Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi itfaiye personelleri Sait Sayar, Abdulgani Aslan ve Bülent Bulut yaşadıklarını anlattı. Kavşakta mahsur kalan vatandaşları kurtarmak için aracı ile köprüye giren ve sonrasında kendisi de mahsur kalan itfaiyeci Sait Sayar, bir süre kirişlere tutunduğunu daha sonra ise yüzerek çıktığını ifade etti.
Hem kendisini hem kavşaktaki vatandaşları kurtarmak için büyük çaba sarf ettiğini aktaran Sayar, “Vatandaşların mahsur kalması üzerine harekete geçtik. Ben pikap aracımla birlikte köprüye girdim. Daha sonra orada mahsur kaldık. Sonra diğer arkadaşlarımız bot ile olay yerine geldiler. Onlar da mahsur kaldılar. 45 dakika boyunca orada kaldık. Zaten girdap oluşmuştu. O girdaptan çıkamadık. Su yükseldikten sonra köprünün üzerindeki kirişlere tutunduk. Duvar kenarındaki kablo kanallarına tutunarak çıkış yapabildim. Zaten tavan ile aramızda bir karış kadar bir hava boşluğu kalmıştı. Allah'a şükürler olsun çıkış yaptık. Çıktıktan sonra eve gittim. Üzerimi değiştirip tekrar olay yerine geldim. Arkadaşlarım suyun altında oldukları için dayanamadım. Onlara yardım etmek istedim. Olay yerini bildiğim için izin alıp tekrar suya girdim. Arkadaşlarımı ve mahsur kalan vatandaşları aramak için 2-3 defa giriş, çıkış yaptım. Şükürler olsun arkadaşlarımız sağ salim dışarı çıktılar. Çalışmaya da devam ediyoruz. O vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Keşke elimizden gelseydi de kurtarabilseydik” dedi.
İtfaiye eri Abdulgani Aslan ise bot ile gelip vatandaşlara ve arkadaşına yardım ettiği sırada akıntıya kapıldığını söyledi. Aslan, botun üzerindeki can simidini yüzme bilmeyen arkadaşına verdiğini ve saatler sonra suyun seviyesinin azalınca yüzerek çıktığını söyledi. Aslan, “Biz o sabah görevdeydik. Göreve başlamıştık, sabah 08.00'de direkt anons geldi zaten buraya. Arkadaşımız Sait ağabey mahsur ve diğer vatandaşlar da mahsurdu orada, botla çıkış yaptık. Kavşağın başına geçtik. Botumuzu daha kurarken arkamızdan büyük bir dalga geldi. Bülent Bulut, Ömer Şimşek bir de ben, dalgaların arasında kaldık. Ömer ağabey yüzme bilmiyordu, ben kendimi zar zor botun içine atmıştım. Orada çizmelerimi ve yağmurluğumu indirdim, ondan sonra botun içerisinde can kurtarma simidini direkt Ömer ağabeye uzattım, o zaten bizden önce çıkmıştı. Daha köprü tamamen su dolmadan bizden önce çıkmıştı. Ben de Bülent Bulut ağabey köprünün altında kaldık. Yaklaşık üç saat saatten sonra da zaten artık su boğazımıza kadar dayanmıştı. Ufak bir çukur kalmıştı, böyle ufak bir delik kalmıştı. Oradan nefes alıp verebiliyorduk. Sağ olsunlar arkadaşlarımız, itfaiye erlerimiz, amirlerimiz, daire başkanımız talimatıyla suyu boşaltıyorlardı. Biz de zaten artık Allah'a teslim olduk. Ondan sonra bir baktık tekrardan su yavaş yavaş milim milim düşmeye başladı. Ondan sonra ışığı baktım. Elimi aşağıya doğru uzatmışım. Ondan sonra çabamla, Allah'ın yardımıyla köprünün dışına doğru yüzmeye başladım. Bir 5 metre gidiyordum kafamı çıkarıyordum. Nefes alıp tekrardan dalıyordum. Aynı şekilde köprünün dışına çıktım. Çok şükür ondan sonra arkadaşlarımız ve oradaki vatandaşların çabasıyla çıktık. Orada vefat eden vatandaşlarıma Allah'tan rahmet, ailelerine sabır diliyorum” şeklinde konuştu.
Kurtulan son itfaiye eri Bülent Bulut ise, “Suyun çekilmesini gördükten sonra ışığı görür görmez tekrar dışarıya çıkma fırsatı bulduk, çok şükür. Allah bizi sevdiklerimize bağışladı. Keşke daha erken müdahale yapabilseydik. O su gelmeden vatandaşları alabilseydik. Allah hepsine rahmet eylesin” ifadelerini kullandı.
Şanlıurfa'da şiddetli sağanağın ardından derenin taşması sonucu sel sularının doldurduğu Abide Köprülü Kavşağı alt geçidinde 5 kişi hayatını kaybetmişti.
(İHA)