En son 1934 yılının kış aylarında aynı durumun yaşandığı Munzur Çayı'ndaki su seviyesi, 80 yıl sonra ikinci kez bu kadar azaldığı belirtildi. DSİ Şube Müdürü Şahin Atik, yaz mevsiminde kuraklığın yaşanacağı uyarısında bulunurken, TunceliBelediye Başkanı Edibe Şahin ise, "Gün gelecek su savaşlarına tanıklık edeceğiz" dedi.
Türkiye'de kar yağışının en fazla olduğu bölgelerin başında gelen ve her kış mevsiminde Munzur Dağları'na en az 3-4 metreye varan kar kalınlığına rağmen, bu yıl sadece Munzur Dağları'nın yüksek kesimlerine sadece 50 santim kar yağması, kuraklık tehlikesine yolaçtı. Kuraklık nedeniyle Munzur Çayı'nı besleyen kaynakların çoğunun kuruması sonucu Munzur Çayı da son 80 yılın en dip seviyesinde akmaya başladı.
Geçen yıl 17 Şubat günü Munzur Çayı'nda su debisi saniyede 57 metreküp akarken, bu yıl 17 Şubat günü yapılan ölçümlerde, su seviyesinin geçen yıla göre yaklaşık üçte iki oranda düşerek 24 metreküpe geriledi. Munzur Çayı ile Pülümür Çayı'nın su debisinin son 80 yılın en düşük seviyesine düşmesi nedeniyle Munzur Çayı'nı besleyen Uzunçayır Barajı'nda tek türbin ile elektirik üretim yapıldığı ve göldeki su kodunun ise en dip seviyeye ulaştığı öğrenildi.
Uzmanlar, bu yıl kar yağışının uzun yılar ortalamasının çok altında olması ve Munzur ile Pülümür çaylarını besleyen ana kaynakların kuruması nedeniyle, özellikle yaz aylarında Munzur ve Pülümür çaylarının kuruma seviyesine kadar, su debisinin azalabileceği uyurasında bulundu. Tunceli DSİ Şube Müdürü Şahin Atik, Munzur Çayı'nın su debisinin yıllık ortalamanın çok altına düştüğünü belirterek, "Malumunuz şu anda Şubat ayının ortasını geçtik. Normalde bu tarihte Munzur Dağları'nın zirvesinde 2-3 metre kar olması gerekirken, şu anda Ovacık ilçemizde dahil olmak üzere 15-20 santim bir kar mevcut ve diğer bölgelerimizde de tamamen kar yok. Dolayısıyla yeraltı kaynaklarımızı besleyen bu karlar eğer olmazsa, yaz aylarında çok büyük sıkıntı yaşayacağımız malum şu anda. Hali hazırda bütün köy çeşmeleri, daimi olan çeşmelerin kaynakları beslenmezse, dolayısıyla kurumaya yüz tutacaktır. Bu da köylerimizin susuz kalacağı anlamındadır" dedi.
Munzur Çayı ile ilgili son 5 yılda yaptıkları ölçümleri değerlendiren Atik, tarihlere oranla giderek bir düşüş sağlandığını belirterek, "Munzur Çayı'na gelince, son beş yılın verilerini değerlendirdiğimizde; 17 Şubat 2010 tarihinde Munzur'un ortalama debisi 108.76, 2011'de 31.71, 2012'de 30.23'e düştüğünü fakat 2013'te 57.19 metreküp bölü saniyeye ulaştığını tespit ettik. 17 Şubat 2014 tarihinde ise 24.64 metreküp saniyeye kadar düşmüştür. Uzunçayır Brajı'ndaki minimum işletme kodumuz 885 iken, şu anda su seviyemiz 885.26 dır. Yani şu anda gölde elektrik üretiminde kullanabileceğimiz 26 santimetreküp suyumuz vardır. Normalde Munzur Çayımız'ın yıllık ortalama debisi 90 metreküp/saniyedir. Yani bu yıl içinde toplam akan suyun 365 güne böldüğümüz zaman yıllık ortalama debi 90 metreküptür. Ama bu sene daha aşağılara düşecektir. Yani 2014 yılı ortalaması 50-60 metreküplere kadar düşebilecektir" diye konuştu.
Munzur ve Pülümür Çayı'nın sadece Tunceli için değil, bölge ve Türkiye için önemli bir su kaynakları olduğunu hatırlatan Atik, "Belki zaman zaman bu mevsimde veya bu tarihlerde su düşmüş olabilir ama dağlarımızda kar vardı. Şu anda çayımızı veya yeraltı sularımızı bahar aylarında besleyecek kar yok Munzur Dağları'nda. En açıklı durum o. Biz bunun etkilerini Mayıs ayından sonra göreceğiz, eğer karlar yağmazsa. Eylül, Ekim aylarına kadar bu süre içinde çok ciddi sorunlar yaşayacağız anlamındadır. Bölgemizdeki bu karların yağmaması, özellikle Munzur Çayı şu andaki debimiz yaklaşık 24 metreküp civarında. Bunun daha da azalacağı öngörülmektedir, eğer yağışlar olmazsa. Dolayısıyla Ovacık ve Pülümür Çayları ile diğer çaylar, bunlar Uzunçayır Barajı'nı, akabinde Keban Barajını, Karakaya ve Atatürk Barajını besleyen kaynaklardır. Dolayısıyla bu sorun sadece bizim ilimiz için değil, özellikle Güneydoğu'daki bütün barajları etkileyecek bir durumdur" şeklinde konuştu.
Tunceli BelediyeBaşkanı Edibe Şahin, Munzur'de suyun bu kadar azaldığını daha önce hiç görmediğini belirterek, "Tabi ki bu ciddi anlamda bir kuraklığın belirtisi. Zaten kışın ortasında belediye olarak bunun sıkıntısını çektik. Dersim suyun üzerine kurulmuş bir kenttir. Bizde bu kadar hızlı gözlemlenebiliyorsa, dünyanın halini hiç düşünmek istemiyorum. Bunun temel nedeni dünyada ekolojik dengelerle, insanlar çok ciddi anlamda oynadılar ve bu gün bunun sonuçlarını yaşamaktayız. Gün gelecek ciddi anlamda su savaşlarına tanıklık edeceğiz. Bu onun belirtisi. Dolayısıyla bundan dolayı insanlarımızın var olan suyu nasıl kullanacağına, hatta bütün belediyelerde atık suyu değerlendirme üzerinden de projelerin geliştirilmesi gerekiyor. Biz belediye olarak da özellikle Dersim'in su sorununu birçok kaynaktan su toplayarak gideriyoruz. Su sorununu temelden çözmek için Mercan suyunu projelendirdik. Çünkü Mercan suyu debisi kolay kolay düşmeyen su havzası, çok güçlü olan bir su kaynağımız" şeklinde konuştu. (DHA)