Birçok kadın evlendikten hemen sonra hamile kalmak isteyebilir. Anne olmak için sabırsızlanan kişilerin ilişki sonrasındaki süreçte hamile kalıp kalmadıklarını doktor kontrolünde takip etmeleri gereklidir. Bu alanda uzman doktorun desteği ve yönlendirmeleri ile sağlıklı bir hamile kalma süreci geçirmek mümkün olabilir. Her bünyenin çeşitli farklılıklar gösterme olasılığı nedeni ile farkla kadınlarda farklı tedavi süreçlerinin uygulanması gerekebilir. Hamilelik belirtileri, ilişki esnasında gerçekleşmesi beklenen spermin yumurtaları döllemesinin ardından görülmeye başlar. Bu belirtiler ilişkideki döllenmenin gerçekleşmesini takiben 7 ya da 10 gün sonra gözlemlenebilir.
Sperm ile yumurtanın sağlıklı şekilde bir araya gelmesi ile döllenme gerçekleşir. Hamile kalmak isteyen kadınlar bu döllenmenin gerçekleşmesinden sonraki günlerde vücutlarında oluşan bazı değişiklikleri takip etmeli ve doktorlarına bildirmelidir. Farklı şekilde ya da sürelerde belirtiler görülmesi mümkündür. Genel olarak bilinen belirtiler dahilinde baş dönmesi, mide bulantısı, kusma, uyku hâli, yorgunluk hissi, göğüs bölgesinde hassasiyet ve benzeri durumlar gözlemleniyorsa ve farklı bir kaynağı yoksa hamile olunma ihtimali yüksektir.
Belirtilerin bazıları stres, iklim, yaşam koşullarında değişiklik, ani kilo alma ya da verme durumu, gıda zehirlenmesi ya da benzeri durumlardan kaynaklı olarak da görülebilir. Bu tür durumlarda en doğru olan hamilelik şüphesi varsa en hızlı şekilde doktora görünmek ve doktorun uygun gördüğü testleri yaptırmak olacaktır. Hamilelik tanısı kesin olarak koyulan kadın için hamilelik süreci başlamış demektir. Ancak önemli olan bu sürecin en sağlıklı şekilde ve doktor kontrolünde sürmesini sağlamak olacaktır.
Bu süreçlerde hamilelik ile ilgili bazı dönemlerin ve tanımların bilinmesi de gerekir. Trimester dönemi de bunlardan biridir. Bir kadın için hamilelik trimester dönemlerindeki gelişmelerden oluşur. Trimester İngilizce bir kelimedir ve anlam karşılığı “üç aylık dönem”dir. Hamilelikte kullanılan bu ifade çocuğun ana rahmine düştüğü andan itibaren başlar.
Trimester dönemleri üç farklı gruba ayrılmıştır. Anne adayının karnındaki bebeğin gelişimini, büyümesini takip edebilmesi için bu dönemlerde uzman doktoruna düzenli olarak görünmesi gereklidir. Anne karnında gelişen bebeğin nasıl göründüğü, büyüklüğü hatta kalp atışları trimester dönemlerinde takip edilmektedir. İlk trimester dönemi hamileliğin ilk 3 ayını kapsayan bir dönemdir.
Döllenmenin ardından gerçekleşen hamilelik 9 aylık bir süreçten oluşur. Bu 9 aylık hamilelik döneminin her 3 aylık dönemine trimester dönemi denir. Latince kökenli bir kelimedir, 3 ay anlamına gelir. Hamilelik süreçleri bu 3 aylık döneme göre takip edilir. Karında büyüyen bebeğin organlarının gelişimi, büyümenin sürekliliği ve doğum hazırlıklarının başlamasının gerektiğinin habercisi olan durumlar üçer aylık dönemlere ayrılmıştır.
İlk trimester dönemi fetal gelişim 1. trimester dönemi olarak da bilinir. Hamilelik süreci geciken adet kanamasından sonraki zaman diliminde başlar. Adet kanaması durumu söz konusu ise kanamanın ardından iki hafta geçtikten sonra hamile kalınabilir. Doktorlar anne adaylarının doğum yapacağı kesin tarihi hesaplarken kadının son adet kanamasının üzerinden geçen 40 haftaya göre hesap yapar. Birinci trimester döneminde bebeğin organlarında gelişim başlar. Anne adayının bebeği taşımak için ne kadar uygun olduğu da bu dönemde tespit edilir. Hamileliğin en önemli dönemlerinden biri de birinci trimester ya da ilk trimester dönemi adı verilen ilk 3 ayı yani 0-13 haftalık bir süreyi kapsar.
Birinci trimester döneminde gebelik haberi kesinleşir. Bu dönemde bebeklerin organları oluşmaya başlar ve kadınların da fiziksel ve ruhsal olarak bu sürece alışmaya başladığı dönemdir. Bebeğin organları, kas ve kemikleri oluşmaya başlar. Bu oluşum sırasında kadında da süreç hissedilmeye başlar. Bebek ilk trimester döneminde önce embiryo şeklindedir daha sonrasında da fetüs hâlini alırlar. İlk trimester döneminde yaşanan gelişimler şu şekilde özetlenebilir:
Annenin karnındaki bebek ile fiziksel uyumunun, hamileliğin sağlıklı olarak başladığının tespit edildiği ilk trimester dönemi atlatıldıktan sonra ikinci evreye girilir. İkinci trimester dönemi adı verilen bu dönem ikinci 3 aylık süreçtir. Bu dönemde bebeğin gelişimi devam etmektedir. Hamilelik sürdükçe sağlıklı bir şekilde gelişmeye devam eden bebeğin hatları net olarak görünmeye başlar. 13. haftadan itibaren başlayan bir dönemdir.
Bebeğin hareketleri bu dönemde başlar. Halk arasında “tekme atıyor” olarak bilinen dönem bu dönemdir. Bebeğin kafatası oluşmuş, kollarını ve ayaklarını oynatmaya başlamıştır. Bazı kadınlarda bu durumlar hafif bulantılara sebep olabilir. İkinci trimester döneminin 14. haftasında hormonlar harekete geçer. Eğer bebek erkekse prostat bezleri gelişir. Kız olan bebeklerde ise yumurtalıklar karın boşluğu kısmından aşağıya doğru hareket etmeye başlar ve kaburga oluşumu gerçekleşir. 27. haftadan itibaren ikinci trimester dönemi sona erer. Artık bebeğin boyu oldukça büyümüştür. Bu süreçte yapılması gerekenlerin başında gelen en önemli nokta doktorun tüm talimatlarına uymaktır.
Gebelik döneminin üçüncü trimester süreci gebeliğin son 3 ayını ifade etmek için kullanılmaktadır. 28. haftadan itibaren başlayan bir dönemdir. Hamileliğin son haftasına kadar devam eder. Bu dönemde bebeğin net ağırlık ve boyu tespit edilebilir. Yaklaşık 35 cm boya ve 1200 grama yakın bir ağırlığa sahip olan bebeğin kemikleri tamamen gelişmiştir. Bu dönemde hareketleri sıklaşır ve attığı tekmeler anne adayını zorlayabilir.
Hamileliğin tüm haftalarında ve bu haftaları içine alan trimester dönemlerinde anne adayına düşen görevler vardır. Yapılması gereken her şey detaylı olarak doktor tarafından belirtilir. Ancak anne adayının bu yönlendirmelere birebir uyması gerekir. Doktor yönlendirmeleri kişiye, bünyesine ve hamilelik durumuna göre değişiklik gösterebilir. Tüm hamilelik süreci boyunca düzenli olarak ve yalnızca doktorun önermesi hâlinde yapılabilecek bazı durumlar şunlardır: