TÜBİTAK'ı şoke eden virüs

TÜBİTAK uzmanı Ali Sabri Şanal "Truva atı, bütün dosyaların uzantılarında mevcuttur. 18 yıldır ülkenin gizli, çok gizli projelerinde yer aldım. Ancak böyle şey görmedim"

''Şantaj ve askeri casusluk'' iddialarına ilişkin, emekli Albay İbrahim Sezer'in de aralarında bulunduğu 13'ü tutuklu 56 sanığın yargılandığı davada mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların tahliye taleplerini reddetti.
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, emekli Albay Sezer'in de aralarında olduğu 13 tutuklu sanık katıldı.
Duruşmada savunması alınan tutuksuz sanık Ali Sabri Şanal, 18 yıldır TÜBİTAK'ta baş uzman araştırmacı olarak çalıştığını belirterek, ''Şahsım, ailem ve çevrem hakkında güvenlik araştırması yapıldı. Suçlamaların hiçbiri doğru değildir. Bölümümle ve çalıştığım projelerle ilgili hiç kimseye bilgi vermedim. TÜBİTAK tarafından mahkemeye gönderilen yazılar da ismimin geçtiği projelerde çalışmadığım ve kriptolu telefon kullanmadığımı açıkça göstermektedir'' dedi.
Şanal, 16 GB'lik harici bellekte yer alan elektronik mektupların uzantılarına bakıldığında, hepsinin sonunda ''truva atı'' adlı virüsün bulunduğunu belirterek, ''truva atı, bütün dosyaların uzantılarında mevcuttur. 18 yıldır ülkenin gizli, çok gizli projelerinde yer aldım. Görevimi yaparken güvenlik prosedürüne harfiyen uydum. Hakkımda şüphe oluşturacak hiçbir delil yoktur. Beraatımı istiyorum'' ifadelerini kullandı.
Tutuklu sanıklardan eski TÜBİTAK Daire Başkanı Yücel Çipli ise belgelerin manipüle edilerek suç oluşturulmaya çalışıldığını ileri sürdü.
Çipli, ''Birileri, birileri hakkında fişleme yapmış, oraya da benim adımı yazmıştır. Evimde el konulan binin üzerinde CD ve DVD'de herhangi bir suç teşkil edecek delil bulunamamıştır. Ayrıca, söz konusu CD üzerinde parmak izi incelemesi ve DNA testi yapılmasını talep ediyorum'' diye konuştu.
Suçlamaları kesinlikle kabul etmediğini belirten Çipli, beraatını talep etti.
Tutuklu sanıklardan Deniz Mehmet Irak da kendi oturduğu evde değil, zaman zaman kaldığı bir arkadaşının evinde arama yapıldığını ve bunu anlamakta güçlük çektiğini ifade etti. Irak, iddiaları kabul etmediğini kaydederek, tahliyesini istedi.
Tutuksuz sanıklardan Metin Ölmez de 16 GB'lik flash bellekte ''Metin Ölmez'' isimli word belgesi olduğu ve içinde cinsel içerikli belgelerin bulunduğu iddiasını reddederek, ''Bu iddia yalandır. Ben böyle bir belge oluşturmadım. Bunların kötü niyetli kişiler tarafından oluşturulabileceği bilimsel olarak da sabittir. Tüm iddiaları reddediyor, beraatıma karar verilmesini talep ediyorum'' dedi.
Tutuksuz sanık Mehmet Kutlu da iddiaları kabul etmediğini belirterek, beraatını istedi.
Cumhuriyet Savcısı Celal Kara, mütalaasında, tutuksuz sanıkların duruşmalardan vareste tutulma, duruşmaya katılmak isteyenlerin ise katılma taleplerinin kabulünü, sanıklar ve avukatların diğer talepleri için ilgili birimlere yazı yazılmasını talep etti.
ARA KARAR
Mahkeme heyeti, ara kararında, Gölcük Donanma Komutanlığı Askeri Savcılığından gelen hard diskin adli emanete alınmasına, Deniz Harp Komutanlığına yazılan yazının cevabının beklenmesine, müştekilerin duruşmalarda hazır bulundurulması için emniyete yazı yazılmasına hükmetti.
Heyet, kuvvetli suç şüphesini gösteren olguların devam ettiği gerekçesiyle tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına karar verdi.
Tutuksuz yargılanan 21 sanığın duruşmalardan bağışık tutulma taleplerinin kabulünü kararlaştıran mahkeme heyeti, ele geçirilen dijital veriler üzerinde bilirkişi incelemelerinin yapılmamış ve delillerin yeterince toplanmamış oluşunu göz önünde bulundurarak, duruşmayı 14 Aralık'a erteledi.

Reklam
Reklam