Tiyatro örgütlerinden sansüre tepki

ANKARA(ANKA) - Trabzon Devlet Tiyatrosu'nun sahnelediği "Düğün ya da Davul" adlı oyunun repliklerinde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Ananı da al git", "Burası yan gelip yatma yeri değil" sözlerine yer verilmesi gerekçesiyle, 4 tiyatrocuya ihtar cezası verilmesi, tiyatro örgütleri tarafından tepkiyle karşılandı.
Devlet Tiyatroları Sanatçıları Derneği (DETİS) Başkanı Mehmet Ege, tiyatronun müdürü, oyunun yönetmeni ve iki oyuncuya ihtar cezası verilmesine neden olan oyunun Trabzon'da 40'a yakın temsil verdiğini, daha önce de Diyarbakır ve Erzurum'da da oynandığına dikkat çekti. Ege, "Oyunun bugün bu şekilde gündeme gelmesini, devlet tiyatroları üzerinde baskı kurmaya çalışan cemaatin tahriklerine bağlıyorum" dedi.

Reklam
Reklam

-VALİ BİR YANDAN ÇİÇEK VERMİŞ, DİĞER YANDAN UYARMIŞ-

DETİS Başkanı Mehmet Ege, söz konusu oyunun "köy seyirlik" oyun olduğunu ve köy seyirlik oyunların da tıpkı orta oyunlarında olduğu gibi, günlük sosyal siyasal gibi birçok konuda eleştirel anlamda doğaçlamaların, anında yaratmaların kullanıldığının altını çizdi. Ancak "Düğün ya da Davul" adlı oyunda bu doğaçlamaların genel provada yapılanlarla kaldığını ve temsillerde de bir değişiklik yapılmadan oynandığını vurgulayan Ege, "Rize temsili sırasında, Sayın Vali oyun sonrasında, sanatçılara bir yandan çiçek sunarken diğer yandan da oyunun içindeki repliklerle ilgili uyarılarını iletmiş" dedi. Yerel basının da oyunla ilgili propaganda yaptığını belirten Ege, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü'nün oyunla ilgili soruşturma açmaya yönlendirildiğini ileri sürdü.

-"SANSÜR KAYGISI TAŞIYORUZ"-
Mehmet Ege, "Oyuna sonradan ilave edilen repliklerin siyasi çevreleri rahatsız etmiş olmalarını konu alan bu soruşturma sonucunda, oyuncularımız ve sanatçılarımız cezalandırılmışlardır. DETİS olarak biz, rejisör ve oyuncuların böyle bir yöntemle cezalandırılmalarının haksız olduğunu ve halen temsilleri devam etmekte olan oyun üzerinde yapılan değişikliklerin bir anlamda "sansür" olabileceği kaygısını taşıyoruz" diye konuştu.

Reklam
Reklam

-"SANAT MUHALEFET ETMEKTİR"

Tiyatro Oyuncuları Meslek Birliği (TOMEB) Başkanı Erhan Gökgücü ise sözkonusu soruşturmayı eleştirerek, dünya tarihinin hiçbir evresinde sanat politikadan uzak olmadığının altını çizdi.
Gökgücü, "Bütün dünyanın bildiği bir cümle vardır; ‘Sanat yapmak, muhalefet etmektir.' Türkiye'nin sosyal, ekonomik ve politik sorunları varken, idarecilere sesleniyorum, ‘Sanatı kendi haline bırakın'" diye konuştu.
Devlet tiyatrolarının devlet kurumları olmaları nedeniyle bir takım statülerinin olduğunu belirten Gökgücü, ancak disiplin soruşturması gibi yaptırımların devlet tiyatrolarının iç dinamik sorunlarından kaynaklandığını ileri sürdü.

- "İKTİDARLAR KİŞİSEL ALINGANLIKLARINI GÜÇLERİNE ALET ETMEMELİ"
Devlet Tiyatroları ve Opera Balesi Çalışanları Vakfı (TOBAV) Başkanı Tamer Levent de "Sanat, eleştiride bulunmaktır" görüşünü paylaşıtı.
Levent, sanat dallarında birtakım yaratıcılıkları yerine getirenlerin, başkalarının görmediği ayrıntıları görüp eserlerine yansıttıklarını dile getiren Levent şöyle dedi:
"Bu ayrıntılar zaman zaman kimilerinin hoşuna gitmeyebilir. Ancak demokrasi kültüründe, bazı ayrıntılar kimilerinin hoşuna gitmiyor diye, o sanatın yapılmaması mümkün değil. Böyle olsaydı ressamların ne yapacağına, tiyatrocuların ne oynayacağına siyasi iktidarlar karar verirdi. Gelişmiş ülkelerde, siyasal iktidarlar çizilenler, oynananlar karşısında kişisel alınganlık göstermezler. Demokrasi kültüründe iktidarlar, kişisel alınganlıklarını sahip oldukları güce alet etmemelidir." (ANKA)

Reklam
Reklam