Silah tedariki ve askeri eğitimi de kapsayan bu desteğin, eski ABD Başkanı Barack Obama döneminde kurulan Terörle Mücadele İstihbarat Birimi’nin raporu gereğince ABD’nin iç hukukuna da aykırı olduğu kaydediliyor.
Gazete Habertürk'ten Burak Güleç'in haberine göre; ABD Anayasası’nda yer alan “Listelenmiş terör örgütlerine destek vermek anayasal suçtur” hükmünün gündeme getirilebileceği belirtiliyor. Ancak terör örgütü PKK Washington’ın terör örgütü listesinde yer alsa da PYD/YPG bu listede yer almıyor. Uzmanlar, bu sürecin nasıl işleyeceğini şöyle değerlendirdi...
"ULUSLARARASI ALANDA KABUL GÖRMELİ"
Eski Washington Büyükelçisi Faruk Loğoğlu: ABD’ye karşı uluslararası yargıya gitme olasılığını gerçekçi bulmuyorum. Bu dava, ABD’nin Obama döneminden beri devam eden PYD/ YPG siyasetinin yanlış olduğuna dikkat çekmek için atılan bir adım olabilir. Ama BM ve ABD terör örgütü listelerinde PKK olsa da PYD/YPG yer almıyor. Türkiye’nin PYD/YPG’yi uluslararası terör örgütleri listesine eklemek için girişimde bulunması daha verimli olacaktır.
"ABD ONAYINA İHTİYACI VAR"
Prof. Dr. Sertaç Başeren (Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi): ABD’ye karşı, terör örgütlerine yardım etme suçundan Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) dava açılabilir. Ama yasal sürecin UAD’da görülmesi için ABD’nin onayı gerekiyor. Dava açıldıktan sonra ABD, UAD’ın kendisine yaptığı bildirime cevap vermez veya divanın yargı yetkisini tanımadığını belirtirse, usul hukuku bakımından mahkeme yetkisizlik kararı verir. Davanın görülmesi durumunda ABD büyük ihtimalle PYD/YPG’nin terör örgütü olmadığını, ulusal savaşçı olduğunu ileri sürecek. Ortak terör örgütü tanımı olmaması büyük sorun.
"TÜRKİYE AÇISINDAN PRESTİJ KAYBI OLUR"
Doç. Dr. Cavid Abdullahzade (Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi): UAD, zorunlu bir yargı yetkisine sahip değil. Dava açılırsa ABD yetki itirazında bulunacaktır. Ama dava görülmese bile, sunulan delillerin UAD’ın yapacağı bildirimle uluslararası kamuoyuyla paylaşılması ABD üzerinde bir baskı yaratacaktır. Diğer yönden, büyük ihtimalle usulden reddedilecek bir davanın açılması da Türkiye açısından prestij kaybına neden olur. ABD’nin kendi iç hukukuna dayanılarak Amerikan mahkemelerinde dava açılabilir. Çünkü Türk yerel mahkemelerinin ABD’yi terör suçundan yargılaması, devletlerin egemenlik eşitliği ilkesini ihlal edecektir.