"Türkiye, CHP gibi PKK'ya taşıyıcı annelik yapmıyor"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: - "Türkiye, CHP gibi PKK'ya taşıyıcı annelik yapmıyor. Türkiye, belki de bugün yaşamayacak 415 bin 582 çocuğa bu ülkede doğma hakkını verdi. Dünyada bundan daha asil bir şey yok" - "31 Mart yerel seçimlerinde oy kullanacak 53 bin 99 Suriyeli var ama bunların 10 bini daha önce Türkiye'de çeşitli sebeplerle vatandaş olmuş" - "Ermeni tasarısı da dahil olmak üzere, Türkiye'yi sürekli olarak on yıllardır iğdiş etmeye çalışanlara, hakaret edenlere karşı 3,5 milyon Suriyeli'ye bizim vicdani olarak yapmış olduğumuz ev sahipliği, tamamen onların tezlerini altüst etmiştir" - "Sadece Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından 2011'den itibaren toplam 206 bin 234 kişi denizlerde yakalandı"

MERVE YILDIZALP - BÜŞRA NUR BİLGİÇ - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Türkiye, CHP gibi PKK'ya taşıyıcı annelik yapmıyor. Türkiye, belki de bugün yaşamayacak 415 bin 582 çocuğa bu ülkede doğma hakkını verdi. Dünyada bundan daha asil bir şey yok." dedi.

Bakan Soylu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de toplam kayıt altına alınan Suriyeli sayısının 3 milyon 644 bin 342 olduğunu belirtti.

2011-2018 yıllarında Suriye uyruklu doğan çocuk sayısının 415 bin 582'ye ulaştığını aktaran Soylu, "Türkiye, CHP gibi PKK'ya taşıyıcı annelik yapmıyor. Türkiye, belki de bugün yaşamayacak 415 bin 582 Suriyeli çocuğa bu ülkede doğma hakkını verdi. Dünyada bundan daha asil bir şey yok. Bugün birtakım musibetlerden kurtuluyorsak, güçle ayakta duruyorsak, bilin ki bu çocuklara bu hakkı veren liderimizin basiretinden, yöneticilerimizin ortaya koyduğu fedakarlıktan ve milletimizin kardeşlik şuurundan." diye konuştu.

Reklam
Reklam

Vatandaşlık kazanan Suriyeli sayısının 79 bin 894 olduğuna işaret eden Soylu, "Bunların 46-47 bini çocuk." ifadesini kullandı.

- "Etrafımızdaki coğrafyayı istikrarlı hale getiremezsek, bizi boğarlar"

Soylu, "31 Mart yerel seçimlerinde oy kullanacak 53 bin 99 Suriyeli var ama bunların 10 bini daha önce Türkiye'de çeşitli sebeplerle vatandaş olmuş. Evliliklerinden, daha önce gelmişler, on yıllar olmuş geleli. Biz Türkiye'de doktor, öğretmen, hukukçu, yatırımcı, iş adamı, mili sporculara vatandaşlık veriyoruz." dedi.

Ev alan, yatırım yapan, Türkiye'ye istihdam getiren 400'ün üzerinde yabancı yatırımcıya da vatandaşlık hakkı verildiğini, aileleriyle beraber bu sayının bin 100 kişiye ulaştığını belirten Soylu, ülkesine geri dönen Suriyeli sayısının 314 bin 590 olduğunu, bu kişilerin Türkiye'nin güvenli bölge oluşturduğu Cerablus, Azez, Mare, El Bab, kısmen de Afrin'e gittiğini ifade etti.

Soylu, Türkiye'nin etrafının istikrarsızlaştırmaya çalışıldığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizim tersini yapmamız lazım, bizim etrafımızı istikrarlı hale getirmemiz lazım. Bunu yaparsak başarırız. Onlar Türkiye'nin etrafını basıyorlar çünkü Türkiye'nin etrafı istikrarsız olsun, Lübnan, Libya, Sudan, Tunus, Fas, Irak, Mısır, İran, Kafkaslar, Balkanlar istikrarsız olsun diye. Bizim yapmamız gereken, bu bütünlüğü sağlayabilmek. Bizim güce, kuvvete, istikrara onun için ihtiyacımız var. Biz etrafımızdaki coğrafyayı istikrarlı hale getiremezsek bizi boğarlar."

Reklam
Reklam

- Avrupa ülkelerinin verdiği sözler

Avrupa Birliği ülkelerinin, düzensiz göçle mücadele konusunda Türkiye'ye verdiği sözleri yerine getirip getirmediğiyle ilgili soru üzerine Bakan Soylu, "Avrupa bize medyunuşükran, bizim için ölüyorlar. Ama dikkat ederseniz, Ermeni tasarısı da dahil olmak üzere Türkiye'yi sürekli olarak on yıllardır iğdiş etmeye çalışanlara, hakaret edenlere karşı 3,5 milyon Suriyeli'ye bizim vicdani olarak yapmış olduğumuz ev sahipliği, tamamen onların tezlerini altüst etmiştir. Bu, tarihimize bırakabileceğimiz en büyük mirastır." diye konuştu.

Soylu, Avrupa ülkelerinin, yıllardır Ermeni tasarıları ve diğer meseleler üzerinden Türkiye'yi saf dışı etmeye çalıştıklarına işaret ederek, Türkiye'nin 3,5 milyon Suriyeli'ye ev sahipliği yaparak vicdanın, insanlığın, bir millet olmanın ne demek olduğunu gösterdiğini vurguladı.

Avrupa'nın, özellikle düzensiz göçle mücadelede Türkiye'yi ayakta alkışladığını, ancak başının öne eğik olduğunu kaydeden Soylu, Avrupa Parlamentosu'na ideolojinin hakim olduğunu bildirdi.

Reklam
Reklam

Soylu, düzensiz göçle mücadele konusunda Yunanistan ile çok sıkı ilişkiler yürüttüklerini belirterek, "Ama özellikle Türkiye'ye yapılacak yardımlar konusunda maalesef Avrupa, halen ipe un sermektedir. Çok önemli bürokratik mekanizmalar oluşturmaktadır. Oysa biz hiç bürokratik mekanizma oluşturmadan hastaneden eğitimine kadar, alt yapısına kadar, günlük karşılanacak sürecine kadar bunları ortaya koymaya çalışıyoruz." değerlendirmesini yaptı.

- "Suriyelilere maaş vermiyoruz"

AB ile imzalanan ilgili mutabakat kapsamında, Türkiye'ye gönderilen 2 milyar avro civarındaki paradan Kızılay kart aracılığıyla göçmenlere sürekli destekte bulunduklarını belirten Soylu, şu ifadeleri kullandı:

"Türkiye'nin yapmış olduğu operasyonu küçültmek ve milletimizi bu konuda dedikoduya yöneltmek için 'Türkiye bunlara maaş veriyor, yardım ediyor' deniliyor, böyle bir şey söz konusu değil. Ama biz onlara kamplarda bakıyoruz. Maaş vermiyoruz. Biz onların eğitim ve sağlık meselelerinde destek oluyoruz. Ama bizim nakit maaş verdiğimiz, üniversiteye sınavsız girdikleri veya bunlara telefon kartı verip bedava telefon açtırdıklarımız, bunların hepsi tezvirattır. Telefon kartını veren Birleşmiş Milletler'dir. O da kimedir? Bu geri gönderme merkezlerinde kalan insanlar kendi ülkelerini arasınlar diye. Onu bizim aracılığımızla yapıyor. Biz onu sağlamaya çalışıyoruz. O fona biz de katkıda bulunuyoruz. Bütün ülkeler katkıda bulunuyor. Sadece Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından 2011'den itibaren toplam 206 bin 234 kişi denizlerde yakalandı. Toplam 798 kişi ölmüş denizlerde. Bizim cesetlerini aldığımız, yani trajik bir mesele."

Reklam
Reklam

Bakan Soylu, göç meselesinin durmayacağına işaret ederek, gerekli tedbirleri aldıklarını sözlerine ekledi.

Anahtar Kelimeler: