Tsyd 50. Yıl Sporun Zirvesi Semineri

Antalya’da yapılan Türkiye Spor Yazarları Derneği'nin (TSYD) 50. Yıl Sporun Zirvesi Eğitim Semineri’nde “UEFA Kriterleri...

Antalya’da yapılan Türkiye Spor Yazarları Derneği'nin (TSYD) 50. Yıl Sporun Zirvesi Eğitim Semineri’nde “UEFA Kriterleri ve Kulüpleri Bekleyen Tehlikeler” konulu panel düzenlendi.

Belek'teki Gloria Golf Resorts Otel'de düzenlenen “UEFA Kriterleri ve Kulüpleri Bekleyen Tehlikeler” konulu panele TFF Başkanvekilli Ufuk Özerten, Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, Medical Park Antalyaspor Başkanı Hasan Akıncıoğlu ve Orduspor Başkanı Nedim Türkmen katıldı.

Panelde ilk sözü alan Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, yöneticilerin artık harcadıkları paralara daha dikkat etmesi gerektiğini söyleyerek, “Yeni UEFA kriterleri ile her şeyin daha düzenli ve planlı yürümesi gerekiyor. Bankalardan alınan krediler ve şahsi borçlarla artık kulüpler yönetilemeyecek. Har vurup harman savurma dönemi Türk futbolunda bitti. Bütün kulüp başkanlarımızda bu kriterler doğrultusunda kulüplerini yönetmeye özen gösteriyorlar hepsini tebrik ederim. Şu bir gerçek futbolcu kazanıyor medya kazanıyor ama kulüpler para kazanamıyor. En büyük sorun bu. Kulüpler de artık kazanmaya başlamalıdır. Medyanın görevi eleştirmek ama şahsi hakaretlere varan eleştirilerden medya kaçınmalı ve bizlerle uyumlu doğru bilgi paylaşımı için çalışmalıdırlar” dedi.

Reklam
Reklam

HASAN AKINCIOĞLU: “FİNANSAL FAİR PLAY HEPİMİZ İÇİN DERS OLDU”

Medical Park Antalyaspor Başkanı Hasan Akıncıoğlu ise Finansal Fair Play’i öne çıkardığı konuşmasında şunları söyledi:

"Kulüplerimiz belediye desteği ile varlıklarını idame ettirdiler. Anadolu'da bu durum etkili rol oynadı. Anadolu'daki yöneticiler de bu nedenle profesyonel anlamda hiçbir zaman yönetim yapısı oluşturamadılar. Kamusal destek arkalarından gittikten sonra birçok borcu önlerinde buldular. Bizde bunlardan bir tanesiyiz. Finansal Fair Play hepimiz için ders oldu. Futbolun profesyonel bir şekilde yönetilmesini sağladı. Finansal Fair play hepimizin üzerine demokrasinin kılıcı gibi üzerimize geldi. Son günlerde futbolun yönetimi ile ilgili birçok tartışma var. Kanun çıkarılsın çıkarılmasın nasıl yönetilmeli tarzında tartışmalar süre geliyor. Profesyonel futbolun diğer amatör branşlara göre ayrı bir kavramı var. 99 yılından bu yana profesyonel futbolu ticari bir firma gibi anonim şirkete aktarmışız. Burada en önemli konu gelirler ve bu gelirlerin karşılığında yapılan harcamalar. Ülkemizde Anadolu’daki profesyonel futbolun yönetiminde ve oluşumunda medyanın çok büyük bir önemi var. İstanbul'daki kulüplerimiz için bu daha önemli bir boyutta. Futbolun daha iyi yerlere gitmesi için Finansal Fair Play büyük bir şanstır. Hepimiz bir aileyiz. Finansal Fair Play hakkında bilgilendirmenizi talep ediyorum. Taraftarlarımızın çok büyük beklentilere karşı artık frenlenmesi gerektiğine inanıyorum. Futbolun ciddi bir gelir var yapılan spekülasyonlar ve giderlerle hepimiz çok zor günler yaşadık. Bu konuda bizim en büyük destekçimiz kitlelere lansmanının yapılması için sizlerden destek istiyorum."

Reklam
Reklam

NEDİM TÜRKMEN: “SPOR MEDYASI ÇOK ÖNEMLİ BİR GÖREV İFA EDİYOR”

Orduspor Başkanı Nedim Türkmen'de Finansal Fair Play konusunda önemli açıklamalarda bulunarak şöyle konuştu:

"Spor Medyası çok önemli bir görev ifa ediyor. Türkiye'de har vurup harman savunma dönemi bitip bitmemesi çok önemli bir konu. Mali kriterleri UEFA'nın getiriş amacı futbol dışı fonların patronların rekabeti ortadan kaldırması için gerçekleştirildi. Finansal Fair Play ilkeleri oldukça önemli unsurları içeriyor. Rekabet kavramı çok önemli futbol da olduğu kadar sanayide de önemli. En önemli unsur sanayide de olduğu gibi futbolda da rekabet. Futbolun eşit ekonomik koşullarda yapılmasını istiyor UEFA. Finansal Fair Play ile beraber yöneticiler artık ceplerinden para harcayamayacak. Kulüp başkanına borcu var bir kulübün sezon sonu itibari ile ortadan kalkması gerekiyor. Ya da bu borçlar hibe olacak. Geliriniz kadar harcama yapmak zorundasınız. Nakit akım ve fon akım tabloları zorunluluğu gerektiriyor. Hiçbir futbolcuya yada başka bir kulübe borcunuz olmayacak. Hiçbir kulübe yada SSK’ya borcunuz olmayacak. UEFA 2 sezon daha 45 milyon dolar borçlanmasına izin veriyor sonra 30 milyon dolara düşüyor 2017'de daha da azalıyor. Örnek olarak Beşiktaş'ın 254 milyon TL gelir elde etmesi gerekiyor şu mali yapısı itibariyle. Geliri 5 milyon doların altında olan kulüpler UEFA'nın bu kriterlerinin altında olacak. Yıllık mali tabloları vermezseniz 1 puan diğer kulüplere borcunuzu ödemezseniz 3 puan silme cezaları var. Personel borcu için de puan silme cezaları var. Tam UEFA kupasına katılabilecek bir takım masörün parasını ödemediği için kupadan ihraç edilebilecek. Bu kriterler sonunda eşit ekonomik koşullarda rekabet olacak. Anadolu kulübü başkanı olarak bir değerlendirme yapmak istiyorum. Marka değerleri kuruluşu araştırma yapıyor en değerli 50 kulüp arasında Türkiye'den hiçbir kulüp yok. Bir Antalyaspor, Orduspor 300 milyon 30 milyon yarışıyorken mali kriterle 30'la 175 yarışacak o makas daralacak. Türkiye'de adaletsiz bir gelir dağılımı var, naklen yayın geliri anlamında. Türkiye'de 3 yada 4 kulüp üzerinden olaya bakılıyor. Anadolu kulüpleri en fazla 33 milyon dolarlık sezonluk bir gelir elde edebilirler. Fenerbahçe spor kulübünün tekstil cirosu 64 milyon bizim bütçemizi sadece tekstilde geçiyorlar. Son beş yılda 4 kulübümüzün net transfer zararı 226 milyon Euro'dur. Transferde en büyük zararı Türkiye, Rusya ve İspanya'nın yaptığını görüyoruz. Anadolu kulüpleri olarak UEFA kriterleri bizi çok memnun ediyor. Brezilya'da 20 takım var 17 takım şampiyonluğu yaşamış bizde böyle bir rekabet ortamı oluşturulmasını istiyoruz."

Reklam
Reklam

UFUK ÖZERTEN: “SAĞLIKLI BİR BAKKAL BİR ŞİRKET YÖNETMEKLE SAĞLIKLI BİR KULÜP YÖNETMENİN ŞARTI FARKLI MI?”

TFF adına toplantıya katılan Ufuk Özerten futbolu yöneten kurumun bakış açısı hakkında bilgi vererek şunları söyledi:

"Futbol federasyonu bu sürece geçiş süreci olarak ilan etti. Adı üzerinden UEFA kriterleri diyoruz. Bu Türkiye'deki kulüpleri düzene sokmak çıkmış bir şey değil. Son 10 yıldır görev yapacak başkanların çoğu har vurup harman savuracak bir bütçeyi de bulamıyorlar. Sistem geliyor alt yapıya dayanıyor. Sağlıklı bir bakkal bir şirket yönetmekle sağlıklı bir kulüp yönetmenin şartı farklı mı? UEFA kriterleri bunlardan farklı şeyler değil ki. Dünya futbolunda bir sıkıntı var. Bunu Bosman olayına kadar götürebiliriz. Evvelden mukavelesi biten futbolculara bonservis bedeli belirlenirdi. Sonra transfer sezonu açıldığında o bedeli öderdiniz. O bedeli ödeyen kulüp çıkmazsa o bedelin yüzde 20'sini futbolcunun hesabına yatırdığı zaman sözleşmeyi uzatırdı. Ama Bosman olayı geldi futbolcu mal değildir istediğin gibi satamazsın. Şimdi futbolcunun lehine döndü. Futbolcu artık zamanı geldiğinde tek taraflı sözleşmesini fesih edebiliyor. Kulüp başkanı olabilirsiniz her hangi bir iş kolundan gelebilirsiniz. Burada da futbolun evrensel kurallarını bilmeniz lazım. Yada onları iyi bilen kadrolarla çalışmanız lazım. Transferde aldanmamanız lazım. Maldan iyi anlayanla bu seçimi yapacaksınız. Sadece iyi malı almak yeterli olmuyor birde onu nerede oynatacaksınız. Sisteminize uyacak mı? Futbol artık bambaşka bir sektör oldu. Futbol bilim dalı oldu. Futbolu bilenlerle yönetmek gerekiyor. Kalifiye eleman yetiştirememekten büyük sıkıntı çekiyoruz. Bu işte sebat edilmiyor. Yönetimler değiştiğinde muhasebecisinden hukukçusuna kadar her şey değişiyor. Milyon dolarlık sözleşmelerden yöneticilerin haberdar olmadıklarını görüyorum. Bazı takımların benim bile hatırlamadığım isimlere verilen milyon dolarlık tazminatlar var. UEFA Kriterlerini yadırgamamıza gerek yok. Ben denizin bittiğini görüyorum hatta geminin ucu karaya değmek üzere bir kısmı da değdi bile ama hala yüzdürme şansımız var. Boş lafların peşinde koşmaktansa hiçbir şeyin yüzde yüzünü almaktansa bir şeyin yüzde birini almak iyidir diye."

Reklam
Reklam

FİKRET ORMAN: “BÜYÜK EKONOMİLERDE SADECE BAŞKANLAR YÖNETİCİLER KARARLAR VERME YETKİSİNDE OLUNCA ŞAHSİ EGOLARI DEVREYE GİRİP KULÜPLERİ ZARARA SOKUYOR”

Konuşmaların ardından soru-cevap kısmına geçildi. Fikret Orman, Yıldırım Demirören'in 100 milyon TL'lik hibesi hakkındaki soruya, “Dernekte borçlar hanesinde gözükmektedir. 20 milyonluk yakın borç bu borç 40 milyon TL'ye çıktı.80 milyonluk ise uzun vadede alacağı vardır. Bu da 60 milyon TL'ye düştü. Büyük ekonomilerde sadece başkanlar yöneticiler kararlar verme yetkisinde olunca şahsi egoları devreye girip kulüpleri zarara sokuyor. Bir oyuncu transfer ediliyor. Hangi kriterlere göre transfer edildiğinin bizim kulübümüzde dokümantasyonu yoktur. Kim neden niçin cevabı yoktur. Biz bunları kurmaya çalışıyoruz. Nedim başkan gelir adaletsizliğinden bahsetti. Gelir adaletsizliği sadece Türkiye'de geçerli değildir. İspanya'da Barcelona ve Real Madrid 160 milyon dolar alırken Atletico Madrid 40 milyon dolar almaktadır. Diğer kulüpler daha az almaktadır. Beşiktaş, Real Madrid, Barcelona ile rekabet etmek zorundadır. Bizim rakibimiz onlardır. Onlarla her anlamda rekabet etmek zorundayız” cevabını verdi.

Reklam
Reklam

Nedim Türkmen, eşit ekonomik koşulların nasıl sağlanacağı yönündeki soruya ise, “Şampiyonlar Ligi’nde Manchester City ile mücadele ediyorsunuz. Orada finansal fair play uygulanmıyor. Sayın Orman İspanya örneğini verdi. İspanya kötü bir örnek 2 takım var ya Barcelona yada Real Madrid şampiyon olacak. Biz Anadolu kulüpleri olarak İngiliz modelini örnek alıyoruz. Rekabetin olmadığı bir yerde şike de olur teşvikte olur. Biz Fenerbahçe gibi 100 milyon dolar alalım demiyoruz ama bu kadar açık fark olmasın olabildiğince adil bir rekabet olsun istiyoruz. Medyanın Türkiye'de sadece 3 takım anlayışını bırakması ile de dengeleri sağlarız” şeklinde cevapladı.

Fikret Orman Türkiye’de futbolcu sözleşmelerinin brüt yapılması gerektiğini vurgulayarak, “Türkiye'de algılama böyle kendi şirketinizde birisini işe alıyorsunuz brüt ücret yazıyorsunuz o üzerini çizip net yazıyor. İngiltere'de 2 milyon Euro ödediğiniz futbolcu 1 milyon 100 bin Euro eline alır 900 bin Euro vergiye gidiyor. Türkiye'de brüte dönülmesi lazım. Türkiye'de vergi dilimleri artarsa hepsi kulüplere binecek. Sözleşmeler brüt yapılmış olsa futbolcuların sorumluluğunda olacak. Avrupa'ya göre daha az vergi ödeyen bir ülkeyiz bu yönden çok şanslıyız” şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Türkiye Futbol Federasyonu Başkanvekili Ufuk Özerten ise transfer konularıyla ilgili olarak şu açıklamada bulundu:

“32 yaşındaki adama sözleşme yapıp parasının tamamına yakınını peşin verirseniz bu oyuncudan verim alınır mı? Sakatlık tamam bunu sigorta altına almak zorundasınız. Futbolcu da verimli olursa kadroya girebileceğini bilmeli niye verim versin ki parasını peşin alıyor. Dünya'da böyle bir sigorta sistemi yok. Basiretli ve verimli yönetici felsefesi ile çözebiliriz.”

Medical Park Antalyaspor Başkanı Hasan Akıncıoğlu, transferlere ilişkin sorulan soruları, “Transfer piyasası gerçekten çok yüksek. Futbolcu fiyatlarında fahişlik gerçekten söz konusu. Bir yabancı futbolcuyu transfer ettiğiniz zaman kendi ülkesinde 1 lira kazanıyorsa bizim ülkemize geldiği zaman 2’ye 3’e çıkıyor. Bizim ülkemize gelirken ciddi bir artık yaparak geliyorlar. Bunun cevabını ben bütçe disiplinine bağlıyorum. Bir bakkalın kar edebilmesi için daha düzgün işletilebilmesi lazım profesyonel futbolda da aynı realitenin uygulanması lazım. Futbolumuzda teknik müdürümüz idare müdürümüz teknik direktörümüzdür. Kendi şirketimizde finansal müdürü ile departman müdürünün hissettiği sorumluluğu teknik direktörlerimizin de hissetmesi lazım. Türk futbolunun bugünlere gelmesindeki en büyük sorun teknik direktörlerin kendilerini düşünmelerini yada futbol şubesi yöneticilerinden teknik direktörlerden daha iyi bildiğini düşünüp transfer yapmalıdır. Futbolun mutfağı sahadır. Bir aşçı nasıl mutfağında yemeğini yapıyorsa teknik direktörlerin de mutfağı oluşturması lazım futbolcuları seçmesi lazım bunları yaparken de bilançoyu gözetmesi lazım. Aynı şekilde satarken de bu sorumluluğu taşıması lazım” açıklamasında bulundu.

Reklam
Reklam

“En çok mali problemi olan zarara uğrayan kulübümüz Beşiktaş, feda olayını başlattığınız borcu bitirip kulübü büyüttünüz. Borcu nasıl düzenlemeyi düşünüyorsunuz? Mehmet Özdilek, Ertuğrul Sağlam çok başarılı, siz başkan olsanız, Ertuğrul Sağlam'ı gönderirmiydiniz?” sorusuna Fikret Orman, “Teknik direktör çok önemli bir konu futbol A takımında. Teknik direktör ayrıldıktan sonra futbolcular sizinle beraber kalıyor. Uzun dönemli stratejiler daha başarılar. Ertuğrul Sağlam, Mehmet Özdilek ve Rıza Çalımbay gibi çok kıymetli bir teknik adam. Samet hoca ile uzun dönemli çalışmayı uygun görüyorum. Ertuğrul hoca döneminde ben başkan olsaydım yine uzun dönemli çalışırdım. Genel bir mali planımız var. Şuanda geldiğimiz noktayı plansız olarak geldiğimiz düşünüyor. Bütün bu adımlar planlanarak atılmıştır. İyi güzel art niyetsiz bir lig geçiyoruz. Her sorunu hakemlere mal etmememiz gerektiğini düşünüyorum. Milyon euroları alan futbolcuların da kendi başarısızlıklarında kendi hatalarını görmemek yerine hakemi hedef göstermemeleri gerektiğini düşünüyorum. Herkes kendi muhasebesini yapmalıdır diye düşünüyorum” cevabını verdi.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz