Taner YENER/İSTANBUL,(DHA) TÜRKİYE Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu(TGDF) Başkanı Şemsi Kopuz, Ramazan ayı nedeniyle gıda ve içecek fiyatlarındaki artış nedeniyle spekülatörlere dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Kopuz, "Ramazan ayında hiçbir sanayicinin hele yüzde 99'u müslüman olan bir ülkede durup dururken bir Ramazan zammı yapmasını vicdana sığdırmıyorum" dedi.
TGDF Başkanı Şemsi Kopuz, ramazan öncesinde gıda piyasalarındaki son gelişmeleri Beşiktaş’taki bir otelde düzenlediği basın toplantısında değerlendirdi. Şemsi Kopuz, ramazan ayına çok kısa bir süre kaldığını belirterek, ramazan ayına denk gelecek bir zam beklemediklerini söyledi.
Eski ramazanlarda vatandaşların gıdayı ‘stoklamak’ gibi bir alışkanlığı olduğunu hatırlatan Kopuz, "Bu stok alışkanlığı, her ramazan öncesinde fiyat artışlarına sebep olur, fiyatlarda istenmeyen spekülatif oynamalar yaşanırdı. Son yıllarda stok kaygısından eser kalmadı. Bunun en önemli nedenlerinden biri, tüketicinin artık her dönemde her türden gıda ve içeceğe çok rahat bir şekilde ulaşabilmesidir. Buna iki önemli faktör etti ediyor; birincisi tarımsal üretimimiz ile birlikte gıda ve içecek üretimimiz de yıldan yıla artıyor. 1 milyarlık nüfusa yetecek, 12 milyar dolara varan bir ihracat gerçekleştiriyoruz. İkincisi ise sanayimizin giderek büyüyen dağıtım ağı ve perakende sektöründeki gelişmedir. Tüketicimiz, gelişen bu sektörler sayesinde binlerce çeşitte gıda ve içecek ürününe kolaylıkla ulaşabilmektedir' diye konuştu.
"ARTIŞIN KAYNAĞI ÜRETİCİ YA DA GIDA SANAYİCİSİ DEĞİL SPEKÜLATÖRLERDİR"
Tarım ve gıda konusunun, bu yüzyılın stratejik konusu olduğuna vurgu yapan Kopuz, “Dünya nüfusu artmakta, talep artmakta, giderek küresel gıda zinciri daha karmaşık bir hal almakta ve gıda fiyatları oynak bir seyir izlemektedir. Ülkemize baktığımızda ise gıda fiyatları, hepimizin yakından takip ettiği gibi son zamanlarda ciddi bir artış eğilimi gösterdi. Nitekim OECD verilerine göre de dünya gıda fiyatları ortalamasında şu an için Türkiye olarak yüzde 20 daha yüksek seyrediyoruz. Buradaki artışın kaynağı ise üretici ya da gıda sanayicisi değil, spekülatörlerdir. Fiyatların anormal bir şekilde artmasını gerektiren herhangi bir zorunluluk bugün itibariyle yoktur.
TEMEL GIDA MADDELERİNDEKİ FİYATLARI DEĞERLENDİRDİ
Şemsi Kopuz geçen yıla göre bazı temel gıda maddelerinde küresel iklim koşullarının ve rekolte kayıplanının fiyatlar üzerindeki etkisini yadsınamayacağını ifade etti. Temel gıda maddelerindeki fiyatları değerlediren Kopuz şöyle konuştu:
"Haziran ayında yapılan yeni hasatla birlikte kırmızı mercimekte fiyatların gerileme eğilimindedir. Temmuz ayında çıkacak yeşil mercimek ve nohutta da düşme eğilimi beklenmektedir. Ayrıca çeltik ekim alanlarının genişlemesiyle, havalar da iyi giderse 800 bin ton gibi pirinç rekoltesi söz konusu olabilir. Beyaz et grubunda kuş gribi iddiaları ve ihracatın stabil olmasıyla geçen yıla oranla yüzde 4 gibi küçük miktar fiyat düşüşü gözlenmektedir. İklim şartlarındaki olumsuz etkiler salçalık domates rekoltesinin düşmesine sebep olduğu için salça fiyatları bu yıl tırmanışa geçmiş aşağı yukarı yüzde 39 artış göstermiştir. Fakat 2015 yılı hasatı rekolte kalitesinde yükseliş beklentisi vardır. Ramazan ürünlerinden kayısı geçen yıl don olaylarının etkisi ile fiyatların beklenenin çok üzerinde artış olmasına rağmen bu yıl yüzde 15’lik bir fiyat düşüşü söz konusu. Fındık yüzde 78’lik artış ile birinci sırada olup kuru incir ve ceviz bu fiyat artışlarını takip etmektedir. Fıstık ve Fındık fiyatlarındaki anormal artışlar bu konuda üreticileri zorlamaktadır" dedi.
Kırmızı et sektöründeki fiyat artışlarıyla ilgili bilgiler veren Kopuz, sektörde yüzde 26 - 29 arasında fiyat artışının yaşandığına dikkat çekti.
"KUMANYALARDA FIRSATÇILARA İZİN VERİLMEMELİ"
Ramazan ayında yüz binlerce gıda kumanyası hazırladığını söyleyen Şemsi Kopuz, kumanyalarda fırsatçılara izin verilmemesi gerektiğini vurgulayarak şöyle konuştu:
"Kumanya paketlerinde yağından şekerine, pirincinden makarnasına çeşit çeşit gıdalar bulunuyor. Buradaki ek ticaretin hacminin de geçen yıl alışveriş çekleriyle birlikte 3 milyar TL civarında gerçekleştiğini söyleyebiliriz. Son 5 yıldır kumanya pazarının alışveriş çeklerine kaydığı bir trend oluşmuştur. Bu yıl ise malum seçim havasının da etkisiyle Ramazan hazırlıkları daha yavaş seyirde ilerliyor. Bu yıl için öngörümüz kumanya pazarında yaklaşık yüzde 30 civarında bir azalma olacağı yönünde. Ancak kumanyalarda da fırsatçılara izin verilmemelidir. Kumanyalar içerisinde son kullanma tarihi geçmiş ürünlerin bulunmamasına dikkat edilmeli, ürünlerin gıda güvenliği ve kalitesinden emin olunmalıdır. Ürünler, etiketli, ambalajlı ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından onaylanmış işletmelerce üretilmiş olmalıdır."
GIDA VE İÇECEK SANAYİCİSİNE SEÇİM ZAMMI UYARISI
Şemsi Kopuz, konuşmasında ramazan nedeniyle gıda ve içecek fiyatlarındaki artış nedeniyle spekülatörlere dikkat edilmesi gerektiğin altını çizerek şunları söyledi:
"Ramazan ayında hiç bir sanayicinin hele yüzde 99'u müslüman olan bir ülkede durup dururken bir ramazan zammı yapmasını vicdana sığdırmıyorum. Bu sene ramazan zammından ziyade 'koalisyon zammı mı' diye düşünüyorum. Buradan bütün gıda sanayisini uyarıyorum. Hiç kimse, hiçbir gıda sanayicisi biz spekületörlerle uğraşırken bir de bunu fırsat bilip işte ekonomide istikrarsızlık olur, hükümet kurulur, kurulmaz, bunlar bizim işimiz değil. Bizim işimiz vatandaşımıza sağlıklı gıda güvenliğini dikkate alan ucuz ekonomik fiyatlarla ramazan ayını geçirmesidir. Buradan arkadaşları uyarıyorum, bu ramazan ayı öncesinde veya ramazanın içinde bu tür seçim sonrası oluşuturalacak fırsatçılığa sakın ha meyil vermesinler. Şayet bunu yaparlarsa bir daha basın toplantısı yapar, sektörel bazda bu arkadaşları deşifre ederim. Biz federasyon olarak 26 dernekle beraber iyi niyetimizi ortaya koyuyoruz. Türkiye'de yeni kurulacak hükümetin ilk önceliği ekonomi olmalıdır. İki numaralı gündemi ise sosyal barışı en büyük etkiyi sağlayan gıda ve içecek sanayiinin önündeki enflasyon ile olan mücadeledeki en önemli katkı bu spekülatörlerle olan mücadeledir. Bugün ülkemizde yağmur var, güneş var, rekoltelerde sıkıntı yok ancak böyle bir temayül var."
DÖVİZ KURLARINDAKİ ARTIŞIN GIDA VE İÇECEK FİYATLARINA ETKİSİNİ AÇIKLADI
Basın toplantısının sonunda gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Kopuz, döviz kurlarındaki artışın gıda ve içecek fiyatlarına olan etkisiyle ilgili bir soruya şu yanıtı verdi:
"Federasyonumuzda binlerce üye var. Hiçbir sanayici arkadaşımın seçim sonrası bu fırsatçılığa geleceğine inanmıyorum. Ancak bazı duyumlarım var. Ben halkın içinden, sanayinin içinden gelen biriyim. Halkın da sektörün de nabzını tutuyorum. Kur artışları her sektörde olacaktır, bunlar tabii ki maliyetleri artıracaktır. Ancak biz 12 milyar dolarlık ihracat yapan reel sektörüz, 6 milyar dolara yaklaşan bir ithalatımız var. Bu girdilerin en az etkileyecek bir sektörüz. Biz daha çok ihracatçı olduğumuz için kur artışları ihracatçının lehinedir. İthal edilen kakao, bitkisel yağı, palmoil yağı gibi ürünlerde bir etki olabilir. Bu kısmidir, oranı yüzde 3 ile 5 arasında değişir."
"BU SEÇİMDE ÇIĞLIĞIMIZIN DUYULMAMASININ SANDIĞA ARTI YA DA EKSİ ETKİSİ OLMUŞTUR"
7 Haziran'da yapılan seçimlere de değinen Şemsi Kopuz, tarım ve hayvancılık politikalarınının sandığa etkisi olduğunu ifade etti. Türkiye'nin demokrasi açısından başarılı bir sınav verdiğini kaydeden Kopuz, "Biz STK'yız, ekonomi de bizim içimizdedir. Bizim daha evvel bas bas bağırdığımız şeyler konusunda Tarım İzleme Kurulu'nu göreve davet ettik. Dünyada tarım ve haycancılık konusunda hükümetlerin politikaları zayıfladığı zaman bunun sonuçları malesef sandığa yansıyor. Ekonomi ve iktisata bakarak, alım gücüne bakarak yansımalar olur. Benim şahsi görüşüm, bu seçimde bu duyarlılığımızın, çığlığımızın duyulmaması sandığa artı ya da eksi etkide bulunmuştur. Çünkü bizim halkla hergün içiçe olan bir yapımız var. Hem üretiyoruz, hem de halkın bekletilerini alıyoruz" diye konuştu.
"SEÇİM FIRSATÇILIĞINA İZİN VERMEYECEĞİZ"
Bir gazetecinin "Tüketicinin koalisyon zammı beklentisi var. Sizin bu konuda düşünceniz nedir, tüketicinin yapması gerekenler nelerdir?" şeklindeki sorusuna Kopuz şu şekilde yanıt verdi:
"Bütün STK'lar ekonomide istikrar ister. Sanayinin, işverenin olmazsa olmazı ekonomide istikrardır. Biz koalisyonların A, B, C'sine bakmıyoruz. Bizim bir tek partimiz var; gıda eşittir, ekmek, ekmek eşittir rızk. Biz sektör olarak asla siyaset konuşmayız. Ancak siyasette günün sonunda hayatın devamıdır. Her reel sektör siyasette istikrarı ister. Gıda ve içecek sanayi ise bu dönemde daha çok ister. Biz istikrardan yanayız. Kurulacak hükümetin tek bakacağı gündem, gıda ve içecek sanayide bu hareketlerinin izlenmesi ve devletin otoritesinin, denetiminin bu spekülatörlerin, bu fırsatçıların üzerinde olmasıdır."
()
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz