'Türk Okulları Dünyanın Dört Bir Köşesinde Ülkemizi En Iyi Şekilde Tanıtıyor'

Ayna programının yapımcısı ve sunucusu Saim Orhan, Batının kan ve gözyaşından başka bir şey vermediği başta Afrika olmak üzere adının bile bilinmeyen ülkelere Türk Okulları öğretmenleri vasıtasıyla Anadolu insanının kültürünü ve güzelliklerini götürdüğünü söyledi.Denizli Mahruyan Hanımlar Derneği, Anemon Otel'de bir iftar verdi. İftara Denizli Belediye Başkanı Osman Zolan, AK Parti Denizli Milletvekili Bilal Uçar, Denizli Vali Yardımcısı İsmail Soykan, Mahruyan Hanımlar Derneği Başkanı Sevde Karadeniz ve çok sayıda davetli katıldı. İftar sonrası Denizli Pamukkale Üniversitesi(PAÜ)’nde okuyan Gana’lı bir öğrenci Kur-an’ı Kerim okudu. Dernek Başkan’ı Karadeniz, derneklerinin kurulduğu günden bu yana hayırseverlik konusunda son derece cömert insanlar sayesinde bir çok hayır işine aracı olduğunu ifade etti. Karadeniz, “Son olarak düzenlediğimiz kermeste elde edilen gelirle üniversite öğrencisi 33 genç kızımıza eğitim bursu temin edildi. Onlar bizim yeni neslimizin anneleri olacak. Gelecek nesli onlar yetiştirecekse onlara hep birlikte destek olmak başlıca insanlık vazifemiz. Her şeyden önce yaratana karşı borcumuzdur.” dedi. Dernek olarak Pusula Eğitim Merkezi’ni de açtıklarını vurgulayan Karadeniz, “Burada kızlarımız son derece güvenilir bir ortamda hem eğitim kalitelerini arttırmak hem de boş zamanlarını nitelikli geçirmelerini sağlamak istedik.” diye konuştu.Ayna programının yapımcısı ve sunucusu Saim Orhan da belgesel çekmek için gittiği 145 ülkenin bazılarında yaşadığı ilginç hatıralarını anlattı. Osmanlı nasıl Anadolu insanın güzellikleri üç kıtaya götürdüyse Türk Okulları sayesinde dünyanın dört bir köşesinde Türkiye’nin tanıtıldığını dile getiren Orhan, “Bugün de Allah’ın izni ve inayetiyle 76 milyonluk koca bir Türkiye bunu yapmaya hazırdır. Yeter ki azmedelim gayret edelim. Daha düne kadar bizi bilmeyen coğrafyalara okullarınızla gittiniz bizi o coğrafyada tanıttınız. Peygamber(SAV) ashabının Özbekistan’da, Türkmenistan’da, İstanbul’da ve Afrika’nın en uzak yerlerine kadar dini yaymak için gidip oralarda vefat ettiklerini görüyoruz. Gönüllü öğretmenlerde dünyanın dört bir yanına giderek kendimizi tanıtıyor. Çok sıkıntı çekiyorlar ama şikâyet etmiyorlar.” şeklinde konuştu.Bosna Hersek’e gittiğinde ‘ecdadınızın vatanına hoş geldiniz’ diye karşıladığını belirten Orhan, “Bize ‘Bu topraklar sizindi terk ettiniz. Bir daha terk etmemek üzere geliniz’ dediler. Bu kadar Osmanlı’yı çok seviyorlar. Fatih Sultan Mehmet orayı fethettiğinde istese hepsini kılıçtan geçirebilirdi. Buna gücü ve imkânı vardı. Ama tam tersi şekilde İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nden yüzyıllar önce ‘Hıristiyanların canlarına, mallarına, kiliselerine dokunulmayacak’ diye ferman yayınlıyor. Bu hoşgörüyü gören Bosnalılar toplu halde Müslüman oluyor. Bugün bile Bosna’nın sadece bir mahallesinde 54 tane cami bulunuyor.” ifadelerini kullandı.Batılı ülkeler Afrika’ya gidiş sebebinin sadece sömürge olduğunu anlatan Orhan, şunları kaydetti: “Dünyada tanıtıldığın sürece varsın. Türkleri ‘Türk kolejleriyle tanıdık’ diyorlar. Bizi tarihte kalmış bir devlet olarak zannediyorlar. Siyahların çocukları ilk kez başları okşayan bizi görünce inanamıyorlar. Siyah çocuklar gelip bize dokunup kaçıyorlardı. Ben şaşırdım ‘neden böyle yapıyorlar?’ Bize siz insan mısınız? diye bakıyorlarmış.