Trabzon 'öze' döndü aman 'göze' gelmesin

Türk spor camiasının son yıllarda yapılmış en demokratik kongresinde 75 oy farkla başkanlığa seçilen İbrahim Hacıosmanoğlu, bordo-mavili kulüpte 'öze dönüş' operasyonunu başlattı. Yıllardır beklenen hamle aman diyelim 'öze' dönerken 'göze' gelmesin…

Seçim çalışmaları sırasında Fatih Tekke ile birlikte çalışmalar yürüten başkan Hacıosmanoğlu, sportif direktörlüğe taraftarın 'Fatih Sultan Tekke'sini getireceğini açıklamıştı. Ancak geçen hafta şok bir kararla Tekke'ye "Fatih, senin kafan karışık. Ben başka biriyle çalışacağım" diyerek rotayı Ünal Karaman'a çevirdi İbrahim Hacıosmanoğlu… Peki bu doğru bir hamle miydi?

İkisi de faydalı olacak

Ünal Karaman elbette ki saha dışındaki kariyer olarak Tekke'den üstün. Ümit Milli Takım, Konyaspor, Ankaragücü, tekrar Konyaspor ve son olarak Trabzonspor… Şenol Güneş'in son döneminden önce sportif direktör olarak Trabzon'a dönen Karaman, efsane teknik direktör Güneş ile birlikte sahaya indi. Takımın son 4 yılını, futbolcuların ne hissettiğini, neler yapılması gerektiğini avucunun içi gibi biliyor. Üstelik bu kez 'Futbol Genel Direktörü' sıfatıyla 'Tek adam' olarak göreve geldi. Bu hamlenin kesinlikle kulübe daha faydalı olacağı kanısındayım.

Reklam
Reklam

Takımın ikinci basamağındaki isim ise Mustafa Reşit Akçay… Türk futbolunun son yıllarda yetiştirdiği en kültürlü, bilimsel verilere inanan, oyuncunun fiziksel özelliğiyle-psikolojik verilerini analiz edip çözüm üretebilen bir teknik adam. İki yıl önce Tavşanlı Linyitspor'daki başarısı, geçen sezon 1461 Trabzon'daki başarısıyla göz önüne çıktı Mustafa hoca. Trabzon'da doğup, bordo-mavili kulübün her yaş kategorisine önemli hizmetler veren Akçay, şimdi hayali olan yerde Trabzonspor'un başında…

Aşılması gereken engeller büyük

Nasıl ki yönetim göreve geldiği ilk gün kucağında ekonomik anlamda bir bomba bulduysa Karaman ve Akçay'ın da kocaman bir dağı aşması gerekiyor! O da yabancı konusu… Yeni sezonda uygulanmaya başlayacak statüye göre en fazla 10 sözleşmeli yabancı oyuncu bulundurması gereken Trabzonspor'un kadrosunda, tam randıman alınamayan tam 12 yabancı var. Karaman ve Akçay'ın öncelikle takımda geniş çaplı bir temizlik yapması şart. Kulübün içini çok iyi bilen Karaman'ın mutlaka geçmişten kaydettiği notlar vardır. Bana göre bu 12 yabancıdan Adrian, Zokora, Celustka ve 'sorun çıkarmayacağına dair söz alınırsa' Colman takımda tutulmalı. Diğer tüm yabancıların yeri doldurulabilir.

Reklam
Reklam

Ancak kulübün ağustos ayının başına kadar 60 milyon TL'lik sıcak paraya ihtiyacı olması bu olasılığın biraz önüne geçiyor. Eski yönetim ve teknik heyetin söylemleriyle değersizleştirilen bazı yabancıların gönderilmesi de ayrı bir maliyet. Geri kazanımı mümkün olan isimlerin takımda tutulması sağlanabilir. Zira Mustafa Reşit Akçay'ın, "Bitti, bundan bir şey olmaz" denilen futbolcuları 1461 Trabzon'da nasıl adam ettiğini gördük.

Fatih ve Yusuf direkt katkı sağlar

Öze dönüş operasyonunun bir diğer ayağı ise 1461 Trabzon'dan takıma dahil edilecek gençler… Mustafa Reşit Akçay'ın eski takımından kaleci Fatih ile birlikte Yusuf, Göksu, Gökhan, Caner ve Kadir'i kampa dahil edeceğini duyduk. PTT 1. Lig ve kupa maçlarında beğenerek izlediğimiz kaleci Fatih Öztürk, Trabzonspor'a uzun yıllar hizmet edecek kalitede bir futbolcu. Hatta Tolga ve Onur'dan birinin gitme ihtimaline karşı bir sigorta olarak kadroda olacak.

Yusuf Erdoğan, her iki kanatta da pire gibi çalışan, sol ayağını çok iyi kullanan Trabzon'un yetiştirdiği önemli bir değer. Yusuf konusunda o kadar iddialıyım ki, geçen sezon kadroda olsaydı Olcan veya Volkan'ı keserdi. Önce sözleşme imzalayıp, sonra mukaveleyi feshetmek isteyen Serkan Balcı'nın boşaltacağı sağ beki iki Trabzonlu genç Zeki Yavru ve Göksu Alhas'ın doldurabileceğini de düşünüyorum. Gökhan, Caner ve Kadir de kaliteli oyuncular. Onlar da kampta hocalarının gözüne girmeye çalışacaklar.

Reklam
Reklam

En büyük sorumluluk taraftarda

Yönetim 'öze dönüş' için düğmeye bastı, Trabzon kökenli bir isim futbolun tek patronu oldu, teknik direktör görevine yine vizyon sahibi bir Trabzonlu hoca geldi. Takım içine de Trabzonlu gençler serpiştirilecek… Trabzonspor'daki 'Trabzon şovenizmi'ni bilmeyen yoktur. Taraftarın yıllardır istediği oluşum yavaş yavaş gerçekleşmeye başladı.

Şimdi en büyük iş onlara, yani taraftara düşüyor…

İlk yıl şampiyonluk gelmeyebilir, o Karadeniz'in dalgaları gibi hızılca çarpan yüreklerinize biraz 'Dur' deyin. Sabırlarınızı, dualarınızla birleştirin ki, bugün başlayan bu 'öze' dönüş, yarın 'göze' gelmesin!