Kendi doğum gününde kız arkadaşıyla yaptığı 35 dakikalık telefon görüşmesinin ardından sırra kadem basan Sadullah’ın intihar etmiş olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor. Oğlunun sorumluluk sahibi bir insan olduğunu söyleyen anne Serap Kalalı ise, “Ben ve kardeşi varken oğlum asla canına kıymaz” dedi.
Kahramanmaraşlı Sadullah Babacan, son çıktığı Baltık seferinin ardından kayıplara karıştı. İddiaya göre İstanbul’da faaliyet gösteren bir denizcilik firmasında çalışan Babacan’ın bulunduğu gemi, Letonya’nın Riga Limanı'ndan aldığı yükü Hindistan’a götürmek için Baltık Denizi’ne açıldı. Geminin karadan ayrılmasından 2 gün sonra 29 Temmuz’da annesini arayan Babacan, her şeyin yolunda olduğunu söyleyerek ailesiyle hasret giderdi.
Görüşmesinde, “Anne beni iyi ki doğurmuşsun” diyerek duygularını anlatan Babacan, iddiaya göre daha sonra İstanbul’da bulunan kız arkadaşını aradı. Babacan, 35 dakika süren bu görüşmenin ardından geminin İsveç karasularında olduğu sırada ortadan kayboldu. Ertesi gün oğlunun kız arkadaşından gelen telefonla olayı öğrenen Serap Kalalı, hemen girişimlere başladı.
Gelişmeleri ve yaşadıklarını gözyaşları içerisinde anlatan anne Kalalı, oğlunun hayatından endişe ettiğini belirterek bir an önce bulunmasını istedi. Oğluyla son görüşmesini doğum gününde yaptığını anımsatan Kalalı, şöyle konuştu:
“Zaman zaman arıyordu bizi çalıştığı geminin telefonundan. İyi olduğunu seferini tamamladıktan sonra geleceğini söylüyordu. Kandil günü aradı, anneler gününde aradı, en son kendinin doğum günü olan 29 Temmuz gecesi aradı. İyi olduğunu söyledi, doğum gününü hatırlattı. Bana ‘anne beni iyi ki doğurmuşsun. Bugün benim doğum günüm hatırlamadın mı?’ dedi. Ben de ‘aramanı bekliyoruz oğlum’ dedim. Görüştük kardeşini merak etti onun sesini duymak istedi. Kız kardeşiyle konuştu. Kapatmak zorunda olduğunu söyledi ve kapattık. Bir gün sonra oğlumun kayıp olduğu haberi geldi. En son telefondan İstanbul’daki kız arkadaşı aranmış. ‘Sadullah’tan haber alamıyoruz gemi içerisinde ulaşamıyoruz. En son da sizinle görüşülmüş’ demişler. O da beni aradı ve Sadullah’ın kayıp olduğunu söyledi. Tabi ben hemen gemiyi aradım doğruladılar. İstanbul yetkililerini aradım oradan da Sadullah’ın kayıp olduğu ve arama çalışmalarının devam ettiği cevabını aldım. Sağlığından endişe ediyorum. Yetkililerden yardım bekliyorum. O benim tek oğlumdu.”
Kalalı, oğlunun intihar etmiş olabileceği fikrine ise asla inanmadığını kaydetti. Sadullah’ın kız kardeşi Melis’le birlikte kendisine baktığını anlatan Kalalı, “O sorumluluk sahibi biriydi. Ben ve kardeşi varken asla canına kıymaz” diye konuştu. Kalalı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ben İstanbul’a gittim. Orada firma yetkilileri yaptıkları çalışmaları bana anlattılar. Onlar da üzgün. Sadullah’la ilgili bir şikayetlerinin olmadığını, iyi bir personel olduğunu söylediler. Ama ben oğlumdan çok endişeliyim, oğlumun akıbetini merak ediyorum. Ne olduğunu bilmek istiyorum. Ölü ya da diri bir haber istiyorum. Ben Sadullah’ın kötü bir şey yapacağına inanmıyorum. Sadullah sorumluluk sahibi bir çocuktu. Yaşıtlarına göre daha olgun davranan, aile sorumluluğu üzerinde olan, bizim geçimimizle yükümlü olan bir çocuktu. Kız kardeşine ve bana bakıyordu. Bu şartlar altında Sadullah’ın kendisiyle ilgili yanlış bir şey yapacağına asla inanmıyorum. Sadullah’ı çok özledim. Ben onu çok zor şartlarda büyüttüm. Yetkililerden yardım istiyorum.”
Oğlunun ardından ağıtlar yakan Kalalı, Sadullah’ın arkadaşlarının da sosyal paylaşım sitesindeki adresine mesajlar gönderdiklerini söyledi. Herkesin müjdeli bir haber beklediğini dile getiren Kalalı, umutlarını kaybetmek istemediklerini ifade etti. Sadullah’ın kardeşi Melis de ağabeyinden geriye fotoğrafları ve kendilerine emanet ettiği köpeğinin kaldığını söyledi. Ağabeyinin Bold adını verdiği köpeğine en iyi şekilde bakmaya gayret gösterdiğini dile getiren Melis, endişe dolu bekleyişlerinin mutlulukla sonuçlanmasını istediklerini sözlerine ekledi.