Trabzon’da bir araya gelen ilaç mümessilleri ’14 Nisan Tıbbi Mümessiller Günü’ nedeniyle basın açıklaması yaptılar.Trabzon’da ‘14 Nisan Tıbbi Mümessiller Günü’ etkinlikleri kapsamında Meydan Parkı’ndaki Atatürk Anıtı’na çelenk bırakıldı. 14 Nisan Tıbbi Mümessiller Günü nedeniyle basın açıklaması düzenleyen ilaç mümessilleri mesleğini yaparken hayatlarını kaybeden arkadaşları için saygı duruşunda bulundular. Grup adına basın açıklamasını okuyan Mümessil Dayanışma Derneği (MÜDAD) Yönetim Kurulu üyesi Ali Uğur Sarı, hastalıkların tedavisi için ilaçların keşfi, insanlık tarihi açısından çok büyük bir gelişme olduğunu söyledi.Sarı, “Bilim insanlarının bu uğurdaki çalışmaları, ilaçların gelişmesi ve ardından bu alanda faaliyet gösteren ilaç firmalarının oluşumuna doğru bir süreç başlatmıştır. İlaç firmalarının var olmasıyla birlikte; sektörel bir gelişimin temeli atılmış ve bu alandaki ilerleme hız kazanarak bugünlere doğru gelinmiştir. Gerek yeni moleküllerin araştırma ve geliştirme süreçleri, gerekse bunların ilaç olarak piyasaya sürülmesi; ilaç firmalarının üretim ve tanıtım faaliyetleri ile gerçekleşmektedir” dedi.“Sağlık sistemi içerisinde; hasta, doktor, eczane ve ilaç sektörü ayrılmaz bir bütündür” diyen Sarı, “Tıp alanındaki yenilikler ve güncel gelişmeler, yeni ve geçerli ilaç bilgilerinin sağlık profesyonellerine ulaştırılması da, bizlerin yani tıbbi mümessillerin görevidir. Yıllardır sağlık sektörü içerisinde; ilaç temsilcisi, propagandist, reprezant, mümessil, tanıtım sorumlusu gibi değişik adlarla ifade edilen biz tıbbi mümessiller; mesleğimizi sanılanın aksine çok zor şartlarda icra etmekteyiz. Yıllar içerisinde düşen ilaç fiyatları, sağlık uygulama tebliğleri ile ilaç yazım koşullarının sürekli kısıtlanması ve tanıtım faaliyetlerine yönelik yapılan kısıtlamalar, sektörde ciddi sıkıntılar yaşanmasına yol açmıştır ve açmaya da devam etmektedir. Bu durum yüzünden, ilaç firmaları organizasyon yapılarında hemen her sene yapılanmaya giderek, kaynak kullanımında ve personel sayısında tasarrufa gitmektedir. Son 5 yıldır, ilaç sektöründe yaklaşık 5 binin üzerinde meslektaşımız bu yüzden işsiz kalmıştır. Böylesine eğitimli, nitelikli, birikimli ve donanımlı işgücünün işsiz kalması, hepimiz ve sektör adına son derece üzüntü vericidir. Eğer bir özeleştiri yapmamız gerekirse; kuşkusuz bu süreçte meslektaşlarımıza sahip çıkamamamızın sorumluları da, bugüne kadar bir birliktelik oluşturamamış bizleriz” ifadelerini kullandı.Tıbbi mümessiller olarak son 2 yıldır sorunlarını konuşmak ve fikirleri paylaşabilmek için, sosyal medyada ortak platformlarda buluşmaya başladıklarını belirten Sarı, “Bu platformlardan alınan ortak karar gereği, 19 Mart 2014 tarihinde Mümessil Dayanışma Derneği’ni kurduk. Mümessil Dayanışma Derneği’ni kurarak; mesleğimizin daha kaliteli standartlara kavuşabilmesini, kamuoyunda daha saygın bir meslek grubu olarak yer alabilmesini, meslektaşlarımızın haklarını savunabilmeyi ve resmi kurumlar nezdinde daha ciddi bir kimlikle kabul görebilmeyi amaçlıyoruz. Bu arada, son dönemde bizleri sıkıntıya sokan bir uygulamayı da kamuoyunun dikkatine sunmak istiyoruz. Geleceği gitgide belirsizleşen tıbbi mümessillere, kaç yıldır bu mesleği yaptığı dikkate alınmadan, sertifika zorunluluğu getirilmiştir. Eğitime ve sertifikaya asla karşı değiliz. Fakat, son derece zor ve karmaşık bir içerikle donatılmış bu eğitim formatı, bizlere lüzumsuz bir şekilde dayatılmaktadır. Bizler, zaten çalıştığımız firmalarda her türlü medikal ve pazarlama eğitimleri alıyoruz ve bu eğitimler sürekli güncelleniyor” şeklinde konuştu.Sarı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Devletimizin bizlere reva gördüğü sertifikasyon eğitim sürecinde, bizlerden hiçbir zaman kullanamayacağımız bilgilere sahip olmamız bekleniyor. Adeta, bir doktor kadar tıp bilgisine ve bir eczacı kadar ilaç bilgisine 3 ay kadar kısa bir sürede hakim olmamız bekleniyor. Doktor ve eczacılarımızın uzun yıllar içerisinde hakim oldukları bu bilgilere, bu kadar kısa sürede hakim olunmasını beklemek insafsızlıktır. Sınırı belli olmayan ve stresli mesai sürelerimiz düşünülmeden tasarlanmış bu eğitim içeriğinin hafifletilmesi ve süreç sonunda yapılacak ölçme değerlendirme geçer notunun 70’den 50’ye düşürülmesini ilgili makamlardan talep ediyoruz. Ümidimiz; Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nun, bu itiraz ve önerilerimize olumlu yanıt vermesidir. Bu gerçeklikler içerisinde, Mümessil Dayanışma Derneği olarak, 18 bin civarı kişiden oluşan tıbbi mümessil camiasının 14 Nisan Tıbbi Mümessiller Günü’nü kutlarız. Bu birlikteliğimizin tüm sağlık sektörü paydaşlarına, devletimize ve milletimize hayırlı olmasını dileriz” diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz