Türk-iş Başkanı, Bakanları Zonguldak’a Davet Etti

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, yerin 560 metre altında maden işçileriyle kahvaltı yaptı, dört bakanı Zonguldak’a davet etti.Göreve seçilmesinin ardından ilk ziyaretini Zonguldak’a yapan Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, beraberindeki yönetim kurulu üyeleriyle birlikte yerin metrelerce altına indi. Yerin eksi 560 metre altında maden işçileriyle birlikte sabah kahvaltısı yapan Atalay, yaklaşık iki saat boyunca işçilerin sorunlarını dinledi.Ocak çıkışı kuyu başında gazetecilere açıklamalarda bulunan Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, maden ocağına inmeyenlerin madencilerin sorunlarını anlayamayacağına vurgu yaptı. Atalay, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ı Zonguldak’a davet etti.TTK’nın beş bin işçiye ihtiyacı olduğuna dikkat çeken Ergün Atalay, şunları söyledi: “Takriben iki saattir ocaktayız. Ocağa indik. Türk-İş Yönetimi, Genel Başkanlarımız ve kurumun Genel Müdür muavini bize eşlik etti. Aşağısını görmeyene, aşağısını anlatmak çok zor. Aşağıda çalışma şartlarını anlamayana, kömürcüyü anlatmak çok zor. Bu benim üçüncü girişim. 2009 yılında Başbakanımızla birlikte girdim. Benim bir arzum var, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’ten. En kısa zamanda Hazine Bakanımız Mehmet Şimşek ve Başbakan Yardımcımız Ali Babacan’ı bu ocakta iki saat misafir etsinler istiyorum."Kurumun beş bin işçiye ihtiyacı olduğunu belirten Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bir de dört kişinin yapacağı işi aşağıda iki kişi yapıyor. Bu iş güvenliği açısından risk teşkil ediyor. Çünkü, dünyanın hiçbir yerinde bu gibi ocaklar teknoloji ile ayakta durmuyor. İnsan gücüyle ayakta duruyor. Bu gün biz Türk-İş Yönetimi olarak yerimizde oturmayalım dedik; buraya gelelim dedik. Kendimizi tazeleyelim dedik. Burayı görünce kendimize çeki düzen verelim diye geldik. Bir an önce buraya işçi alınması noktasında ihtiyaç var. Bir de aşağı yukarı 7-8 senedir geçici çalışan arkadaşlarımız var. Onların kadroya alınması lazım. Buranın çalışma şartlarını, aşağıyı görmeyenlere anlatma imkanımız yok. Allah aşağıdakilerin yardımcısı olsun. Biz de Türk-İş olarak, maden sendikası olarak elimizi taşın altına değil vücudumuzu koymak mecburiyetindeyiz. Arkadaşlarımızın isteklerini gördük, bizler de dilimizin döndüğü kadar elimizden geleni yapacağız.”