Türk Eğitim-sen, Okul Müdürü Atamalarını Milli Eğitim Bakanlığı Önünde Protesto Edecek

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Milli Eğitim Bakanlığı önünde okul müdürü atamalarını protesto edeceklerini açıkladı.Bir sendika üyesi olmayanlara düşük puanların uygun görüldüğünü iddia eden Koncuk, bunun torpilin en açık kanıtı olduğunu vurgulayarak sözlü sınavlarda değerlendirme komisyonun keyfi ve elindeki liste doğrultusunda hareket ettiğinin su götürmez bir gerçek olduğunu ifade etti.Sözlü sınavlardaki torpilin puanlarını tesadüf olarak nitelemek ya da bunun altında art niyet aramamak iyi niyetle de bağdaşmaz açıklamalarında bulunan Koncuk, “Malum sendika her ne kadar açıklama yaparak hak ve adalet naraları atsa da, üyelerinin kayrılması için hiçbir girişimde bulunmadıklarını ve bulunmayacaklarını söylese de, buna kargaların bile güleceği çok açıktır” ifadesini kullandı.Hatay’da yazılı sınavda 92 puan alarak Hatay İl 1’incisi olan Türk Eğitim-Sen üyesine sözlü sınavda 42 puan verildiğini ve bu yönetici adayının Hatay İlinde en düşük sözlü sınav puanı alan kişi olduğunu sözlerine ekleyen Koncuk, aynı sınavda komisyon üyesi olan bir kişi ile akrabalığı olan bir adayın sözlü sınavda 99,20 puan verildiğini belirtti.Koncuk açıklamalarına şöyle devam etti:“Bursa’da yazılı sınavı kazanıp mülakata giren 214 idareci adayından 90 üzeri en yüksek puan verilen 75 adaydan 71’i yandaş sendika mensubudur. Okul müdürlüğü koltukları Eskişehir, Afyonkarahisar, Denizli, İzmir, Kırıkkale, Zonguldak, Tokat, Gaziantep ve daha birçok ilde adeta satılığa çıkarılmıştır. Sözlü sınavda ne ses kaydı, ne görüntü kaydı vardır. Komisyonun neye göre puan verdiği belli değildir. Parti teşkilatları ve sözde bir sendikanın ortaklaşa hazırladığı listeler komisyonun önüne gitmekte, daha sonra da şaibeli puanlar peşi sıra gelmektedir. Bu sınavlar, hükümet-yandaş sendika ortak yapımıdır. Şunu net olarak söylemeliyiz ki; yazılı sınavda mesleki olarak yeterliliğini kanıtlamış kişilerin sözlü sınava tabi tutulması ve sözlü sınavda da düşük puan verilmesi yönetici kadrolarına hak etmeyenlerin atanması anlamına gelmektedir. Yönetici atamalarında sözlü sınavların galibi ne yazık ki yağlama-yıkama konusunda ustalığını konuşturan, ideolojileri örtüşen, hükümete yakınlığı bulunan kişilerdir. ‘Benden değilsen koltuğa oturamazsın, bana teslim olmazsan yönetici olamazsın” mantığının hakim olduğu yönetici atamalarında; yandaş, şaibe, peşkeş, skandal, masa başı ilişkiler, satılık makamlar kelimeleri bir arada kullanılır olmuştur.”Sözlü sınavlarda yapılan adam kayırmacılıkla öğrencilerin, öğretmenlerin, okulların ehil olmayan kişilere emanet edilmekte olduğunu öne süren Koncuk, şunları dedi:“Hak etmediği bir makama torpille gelen bu kişiler okullarının başarılı olmasını nasıl sağlayacak; utanmadan, yüzü kızarmadan o makama nasıl oturacaktır? Adalet düzenini iğfal ederek o makama gelen okul müdüründen eğitime hayır gelir mi? Ehil olmanın yerini yandaşlığa bıraktığı bu atamalara temiz bir toplum, temiz bir gelecek için 7’den 70’e herkes karşı çıkmalıdır.”