MARDİN (ANKA)- DTP eski Genel Başkanı ve Mardin bağımsız milletvekili adayı Ahmet Türk, operasyonların hiçbir faydası olmayacağını, Türkiye'de anti demokratik gelişmelere neden olacağını söyledi.
Türk, "Geçmişteki politikalarda ısrar etmek Türkiye'nin zararınadır. Eski tarz Türkiye'yi daha fazla bir gerginliğe kaosa iter. Bu kaosu önlemek için Meclis'e gireceğiz" dedi. Türk, seçim çalışmalarını anlatırken, kesin olarak Meclis'e gireceklerine inandığını ancak geniş bir destekle seçilmek için çalışma yürüttüklerini söyledi. Türk, "Mardin bölgesinde bir gün dahi evimden çıkmasam, yine 20-25 bin oy alıp parmenontoya girebilirim" diye konuştu.
DTP eski Genel Başkanı ve Mardin bağımsız milletvekili adayı Ahmet Türk, seçim çalışmalarını yürüttüğü Mardin'de ANKA'nın sorularını yanıtladı. Son zamanlarda yapılması planlanan sınır ötesi operasyon tartışmalarına dikkat çeken Türk, operasyonun "Türkiye'ye hiçbir fayda sağlamayacağını" ifade etti. Türk, "Tam tersi ülke içerisinde anti demokratik gelişmelere sebep olacaktır" dediği sınır ötesi operasyon hakkında şunları söyledi:
"Geçmişteki politikalarda ısrar etmek Türkiye'nin zararınadır. Eski tarz, Türkiye'yi daha fazla bir gerginliğe, kaosa iter. Bu kaosu önlemek için Meclis'e gireceğiz. Şimdi herşeyden önce huzur olabilecek bir ortamı hazırlamamız gerekiyor. Yıllardan beri denendi. OHAL, sıkı yönetimler, işkenceler bu sorunu çözmedi. Fayda da getirmedi. Geçmişteki politikalarda ısrar etmek Türkiye'nin zararınadır. Biz şuna inanıyoruz. Halklar arasında kardeşleşmeyi sağladığınız zaman, benim yurttaşımın hakları var dediğiniz zaman bence çok önemli. Halk için Türkiye için çok önemli bir görevi başarmış olacağız. Çünkü siz yurttaşınızı kazanmak zorundasınız. Farklı politikaların sonuç vermediği ortada. Yeniden düşünmemiz lazım. Sivil demokratik projelerle bu sorunu çözmeye yönelik artık ciddi bir şekilde yeniden düşünmemiz gerekiyor. Bu süreçte parlamentodaki görevimiz, Türkiye'yi demokratik bir cumhuriyet yapmaya yönelik olacak. Kardeşleşmeye yönelik bir çaba olacak. Kürt halkını kendi kimliğini, kültürünü özgürce kullanabileceği bir ortamı sağlayama yönelik olacak."
"KÜRT SORUNU DEMOKRATİK YÖNTEMLERLE ÇÖZÜLEBİLİR"
Kürt sorunun demokratik yöntemlerle çözülebileceğine inandığını belirten Türk, düşüncelerini şöyle özetledi:
"Somut olarak her zaman söylüyorum. Bugüne kadar söylediklerimiz ortada. Bunları maddeler halinde sağladık. Genel af, köy korucularının çıkarılması, Kürt dilinin kamusal alanda kullanılması, bölgeler arasında dengesizliğin giderilmesi, kültürel, kimliksel hakların güvence altına alınması. Ancak mesele bunları söylemekte sorun çözülmüyor. Önce sorunun demokratik yöntemlerle çözümü esas almalıyız. Kürt sorunu demokratik yöntemlerle çözülebilir. Niyetin ortaya çıkması lazım. Yurttaşı kazanmak için böyle bir çabanın içinde olacak o niyeti göstermek lazım. İmha inkar mantığından vazgeçip yeniden farklı bir söylemle önümüze çıkmalı. Bütün mesele bu diyalogun oluşmasıdır. Bunu oluşturabilirsek, gerçekten yurttaşımızı tatmin edecek formülleri geliştirebilirsek, barışçıl yönetmelerle niyeti ortaya koyabilirsek o zaman 72 milyon insanın hassasiyeti göz önünde tutarak neler yapabiliriz, neleri yapabiliriz, tartışırız. Sorunlar bir günde çözülmez. Önemli olan niyetin ortaya çıkması."
SINIR ÖTESİ KONUSUNDA IRAK ÖRNEĞİ
Ahmet Türk, sınır ötesi operasyon konusunda ise şu yorumlarda bulundu: "ABD bütün gücüyle Irak'a girdi. Diktatörlük gitti, demokrasi, barış geldi mi? Olmaz. Operasyonlar sorunu çözmez. Önemli olan halkın yurttaşın tatmin edilmesidir. Yani siz operasyon yaptınız, çatışma çıktı insanlar öldü, peki dağdaki insanın yakınını, babasını kazanmış olacak mısınız? Kazanmayacaksınız. Meseleyi köklü bir şekilde ele alıp bakmak lazım. 'İmha ederim bitiririm' olmaz, bir halk var halkın talepleri var. Bu görmezden geldiğiniz zaman sorunu çözmüş olamazsınız. Yani operasyonların hiçbir faydası olmaz. Türkiye'de anti- demokratik gelişmelerin nedeni olacaktır."
BAZI REFORMLAR OLDU AMA YETERSİZ
Türkiye'nin demokratikleşmesi konusunda bazır reformlar yapıldığını ancak bunların yetersiz kaldığını kaydeden Türk, "Türkiye'nin demokratikleşmesi konusunda ciddi bir duruş yok, AB hatrına bir şeyler yapılıyor" dedi. Türk, polise yetkiyi artıran yasayı örnek vererek "Demokratik reformları bir günde ortadan kaldıracak mantık var. Burada mantığın değişmesi lazım. Niyet sorunun çözümüyse formüller bulunur" şeklinde konuştu.
GEÇMİŞTEN DERS ÇIKARDIK
Ahmet Türk, taleplerini dile getirirken ve politikalarının yaşama geçmesi için çalışırken kimi dönemlerde yanlış ve eksik yaklaşımlar sergilemiş olabileceklerini ifade etti. Türk, "İki yönlü bakmak lazım. Biz dersler çıkardık. Bazı olaylarda farklı durumlara farklı yaklaşabilirdik. Bunları çok rahatça söylüyoruz. Belki bu özeleştiri de olabilir. Bu konuda rahatız. Ama önemli olan devletin mantığının değişmesi. Eğer öyle olursa biz buna katkı sunabiliriz. Buna birçok şey verebiliriz" dedi.
EVİMDEN ÇIKMASAM DA MİLLETVEKİLİ OLURUM
Türk, seçim çalışmalarını anlatırken, "Ben açıkça söyleyeyim. Mardin bölgesinde bir gün dahi evimden çıkmasam, yine 20-25 bin oy alıp parmenontoya girebilirim. Ben burada güçlü bir destek almak istiyorum. Halkın taleplerini dile getiren biri olarak halkımla bütünleşmek istiyorum. Yüzde 50 oyla parlamentoya gitmek istiyorum. O benim için çok anlamlı. Önemli olan parlentoya girmek de değil, siyasetle halkın bütünleşmesidir. 20-25 bin oyla seçilmemi bile seçim kaybetmek olarak değerlendiririm" şeklinde konuştu.
GENEL AF
Ahmet Türk, Meclis'e girmeleri halinde izleyecekleri politikayı ve taleplerini şöyle anlattı:
"Genel siyasi af istiyoruz. Köy korucularının çıkarılmasını, Kürt dilinin kamusal alanda kullanılmasını, bölgeler arasında dengesizliğin giderilmesini, kültürel hakların güvence altına alınmasını sağlamaya çalışacağız. Tabii ki bizim seçmenlerimizin beklentileri var. Türkiye'de bir kaos, Kürtleri dışlayan bir mantık var. Demokratik projelerin gündeme gelmesi için çaba göstereceğiz. Akan kanı durdurmaya yönelik, gerginliği ortadan kaldırmaya yönelik bir çabadır. Sivil demokratik projelerle bu sorunu çözebileceğine inanıyoruz. Bizim amacımız gerçekten kardeşleşmeyi savunacak bir siyaseti yürütmektir. Bin yıldır birlikte yaşamış olan Türk ve Kürt halkını, yurttaşı kucaklayacak politikalar ortaya çıktığı taktirde bugün bu çatışma döneminden kurtarmış oluruz."
ORTA DOĞU'YA DEMOKRASİ GELMEDİ
Saddam Hüseyin'in, İran Şahı'nın devrildiğini ancak Ortadoğu'ya demokrasinin gelmediğini ifade eden Türk, "Biz bu nedenle halkların kardeşliğinin sağlanması konusunda, bir demokratik kültürün gelişmesini inanıyoruz" dedi. Türk, diğer partileri ise şöyle eleştirdi:
"Adeta bugün düzen partilerinde 'ben daha fazla Kürtlere karşıyım, daha fazla Kürtlerin üzerine giderim' mesajlarından öte bir şey yok. Türkiye için acı verici bir durum. Kucaklayacı bir politika bekliyor halkımız. Biz olabildikçe kucaklayıcı bir siyasetin gelişmesi konusunda çabamızı, düşüncelerimizi parlemento zemimine aktaracağız."