‘TÜRK TESPİH SANATI’ PANELİ

Doğan BİLMEZ/KAYSERİ, ERÜ Sabancı Kültür Merkezi’nde düzenlenen panele, Rektör Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur, Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Şirin Yılmaz Özkarslı, ERÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Atabey Kılıç, ERÜ Öğretim Üyesi Dr. Kemal Hakan Tekin, Yunanistan Kolomboloi Müzesi Müdürü Rallow Gromitsari, Kolomboloi Müzesi Yöneticisi Eleni Evangelinou, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Panelin açılış konuşmasını yapan Prof.Dr. Fahrettin Keleştemur, tespihle ilgili dünyada, Yunanistan ve Amerika’da olmak üzere, sadece 2 müze olduğunu söyledi. Tespihin çok boyutlu bir iş olduğunu belirten Prof.Dr. Keleştemur, “Çünkü, hapishaneden tutun, ibadethaneye kadar her yerde çekiliyor tespihler. Her tespihin farklı özelliği var. Birini üzüntülü olduğunuz zaman çekmeniz gerekiyorken, birisini sevinçli olduğunuz zaman çekmeniz gerekiyor. Ritüelleri var tabi tespih çekmenin. İşte, gençler nasıl tespih çekerler? Din adamları nasıl, hapishanelerde nasıl çekilir? Bunların da, ayrı ayrı özelliği var. Yani tespih başlı başına bir kültür ve bizim toplumumuzda, çok derin izleri olan, çok uzun yıllara dayanan bir kültür. Dolayısıyla, bunları gün yüzüne çıkarmak lazım. Özellikle, kendi kültürel değerlerimizi, tabi evrensel boyutu da var ama kendi kültürel değerlerimiz içerisinde çok önemli bir yeri var” diye konuştu.
“TEKNOLOJİ KADAR KÜLTÜR DE ÖNEMLİ”
Üniversite olarak, teknolojiyle olduğu kadar, kültürel değerlerle de ilgilendiklerini ifade eden Prof. Dr. Keleştemur, şöyle konuştu:
“Yaşanan objektif bir dünya var. Bilim, felsefe, ileri teknoloji var. Bunlarla uğraşacağız ama sosyo-kültürel olaylar, özellikle kendi kültürümüzün dünya kültüründeki yeri nedir? Bütün bunları da, açığa çıkarmakta üniversitemizin amaçlarından biridir. Tespih sergisini ve bu paneli de o açıdan ele almak lazım. İleri teknoloji üretebilirsiniz ama kültürel değerlerinize yeteri kadar sahip değilseniz, o teknolojiyi yönlendirmekte sıkıntılarınız olur. Bugün insanlığın, karşı karşıya olduğu problemler gibi. Bundan sonra da, bu tür faaliyetlerimiz devam edecek. Tespih ve tespihle ilgili olan bu tür sergileri mutlaka geleneksel olarak devam ettireceğiz. Düşündüğümüz bir başka projede, hem kültürümüzle, hem de insanlık tarihiyle ilgili olan kalemle ilgili olarak da bir sergi açmayı düşünüyoruz. Çünkü kalem de çok eski tarihlere kadar uzanıyor. Yazmak, okumakta kaleme dayanıyor. Bu sergide ve panelde, emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.”
Hacettepe Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Şirin Yılmaz Özkarslı ise, tespihlerin şifa kaynağı olduğunu söyledi. Özkarslı, “Akik, tansiyonu dengeler. Kehribar, troid hastalığına iyi gelir. Tespih, şifadır. Tespih, sükunettir. Allah’a yakınlıktır. Allah’a yalvarmak ve yakarmaktır” dedi. Konuşmaların ardından, panele katılan konuşmacılara plaket takdim edildi.