Ankara 14'üncü Tüketici Mahkemesi topraktan ev almak isteyenleri yakından ilgilendiren 'müspet zarar' davasında dikkat çeken bir karara imza attı. Bora Yalçın, kooperatiften ev sahibi olabilmek için 2015 ve 2016 yıllarında inşaat firmasına peşinat ve taksitleriyle birlikte toplam 460 bin lira ödeme yaptı. Noterden evinin tapusunu almasına rağmen, inşaat şirketi ile yaptığı sözleşmedeki 2 yıllık süre boyunca inşaatta ilerleme kaydedilmediğini fark eden Yalçın, durumu yargıya taşıdı.
Yalçın, süreçteki zararı ve sözleşmede taahhüt edilen kira yatırma şartı nedeniyle Ankara 14'üncü Tüketici Mahkemesi'nde açılan 'müspet zarar' davasında 578 bin lira tazminat kazandı.
Yalçın, kooperatif projesinin akıllı daireler ve rezidansı içeren büyük bir lansman ile duyurulduğunu belirterek, "Bize de iyi bir vakıftan mesaj olarak geldi. Biz bu şekilde geldik. Topraktan daire almak adına bu projeye girdik. Önce bir peşinat ödedik, peyderpey ödemeye başladık. Hızlı bir şekilde bütün borcumu bitirip ben ilk 1-1,5 yıl içerisinde bütün borcu bitirip tapuyu almayı tercih ettim. Devlet tapusunun elimizde daha güçlü bir referans olarak kalması amacıyla bunu yaptık. Fakat ev, söz verildiği tarihte teslim edilmedi. Zaten noterdeki sözleşmemizde de bu evin teslim edilmemesi durumunda bize kira yatırma taahhüdü vardı. Bu sebepten dava açtık. Evdeki hakkımdan feragat etmek istemedim. Evdeki tapu hakkımın devam etmesi koşuluyla ve alamadığım kiralar ve müspet kayıplarım sebebiyle açtığımız davada çok başarılı bir süreç sonrasında davayı kazandık. Tapum bende, müspet zararım için 500 bin lira, üzerine de kira bedelleri aldım" diye konuştu.
Avukat Senem Yılmazel, bu tarz zararlara ilişkin 'menfi zarar' ve 'müspet zarar' olmak üzere iki çeşit dava açılabildiğine işaret ederek, "Bora Bey'in davası müspet zarar davasıdır. Bu davada tapu alıcıda kalır. Tapuyu iade etmeyiz. Sözleşme ayakta kalır, sözleşmeyi de feshetmeyiz. Sözleşme nedeniyle uğradığı zararın tazminini isteriz. Biz buna da müspet zarar deriz. Bu durumda müvekkilim o zamanın parasıyla 460 bin lira para ödemişti gayrimenkul için. Tapu müvekkilde kaldı. Bir para iadesi olmadı. Bir de biz müspet zarar olarak 515 bin lira bir tazminat ödenmesini talep ettik. Mahkeme bu talebimizi kabul etti. Karar kesinleşti. Ayrıca bir de müvekkilin yoksun kaldığı kiralar vardı. 66 bin lira da kiranın davalıdan alınarak davacı vekiline ödenmesine karar verildi. Ev halen bitmedi. Bu arada bu ev taahhüt edilen tarihte müvekkilime teslim edilmedi. Tapu devredildi, müvekkilin tapusu var. Ancak gayrimenkul teslim edilmedi. Halen de teslim edilmedi ki bu nedenle hala yoksun kaldığı kira alacakları devam ediyor" ifadelerini kullandı.
Yılmazel, topraktan ev almak isteyenlerin dikkat etmesi gereken hususlara değinerek, "Birincisi öncelikle bu sözleşmenin mutlaka tapudan ya da noter aracılığıyla yapılması gerekiyor. Noterden yapılırsa tapunun tescil edilmesi gerekiyor. Veya tapuda doğrudan sözleşme yapılması gerekiyor. Benim birinci önerim tapunun alınmasıdır. Eğer o tarihte bu gayrimenkul teslim edilmezse onlar için hangi yol uygunsa o yol için hukuki yollara başvurmaları gerekir" dedi.
(DHA)