Tüp ikiz sevincinden komaya

BURSA (İHA) - Bursa'da, tüp bebek tedavisi uygulanan 26 yaşındaki Serpil Altan, ikiz bebeklerine hamile kaldıktan 25 gün sonra, beyninde oluşan ödem sebebiyle komaya girdi.

Genç kadın ölümle pençeleşirken, ikiz bebeklerinin durumunun iyi olduğu belirtildi. Serpil Altan'ın ailesi, doktorun ihmali olduğunu öne sürüp, "Tüp bebek merkezindeki doktor, kızımıza teşhis koyamadı. Beyninde ödem oluşurken, 'bir şey yok' diyerek eve yolladı. Serpil'i göz göre göre kaybetmek üzereyiz" dedi. Tüp bebek operasyonunu gerçekleştiren Opr. Dr. Serbülent Orhaner, bu olaya ender rastlandığını belirterek, "Klinik belirtiler yoktu. Bu hastalığı düşünmedik. Tanı koyup hastayı tedaviye göndermemek olamaz" dedi.

Reklam
Reklam

İddiaya göre olay şöyle gelişti: Ortabağlar Mahallesi'nde oturan ve 7 sene önce dünyaevine giren Aydemir Altan ve Serpil Altan çiftinin bebekleri olmadı. Aile uzun araştırmalar sonucu tüp bebek sahibi olmaya karar verdi. Çekirge Semti'ndeki bir kliniğe giden aileye tedavi uygulanmaya başlandı. Anne adayı Serpil Altan'a, bir mobilya mağazasında çalışan 28 yaşındaki Aydemir Altan'ın spermleri tüple konuldu. Gebe kalan genç kadın, bu olaydan yaklaşık 20 gün sonra beyninde ödem oluşunca fenalaştı.

"KONUŞAMIYORDU" Serpil Altan'ın kız kardeşi Hülya Buluntu, gebeliğin üçüncü haftasında baş ağrısı ve kusma şikayeti olduğunu belirterek, "Doktor olayın normal olduğunu, tuz kaybına bağlı olarak sıkıntının yaşandığını söyledi. Kardeşim, hafızasında problem yaşamaya, bilincini kaybetmeye başladı. Konuşamıyordu. Ancak doktor 'bu da normaldir' diyerek bizi eve yolladı. Damar tıkanıklığına bağlı ödem oluşmuş, kanama başlamış. Doktoru uyarıp başka bir doktorun görmesini istedik. Bizi 'çok panik yapıyorsunuz' diyerek eve yolladı. Kardeşimin beyninde ödem oluşmuş. Önce özel bir hastaneye götürdük, ardından SSK Hastanesi'ne, oradan da Uludağ Üniversitesi'ne sevk edildi. Ancak buradaki doktorlar, 'hasta bize geldiğinde olan olmuştu' dediler" diye konuştu.

Reklam
Reklam

"KARDEŞİMİ KAYBEDİYORUZ" Çok büyük umut bağladıklarını ifade eden Hülya Buluntu, "Sevinç içindeyken bunlar başımıza geldi. Gebelik transferi yapıldı. Kardeşim şu anda yoğun bakımda. Kardeşimi kaybediyoruz. Tarif etmek çok zor, bunu yaşayan bilir. Bundan sonra hakkımızı arayacağız. Suç duyurusunda bulunmayı düşünüyoruz. Manevi olarak yıkımımızı kim ödeyecek? Bu yaptığımızı başkasına yapmasın. Başkasına bu acıları çektirmesin. Kardeşim komadayken bizi 3 gün eve yolladı. 3 gün içinde olan olmuştu. Başka doktora sevk etseydi, hastalığı belki hafif atlatabilirdi. Son safhaya kadar getirdi. Kardeşimin hayatından o doktor sorumludur" diye konuştu.
Kızının durumunu gözyaşları içinde izleyen 4 çocuk annesi Döne Buluntu ise "Benim çocuğumun başı bile ağrımıyordu. Hiçbir şeyi yoktu. Ben artık ölmüşüm. Dayanamıyorum. Canımızı yaktılar, evimizi yıktılar. Bizi yaktılar, başkasını yakmasınlar" şeklinde konuştu.

"DOKTOR BİZİ UYARMADI"
Serpil Altan'ın eşi Aydemir Altan, raporları bekleyeceklerini, ihmal tespit edilirse Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunacağını kaydederek, "Tedaviye başlandığında doktor bizi uyarmadı. Çok nadir de görülse bu hastalık olabilir diye uyarılmadık. Öyle bir şey olsaydı kesinlikle yaptırmazdım. 6 senedir bebek olmadı, olmasaydı da olabilirdi. Artık bebeklerimi düşünemiyorum, canımdan çok sevdiğim eşimi düşünüyorum" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Yoğun Bakım Servisi'nde müşahede altında tutulan ve sürekli uyutulan Serpil Altan'ın durumuyla ilgili bilgi veren Nöroloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erhan Oğul, hastanın hayati tehlikesinin bulunduğunu kaydederek, "Herhangi bir insanda olabileceği gibi, bazı hamilelik durumlarında ve suni gebelik durumlarında da kanın pıhtılaşma mekanizmasındaki artış sebebiyle böyle bir şey olabilir. Tedavi yönteminin komplikasyonudur. Her tedavinin bir komplikasyonu vardır, şanssızlıktır. Şu andaki durum ciddidir. Beyinde bir damar tıkalıdır. Ödem vardır. Annenin yaşamının kurtulması söz konusudur. Şu anda bebeklerde herhangi bir anormallik yoktur. Yakın takip ediliyor. Beyin ödemi çözülebilirse geriye dönüş olacaktır" açıklamasında bulundu.

"ÇOK ÜZGÜNÜZ" Tüp Bebek Merkezi'nden Jinekolog Opr. Dr. Serbülent Orhaner ise hastanın beynindeki rahatsızlık sebebiyle klinik belirtilerinin olmadığını, büyük bir şanssızlık yaşadıklarını vurgulayarak şunları söyledi:

Reklam
Reklam

"Çok yıpratıcı, üzücü bir olay. Herkes bir şey söylüyor. Hastaya tanı koyup tedavisini yaptırmamak olamaz. Klinik bulgulara göre karar verirsiniz. Bu ender rastlanan bir olay, şanssızlık düşünemedik. Bu olaydan iki gün geçtikten sonra nöroloji uzmanı bile tam teşhis koyamadı. Gerçekten hasta için ciddi bir şey. Çok üzgünüz. Bazı şeyleri tespit etmekte eksikler olabilir. Ancak hastalıklarda komplikasyon olur, engellenemez."