Töre cinayetini önlemek isteyen Hüseyin Yılmaz, öfkeli kız tarafının akrabaları tarafından öldürüldü. Önceki gün hastanede hayatını kaybeden 37 yaşındaki Yılmaz üç çocuk babasıydı.
Diyarbakır’ın merkez Bağlar ilçesinde yaşayan Murat Yılmaz, bir hafta önce L.Ö. adlı genç kızı kaçırdı. Birbirlerini sevdikleri öğrenilen iki genç kaçıp izlerini yitirirken, devreye Murat Yılmaz’ın amcasının oğlu Hüseyin Yılmaz girdi.
Hüseyin Yılmaz, L.Ö.’nün ağabeyi Ali Özdemir ve kuzeni Mehmet Özdemir ile geçen perşembe günü bir kahvede bir araya geldi. Ağabey Özdemir, Hüseyin Yılmaz’dan, kız kardeşini ve kaçıran kişinin yerlerini kendilerine söylemesini istedi.
Yılmaz, gençlerin bir töre cinayetine kurban gitmemesi için yerlelerini söylemedi, iki aile arasında anlaşma sağlanmasını istedi. Gençlerin birbirlerini sevdiğini ve evlenmek istediğini dile getiren Hüseyin Yılmaz’a, Ali Özdemir tepki gösterince, tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Ali Özdemir, arbedede tabancasını çıkarıp ateşledi. Başına isabet eden kurşunla ağır yaralanan Hüseyin Yılmaz, çevrede bulunanlar tarafından Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı.
Polis, olayla ilgili gözaltına aldığı Ali Özdemir ile Mehmet Özdemir, soruşturmalarının ardından adliyeye sevk edildi. İki şüpheli tutuklanıp cezaevine konuldu.
**Genç kız ortada kaldı**
Olay üzerine Murat Yılmaz’ın ailesi L.Ö.’yü yaşananlardan sorumlu tutarak reddetti. Bunun üzerine ailesine de öldürülme korkusuyla dönemeyen genç kız, kayıplara karıştı. Öldürülme korkusu yaşayan Murat Yılmaz da izini kaybettirdi. Polis, töre cinayetine kurban gitmesini önlemek için iki sevgiliyi arama çalışmalarını sürdürüyor.
Gençlerin bir töre cinayetine kurban gitmemesi için yerlerini söylemeyen ve tartışma sırasında başından vurularak ağır yaralanan üç çocuk babası Hüseyin Yılmaz, önceki akşam saatlerinde hastanede hayatını kaybetti.
**L.Ö. bulunmalı**
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr. Aytekin Sır, namus adına işlenen cinayetlerin bölgenin önemli sorunlarından biri olduğunu söyledi: “Burada devlete ciddi bir sorumluluk düşüyor. Bu kızın koruma altına alınması gerekiyor. Ve eğer mümkünse de güvenli olabileceği başka bir ile ya da yurtdışına çıkarılabilir. Kızımız şu an bir devlet kurumunda değilse o zaman süratle kendisine ulaşılıp yerleştirilmesi gerekiyor. Eğer bu yapılamazsa ailenin eline geçerse bu durumda mutlaka aileyi ulaşılması ve ikna edilmesi gerekiyor” dedi.