının yeniden yapılmasına gerek olmadığını ifade eden Teziç, "Çünkü Anayasa'nın 24. maddesinin son fıkrası çok açık. Anayasa'daki laikliğin tanımı, dinin siyasete alet edilmemesi yönündeki ifadedir" dedi.