TSKB'ye Dünya Bankası'ndan 400 milyon dolarlık kredi

TSKB Genel Müdürü İnce: - "Bu projeyle, kapsayıcı kalkınma finansmanı alanında önemli bir adım atıyoruz. Bu kredinin, Dünya Bankası'nın ülkemiz ve bankamıza duyduğu güvenin önemli bir göstergesi olmasından ayrıca memnuniyet duyuyoruz" - Dünya Bankası Türkiye Direktörü Zutt: - "Dünya Bankası olarak, köklü bir geçmişe sahip olduğumuz çözüm ortağımız TSKB ile Türkiye’de uzun vadeli finansmana erişimi kısıtlı iki farklı kesime destek sağlamaktan memnuniyet duyuyoruz"

İSTANBUL (AA) - Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB), Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı garantörlüğünde, Dünya Bankası ile 400 milyon dolarlık "Kapsayıcı Finansmana Erişim Projesi" kredi sözleşmesi imzaladı.

TSKB tarafından yapılan açıklamaya göre, proje kapsamında sağlanan 400 milyon dolarlık kredi, Türkiye genelinde kadının iş gücüne katılımını destekleyen ve buna uygun çalışma ortamı sunan özel sektör firmaları ve geçici koruma altındaki Suriyelilerin daha yoğun olarak bulunduğu bölgelerde faaliyet gösteren şirketlerin finansmanı olmak üzere iki tema altında kullandırılacak.

Reklam
Reklam

Kredinin en az yüzde 60'ının KOBİ'lere aktarılması hedefleniyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen TSKB Genel Müdürü Suat İnce, kapsayıcı ve sürdürülebilir kalkınma hedefinin, TSKB'nin iş modelinde önemli bir yeri olduğunu ifade etti.

Türkiye'nin ekonomik gelişiminin daha kapsayıcı bir nitelik kazanması için bankacılık sektörüne önemli bir rol düştüğüne inandıklarını belirten İnce, "Bu anlayışla TSKB olarak, özellikle istihdamda kapsayıcılık kavramına ayrı bir önem veriyoruz. Enerji, altyapı, eğitim, sağlık, verimlilik, teknolojik dönüşüm gibi nitelikli kalkınma yatırımlarına verdiğimiz destekle ekonomik büyümeye artan oranda katkı sunmaya devam ediyoruz. Finanse ettiğimiz yatırımlar sonucunda istihdamın artması, özellikle gözettiğimiz hedefler arasında. Toplumun daha geniş kesimlerinin ekonomiye aktif katılımıyla, ülkemizin sahip olduğu güçlü potansiyelin üretime dönüşeceğine gönülden inanıyoruz. Bu projeyle, kapsayıcı kalkınma finansmanı alanında önemli bir adım atıyoruz." değerlendirmelerini yaptı.

Reklam
Reklam

\

- "Bu kredi, Dünya Bankası'nın ülkemize duyduğu güvenin bir göstergesi"

Suat İnce, Türkiye'de kadınların işgücüne katılım oranının yüzde 36 seviyesinde olduğunu aktararak, bu rakamın OECD ortalaması düzeyine çıkarılmasında bir kalkınma bankası olan TSKB'ye önemli bir rol düştüğünün bilincinde olduklarını dile getirdi.

Dünya Bankası'ndan sağladıkları kredinin, son yıllarda devlet tarafından öncelikli alanlardan biri olarak belirlenen ve çeşitli uygulamalarla da desteklenen kadın iş gücünün artırılması konusunda önemli katkı sağlamasını hedeflediklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Kredimizin diğer odağında, ülkemizin kucak açtığı geçici koruma altındaki Suriyelilerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerdeki ekonominin canlandırılması, ticari ve sınai faaliyetlerin artırılması yer alıyor. Kredinin çok kısa sürede kullandırılacağına ve olumlu katkıların hızla görüleceğine inanıyoruz. Projeyle, iki öncelikli kapsayıcılık temasını birleştirerek bir ilke imza attık. 400 milyon dolarlık büyüklük de, kredinin geniş kitlelere ulaşması konusunda fark yaratacak. Türkiye için son derece önem arz eden bu projenin hayata geçirilmesinde büyük destek sağlayan Hazine Müsteşarlığımıza ve kuruluşumuzdan bu yana yanımızda olan Dünya Bankası'na sonsuz teşekkür ediyoruz. Bu kredinin, Dünya Bankası'nın ülkemiz ve bankamıza duyduğu güvenin önemli bir göstergesi olmasından ayrıca memnuniyet duyuyoruz."

Reklam
Reklam

\

- "Finansmana erişimi kısıtlı iki farklı kesim desteklenecek"

Dünya Bankası Türkiye Direktörü Johannes Zutt ise anlaşmayla ilgili, köklü bir geçmişe sahip oldukları çözüm ortakları TSKB ile Türkiye'de uzun vadeli finansmana erişimi kısıtlı iki farklı kesime destek sağlamaktan memnuniyet duyduklarını dile getirdi.

Zutt, "Bu proje, TSKB'ye ve aracı bankalara, kadınlar tarafından yönetilen firmaların yanı sıra, yüksek mülteci nüfusuna sahip bölgelerde faaliyet gösteren şirketlere destek verme imkanı da sunacak. Böylece, bu iki kesimin Türkiye ekonomisine daha çok katılmaları ve ekonominin sürekli büyümesine katkı sağlamaları anlamında fayda yaratılacak." değerlendirmelerini yaptı.