Türk altın devine iyi haber!

Goldaş ile Fransız Societe Generale Bank arasındaki 15 tonluk altına ilişkin alacak davasında, Yargıday daha önce Goldaş’ın iflasına hükmeden kararı bozdu.

Yaklışık 5 yıldır süren davada süreç başa döndü. Bu kararla Goldaş’ın üzerindeki iflas kararının kalkabileceği beklenirken, Societe’nin aralarındaki anlaşma gereği İngiliz mahkemesine başvurması gerekebilir.

Hürriyet gazetesinin haberine göre, Yaklaşık 5 yıldır Fransız Bankası Societe Generale ile Goldaş arasındaki 15 tonluk altına ilişkin alacak davasında süreç yeniden başa döndü. Goldaş ile Societe arasında devam eden hukuk savaşında Yargıtay, son noktayı koyarak, Societe Generale’nin taraflar arasındaki sözleşme gereği bir alacak iddiası varsa bu alacağını öncelikle İngiltere’de ilama (mahkeme kararı) bağlaması gerektiğine ve ancak bundan sonra Türkiye’de bu alacağını bir iflas davasına konu edebileceğine hükmetti.
DAVANIN REDDİ TALEBİ

Reklam
Reklam

Societe Generale, 2009 yılında Goldaş şirketleri aleyhine o dönem değeri 500 milyon dolar olan ve satmak üzere Goldaş’a verdiği 15 tonluk altının bedelini alamadığı iddiasıyla iflas davası açmıştı. Goldaş da, taraflar arasındaki sözleşmede yetkili mahkemelerin İngiliz mahkemeleri ve uygulanacak hukukun İngiliz hukuku olduğu gerekçesiyle davanın reddini talep etmişti. Ancak İstanbul 25 Asliye Ticaret Mahkemesi bu itirazı reddetmiş ve 4 yılı aşkın bir süre devam eden yargılama sonunda Goldaş şirketlerinin iflasına karar vermişti.
KARAR KALKABİLİR
Goldaş ise, yerel mahkemenin yetkisiz olduğu iddiası dahil bir çok gerekçe göstererek kararı temyiz etmişti. Yargıtay 23. Hukuk Dairesi, Goldaş’ın taleplerini yerinde buldu ve çok önemli bir içtihata imza attı. Bundan sonra her iki kurum arasındaki hukuk süreci yeniden başlayacak. Societe’nin İngiliz mahkemesinde dava açması gerekiyor. Goldaş’ın avukatları bu karardan sonra şirket üzerindeki iflas kararının kalkacağını savunuyor.
İş dünyası için çok önemli karar

Reklam
Reklam

GOLDAŞ’ın savunmasını üstlenen Başpınar ve Ortakları Hukuk Bürosu Ortağı Gökmen Başpınar, karara ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: “Yargıtay 23. Hukuk Dairesi tarafından yerinde görülen itirazımızı ilk itiraz olarak daha duruşmalar başlamadan dahi İstanbul 25 Asliye Ticaret Mahkemesine yapmıştık ancak bu itirazımız reddedilmişti. Bu kararla haklılığımızın kanıtlandığına inanıyoruz. Ayrıca Yargıtay’ın bu kararıyla hukuk sistemimizdeki önemli bir boşluk doldurulmuş oldu.”
Yargıtay’ın kararının iş dünyasını ilgilendiren çok önemli bir karar olduğu görüşünü dile getiren Başpınar, şunları söyledi: “İflas davası iki aşamalı bir davadır. İflas yolu ile takip yaptığınız taraf takibinize süresinde itiraz eder ise, ticaret mahkemesine başvurur itirazın kaldırılmasını talep edersiniz.’’

Kavga 2008 yılında başladı

GOLDAŞ ile Societe arasındaki anlaşmazlık Mart 2008’de Fransız Societe Generale’in, Goldaş “15 ton altınımızı dolandırdı” diyerek savcılığa başvurması ile başladı. Societe Generale, o dönem 500 milyon dolar değerinde olan 15 ton altını konsinye sözleşmesiyle satılmak üzere Goldaş’a verdiklerini, ancak ne altınları ne de altınların parasını geri alabildiklerini iddia etti. Sözleşme gereği Goldaş’ın altınları satıp komisyonunu aldıktan sonra bankaya ödeme yapması gerekiyordu. Belirlenen süre içinde bankaya herhangi bir ödeme yapılmadığı ve 15 ton altının da verilmediği ileri sürüldü. Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı’na müracaat eden Societe Generale, ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçlamasıyla Goldaş firmasının 15 ton altınlarını geri vermesini talep ederek suç duyurusunda bulundu

Reklam
Reklam