LEVENT KİŞİ - Antalya Valisi Münir Karaloğlu, turizmin başkenti Antalya'nın yeni sezona "muhteşem" girdiğini ve şu ana kadar geçen yıla oranla gelen turist sayısında yüzde 45 artış kaydedildiğini bildirdi.
Karaloğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Antalya'da turizmin hareketlendiğini ve kente her gün 50 bin civarında turistin geldiğini, bir o kadarının da kentten ayrıldığını söyledi.
Bir şehirdeki 100 bin insan hareketliliğinin, sezona girildiği anlamına geldiğini belirten Karaloğlu, bu sayının yükselerek devam edeceğini vurguladı.
Turist sayısının haziranda en üst noktaya çıkmasını beklediklerine işaret eden Karaloğlu, 85 bine yakın yabancının kente giriş yaptığı günlerin olacağını ifade etti.
Rezervasyonların çok iyi seviyede olduğunu dile getiren Karaloğlu, "Antalya 2018 turizm sezonuna muhteşem girdi. Şu ana kadar geçen seneye göre turist sayısında yüzde 45 artış var. Neredeyse 1,5 milyon turist sayısına ulaştık. Bu, çok iyi bir rakam." dedi.
- "Artık gelirlerimiz de artıyor"
"Turist sayısı artıyor ama gelirimiz artmıyor." diyenler olduğuna değinen Karaloğlu, bu durumun değişmeye başladığını aktardı.
Karaloğlu, "Artık sadece turist sayımız artmıyor, gelirlerimiz de artıyor. Elimizdeki veriler, rezervasyonlar, havaalanı uçuş taleplerini birleştirdiğimizde 2018'in çok iyi bir yıl olacağını düşünüyoruz." diye konuştu.
Antalya'nın turizm altyapısının yeterli olduğuna dikkati çeken Karaloğlu haziran, temmuz, ağustos ve kısmen eylülde müşteri sorununun olmadığını kaydetti.
Bu dönemde biriken yoğunluğu diğer aylara yaymak istediklerini anlatan Karaloğlu, "Mayısın iyi gitmesi bundan kaynaklanıyor. Diğer taraftan ekim ve kasım da daha iyi olacak. Yani ortada şişen rakamlar kenarları da beslemiş olacak. Böylece Antalya'daki turizm sezonunu uzatmış olacağız." değerlendirmesinde bulundu.
Karaloğlu, otellerde uygulanan her şey dahil sistemi nedeniyle turistlerin esnafa katkısının istenen düzeyde olmadığı yönündeki eleştirilere ilişkin de gelen hiçbir turistin otelinden çıkmadığı düşüncesinin doğru olmadığını dile getirdi.
- "Herkesin Perge'yi görmesini istiyoruz"
Daha çok insanı sokağa çıkartarak esnafla buluşturmak arzusunda olduklarını ifade eden Karaloğlu, şunları söyledi:
"Her şey dahil sistemi maalesef az sayıda turistin sokağa çıkmasına yol açıyor ancak insanların önüne yeni paketler koyarsak dışarı çıkarlar. Hiçbir şey yapmaz sadece şikayet eden konumunda olursak, olmaz. 2018'i 'Perge Yılı' ilan ettik. Perge'yi öne çıkartıyoruz ve herkesin Perge'yi görmesini istiyoruz. İnsanların ilgisini uyandırmaya uğraşıyoruz. Bunlar çalışarak olur. Bizim öyle bir tarafımız var, sadece şikayet ediyoruz. Şikayet etmekle bunlar olmaz. Yapmamız gereken şeyleri zamanında ve doğru yapmıyoruz. Şimdi Antalya'da doğru şeyleri zamanında yapmaya çalışıyoruz. Bunun meyvelerini önümüzdeki dönemde alacağız."
- "Antalya'nın çok fazla rakibi yok"
Antalya'nın Avrupa'da rakibi veya mukayese edilebileceği turizm destinasyonunun İspanya'nın Mallorca kenti olduğunu belirten Karaloğlu, şehir destinasyonlarının Antalya'nın rakibi olmadığına söyledi.
Paris ve Londra gibi şehirlerin müşteri kitlesiyle Antalya'nınkinin aynı olmadığına işaret eden Karaloğlu, şunları ifade etti:
"Kısmen Barselona bile bizden farklı. Antalya'ya gelen turistler, resort turizmine geliyor. Antalya'nın, rakipleriyle mukayese ettiğimizde çok üstün özellikleri var. Hizmet kalitemiz daha iyi, tesislerimiz daha yeni, fiyatlarımız daha uygun, iklimimiz daha müsait, tarihimiz kültürümüz daha zengin. Bunların hepsini bir araya koyduğumuzda aslında Antalya'nın çok fazla rakibi yok. Bizim rakibimiz kendimiz. Tembellikten çıkacağız, elimizdeki değerleri ürüne çevireceğiz ve bunu insanlara arz edeceğiz."
- "Antalya'nın fatihi Attalos değil, Keyhüsrev"
Son 2 yıldır Antalya'nın fethini kutladıklarını hatırlatan Karaloğlu, Antalya'nın 811 yıldır Türk ve İslam toprağı olduğunu söyledi.
Öncesinde Roma ile Bizans uygarlıklarının bulunduğunu ve onlardan kalan her eserin kendileri için kıymetli olduğunu dile getiren Karaloğlu, "Hepsinin sahibiyiz. Bize miras olarak kaldı ve korumak zorundayız ama son 811 yılı görmezden gelelim sadece Helen'e, Roma'ya Bizans'a odaklanalım düşüncesinde olamayız. Kendi kültürümüz birinci derecede. Bununla ilgili iki senedir farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz. İnsanlara diyoruz ki 'Bu şehrin fatihi Attalos değil, Gıyaseddin Keyhüsrev.' Bu şehri imar edenler aslında Selçuklular. Kaleiçi'ni bize bırakan Selçuklular. Selçuklu şehrinde yaşıyoruz biz." ifadelerini kullandı.