Turizmin Yeni Gözdesi İranlılar

Çok sayıda İranlı, şu günlerde, ülkelerindeki 13 günlük nevruz tatilini fırsat bilip tatil için Türkiye’yi...

Çok sayıda İranlı, şu günlerde, ülkelerindeki 13 günlük nevruz tatilini fırsat bilip tatil için Türkiye’yi tercih ediyor. 2017’de bir önceki yıla göre yüzde 50 artışla 2,5 milyonu aşkın İranlı turisti ağırlayan Türkiye’ye, bu yılın ilk ayında en çok turistin İran’dan geldiğini hatırlatan Yaşar Üniversitesi Turizm Rehberliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Orhan İçöz, bu artışı ve nedenlerini değerlendirdi.Türkiye’ye ve İzmir’e gelen İranlı turist sayısında özellikle son yıllarda büyük artış yaşandığına dikkat çeken Yaşar Üniversitesi Turizm Rehberliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Orhan İçöz, bu artışın 2018’de de sürdüğünü belirterek, benzer yaşam tarzı, kültür, sosyoloji ve ortak bir dine sahip olmaları nedeniyle ülkemizin İranlı turistler için çok önemli avantajlara sahip olduğunu söyledi. Prof. Dr. İçöz, ülkelere göre Türkiye’ye gelen turist sayısına bakıldığında, 2012’de toplamda yüzde 3,73 payla 7. sırada yer alan İran’ın, geçen yıl 2,5 milyon kişiyle ve yüzde 7,72 payla Rusya ve Almanya’nın ardından 3. sıraya yükseldiğini belirtti. Bu yılın ilk ayında ülkeye gelen 154 bin 296 İranlı turist sayısı ile bu ülkenin Ocak 2018 itibarıyla Türkiye’ye turist gönderen ülkeler arasında 1. sırayı aldığını kaydeden İçöz, Türkiye’nin İran dış turizminde Malezya, Tayland, Dubai gibi ülkeleri geride bırakarak İranlıların birinci tercihi durumuna geldiğini vurgulayarak, bu nevruz döneminde de İranlı ziyaretçi sayısının artmasının beklendiğini kaydetti.İran’ın son yıllarda önemli bir dış dünyaya açılım sürecini yaşadığını ifade eden Prof. Dr. Orhan İçöz, “Bu durum kuşkusuz her alanda olduğu gibi turizmde de gözlenmekte. İranlı turistlerin Türkiye’de en fazla tercih ettiği bölgeler, yakınlık nedeniyle 800 bin kişiyle Van başta olmak üzere Doğu Anadolu Bölgesi, ancak İstanbul ve Antalya destinasyonlarına da önemli bir talep olduğu gözlenmekte. Bu sayısal artışta kuşkusuz İstanbul ve Antalya ile Tahran arasındaki uçuş sıklığının önemli bir rolü var” dedi.İranlılar batılı turistlerden daha çok harcıyorTürkiye’nin, İranlı turistlerin bu denli ilgisini çekmiş olmasına karşın, çok ciddi seyahat ve harcama zorlukları bulunduğunu hatırlatan İçöz, “İran kredi kartlarının ülke dışında kullanımının mümkün olmaması nedeniyle böylesine çağdaş bir elektronik harcama olanağının kullanılamaması, en önemli caydırıcı faktör durumunda. Ancak buna karşın Türkiye’ye gelen İranlı turistlerin ortalama harcamaları, bin 42 dolar ile batılı turistlerden yüzde 35-40 daha fazla. İki ülke arasında 2017’nin Ekim ayında imzalanan İkili Anlaşma ile artık ticaretin milli para birimleri ile gerçekleştirilecek olması, aynı yöntemin turizmde de kullanılmasının mümkün olduğunu göstermekte. Elektronik ortamda ve dünya bankacılık sistemi üzerinden ödeme güçlüğü, bu anlaşma çerçevesinde İran parasının kabulü ile çözümlenebilir. Ülkemiz zaten İran’dan sürekli petrol ve doğalgaz aldığı için bu ödeme yolu bir anlamda takas sistemi gibi ilerleyebilir” diyerek önerilerde bulundu.Coğrafi ve kültürel yakınlık etkiliyorİran’ın, yaşam tarzı ve kültürel kodları bakımından ülkemize çok yakın bir toplum yapısında olduğunu hatırlatan Orhan İçöz, “İki ülke arasındaki sınır 373 yıldır değişmeyen ve Türkiye’nin en eski sınırı. Bu da iki toplumun birbiri ile ne kadar yakın ve uyumlu olduğunun en iyi göstergesi. Ayrıca İran nüfusunun önemli bir bölümünü Azerilerden oluşuyor. Türkiye’yi ziyaret eden İranlıların arasında önemli paya sahip İran Azerilerinin Türkçe bilmeleri ve bir kısmının Türkiye’de akrabalarının bulunması da ayrı bir olumlu etken. Ayrıca, Türkçe ile Farsça dillerinde ortak 6 bin kelimenin bulunması dil sorununu kolaylaştıran bir başka olumlu etken. Ülkemizi ziyaret eden İranlılar hakkında yapılan çeşitli araştırmalar, coğrafi ve kültürel yakınlığın en önemli etken olduğunu gösteriyor. Tüm bu veriler, İranlıların benzer yaşam tarzı, kültür ve benzer geleneklere sahip olmaları nedeni ile Türkiye’nin bu ülke turistleri için çok önemli avantajlara sahip olduğunu gösteriyor” dedi.İzmir’e gelen turist bakımından 2. sıradalarİzmir’in de artan İranlı turist ilgisinden etkilendiğini belirten Prof. Dr. İçöz, kente 2017’de gelen turist sayısına bakıldığında İranlıların toplamda yüzde 10’luk pay ve 76 bin 462 kişi ile 2. sıraya yükseldiğini söyledi. İçöz, 2012 yılında, İzmir’e gelen turist sayısında İranlıların 15. sırada yer aldığını da hatırlattı. “Bu nedenle, ülkemizin ve tabii ki İzmir’in, yanı başımızda gittikçe yükselen bir turizm pazarı özelliğini gösteren İran’ı ciddi bir şekilde düşünmesi gerekir” diyen Orhan İçöz, “İzmir’de her ne kadar son 5 yılda sayıları artsa da bu rakam ülkemize gelen toplam İranlı sayısına bakıldığında düşük kalıyor. Bu nedenle İranlı turistleri İzmir’e çekmek için daha özel çabalara ihtiyaç var. Kuşkusuz en önemlisi kolay ulaşım yani havayolu bağlantısı. THY ve özel havayolu firmalarının koyacağı düzenli İzmir-Tahran seferlerinin iyi bir tanıtım kampanyası ile desteklenmesi sayıyı artırabilir. İzmir, İranlı turistlerin beklentilerinin tümünü karşılayabilecek potansiyele ve kaynaklara sahip. Yani gerek alışveriş temelli kentsel turizm, gerek kıyı/dinlenme turizmi ve gerekse termal turizm bu beklentilere fazlasıyla yanıt vereceği gibi kültürel ve tarihsel tur meraklıları için çok sayıda ören yeri ile her turist grubunu ağırlayacak kaynakları bünyesinde bulundurmakta” şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: