ANKARA (İHA) - Emniyet Genel Müdürü Gökhan Aydıner, her ferdin trafik kültürünün bir yaşam biçimi haline getirmesi gerektiğini bildirdi.
Emniyet Genel Müdürü Aydıner, Polis Akademisi Gölbaşı Kampüsü'nde düzenlenen '2004 Trafik Yılı' değerlendirme toplantısına katıldı. Aydıner toplantıda yaptığı konuşmada, 2004 yılının 'Trafik Yılı' ilan edilmesindeki amaçlarının, bilinçlendirmeyi sağlayarak trafik kazalarını, can ve mal kaybını en aza indirmek olduğunu ifade etti. Aydıner, "Şunu üzülerek ifade edeyim ki, hedefimiz azaltmaktı; ama kazalar arttı. Trafik yılı ilan edilmesi trafik kazalarının artmasının nedeni değil. Trafik yılı olmasaydı acaba bu rakamlar nereye giderdi? En iyi ihtimalle herhalde bu rakamlar olurdu. Çok yol kat ettik; ama daha kat edeceğimiz çok büyük mesafelerin olduğunu da gördük" dedi. Trafik kazalarındaki artışın yüzde 17 olduğunu belirten Aydıner, bunu araç ve sürücü sayısındaki artışın etkilediğini kaydetti. Aydıner, bir başka nedeni ise karayollarının bu artışı yakalayamaması olarak gösterdi.
Aydıner, ayrılmış yol yapımının yarıya yakınının tamamlandığına dikkat çektiği konuşmasında, özellikle bu yolların, hatalı sollamadan kaynaklanan kazalarda azalma sağladığını ifade etti. Aydıner, yol yapım çalışmalı sırasındaki aksaklıkların kazalara neden olduğunun da altını çizerek, "Direksiyonun başına geçen karanlıkmış, yağış, kar, yolda tamirat varmış, bunların hiçbirini dinlemez, ayağı gazda olacak. Zeminde olabilecek aksaklıklara fazla dikkat etmeden kazaların arttığını tespit ettik" diye konuştu. Konuşmasında şehir içindeki ölümlü ve yaralamalı kazalardaki artışa da dikkat çeken Aydıner, yerleşim yerlerindeki kazaların, toplam kazalar içindeki payının yüzde 88 olduğunu kaydetti. Şehirlerarası yolların yerleşim yerlerinden geçirilmemesi gibi genel imar ve ulaşım politikalarının ön plana alınması gerektiğini vurgulayan Aydıner, bu konuda belediyelere ciddi sorumluluklar düştüğünü kaydetti. Özellikle alt geçitlerin yapılmasıyla araçların hızlarının arttığını ifade eden Aydıner, "Şehir içinde trafik sıkışık olurdu; ama kazalar maddi hasarlı olurdu. Ölüm ve yaralama çok nadir olurdu" diyerek yaya geçitleriyle alt ve üst geçitlerin yeniden düzenlenmesi gerektiğini vurguladı.
Trafik polisi olarak yetişmiş bir kadroya sahip olduklarını açıklayan Aydıner, teknoloji ve araç olarak da Avrupa'daki birçok ülkeden daha ileri düzeyde olunduğuna dikkat çekti. Trafik kültürünün bir yaşam biçimi olduğuna dikkat çeken Aydıner, "Her ferdin bunu yaşam biçimi haline getirmesi gerekir. Bu yaşam biçimini kırkından sonra elde etmek kolay değil, kendimden örnek vereyim, direksiyona geçtiğim zaman inanın ben bile kemer takmayı unutuyorum. Aklıma gelmiyor, çocuğum hatırlatmasa. 'Tak' diyor, takıyorum. Bu benim kemer takmaya karşı bir tavrım değil. Çünkü o benim yaşam biçimim halinde değil. Yaşım nedeniyle" diye konuştu. Aydıner şöyle devam etti:
"Milli Eğitim Bakanlığı'ndan şunu istiyoruz: 6 ve 8. sınıflara trafik dersi olarak verdiğimiz şey yeterli değil. Bunu ders havasından çıkaralım. Okul öncesi dönemin ve ilköğretimin ilk yıllarını kapsayan bu dönemde bilgi ve bilinçlendirme olarak verilim, biz tüm kadromuzla yardıma hazırız. Yeter ki o çocuklar bunu bir yaşam biçimi olarak alsınlar."
Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Abdullah Bolcu ise, saat başı bir kişinin trafikte öldüğünü hatırlatarak, "Trafik konusunda cahil bir toplumuz. 2003 yılında kazalarda ölü ve yaralı sayısında azalma görüldü; ama yeterli değil" dedi. Türkiye Trafik Kazaları Yardım Vakfı Başkanı Prof. Dr. Rıdvan Ege, trafik kazalarında bir yılda 8 bin 835 kişinin hayatını kaybettiğini hatırlatarak, Kurtuluş Savaşı'nda ise 9 bin 167 şehit verildiğini ifade etti. Saat başı bir kişinin trafik kazalarında öldüğünü vurgulayan Prof. Dr. Ege, bu rakamın bayramlarda 1.5 kişiye yükseldiğini açıkladı. Prof. Dr. Ege, sürücü kursları ile ilgili de eleştiride bulunarak, "Milli Eğitim Bakanlığı bu işi yapamıyor. Emniyetin bu işi yapması lazım. Sivil felsefeyle bu iş olmuyor" dedi. Emniyet kemeri kullanmamayı 'enayilik' olarak nitelendiren Prof. Dr. Ege, "Emniyet kemeri kullanmak bedava sigortadır. Yüzde 40 ölümden kurtarır" diye konuştu.
Ufuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Op. Dr. Orhan Girgin ise, sürücü sağlığı ve ilk yardım konusunda yaptığı konuşmada, sürücülerin sağlıklı bir şekilde direksiyon başına geçirilmesiyle pek çok sorunun halledileceğini ifade ederek, sürücülere bir kez ehliyet verilip peşinin bırakılmamasını istedi. Trafik kazalarında ölümlerin yüzde 10'unun ilk 5 dakikada, yüzde 50'sinin ilk 30 dakikada olduğuna dikkat çeken Girgin, ilk yardım sayesinde yüzde 24, ambulansın gelmesiyle ise yüzde 30 oranında hayat kurtarıldığını söyledi.
Trafik hizmetlerine katkılarından dolayı Emniyet Genel Müdürü Aydıner, toplantının sonunda Prof. Dr. Ege, Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Abdullah Bolcu ve Op. Dr. Girgin'e birer plaket verdi.