Çin'de üretilen koronavirüs aşısının faz3 çalışmalarına Türkiye'de dahil edildi. Aşının ilk gönüllü uygulaması dün Hacettepe Tıp Fakültesi'nde 3 sağlık çalışanına yapıldı. İlk etapta 25 merkezde 1300 gönüllüye aşı uygulanacak. Bu sayı daha sonra 10 binin üzerine çıkacak. İlk aşı uygulaması çalışmasında hazır bulunan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı ve Aşı Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Serhat Ünal, bütün dünyanın adeta bir yarış içerisinde bunu virüsü engelleyecek aşıyı geliştirme çabası içerisinde olduğunu hatırlattı. Prof. Dr. Ünal, dünyada Faz3 basamağına gelmiş aşılar olduğunu belirterek, "Çin'de geliştirilen inaktive hücre aşısı, Almanya Pfizer işbirliği, Amerika'da geliştirilen aşı ve AstraZeneca’nın İngiltere’de geliştiren aşısı bunlar Faz3’ü devam eden aşılar. Bunlara katkıda bulunmak bence bir insanlık görevi" dedi.
Prof. Dr. Ünal, Çin'de Sinovac firması tarafından geliştirilen inaktive tam hücre aşısının evraklarının 2 aydır Türkiye'de incelendiğine işaret ederek, "Müsaade çıktıktan sonra 25 merkez hazırlıklarını tamamladı. 25 merkezde öncelikle 1300 kişi civarında sağlık personeline sonra 13 bine kadar varacak sayılarda vatandaşlarımıza faz3 çalışması başladı. Türkiye’nin ileriki günlerde başka ülkelerle başka işbirlikleriyle başka aşıların Faz3 çalışmalarına katkıda bulunması söz konusu olabilir" dedi.
Prof. Dr. Ünal, aşının gönüllü kişilere yapıldığını, olabilecek yan etkileri ve nasıl etki ettiğinin detaylı olarak anlatıldığını belirterek, "1'inci ve 14'üncü günler iki doz şeklinde yapılacak. Bunu 2,5-3 ay süreyle takip edeceğiz. Aşıyı yaptığımız zaman koruyuculuğunun çıkmasını bekliyoruz. Bunları yapıp gerçek hayatta koruyuculuğunun çıkıp çıkmadığını anlamaya çalışıyoruz. Zaman içerisinde iki kol arasındaki fark ortaya çıktığında 'bu aşı yüzde şu kadar korumaktadır' diye bir sonuca varılacak. Faz3 başka ülkelerde başlamıştı, şu ana kadar 10 bin kişiye bu aşı yapıldı, yan etkileri sıkı takip ediliyor. Biz de bu kervana katılmış olduk. Sonunda bütün ülkedeki vakalar, bu ülkedeki çalışmaya katılanların sonuçları birleştirilecek, bakılacak. 'Bu aşı koruyora' karar verilirse ruhsatlanacak ve biz de diğer ülkelerle beraber aşıya daha erken erişim şansını bulacağız. 2-2,5 ay içerisinde bu çalışmaların toparlanacağını düşünüyorum. Her şey düzgün giderse yılbaşı civarında ruhsatlanmalar tamamlanabilir. Yeni yılın ilk aylarında yaygın aşılama programlarının olmasını umut ediyorum" diye konuştu.
Prof. Dr. Ünal, kış aylarında solunum yolu enfeksiyonlarının artacağına da dikkat çekerek, "Kış mevsiminde yaza göre daha yoğun yaşam olur. Kişiler vakitlerini daha çok kapalı alanda geçirirler. Ama biz bunları aştık zaten mesafe, maske meselesini anladık. Bu tedbirler alınınca kışa özel çok artışlar olmayacak gibi geliyor bana. Kışın influenza da grip de artar bu söylediğim nedenlerle. Kuzey yarım kürede koronavirüs birden gelince influenzanın takibi sekteye uğradı. Ama güney yarım kürede onların kış bizim yaz olduğumuz zamanda daha yakın takip edilmiş çalışmalar var. Pek çok ülkede bir önceki yıla göre görülen influenza sayısında yüzde 50-60 oranında azalma meydana geldi. Bu korunma, korona için aldığımız tedbirler influenzaya da karşı korunaklı" ifadelerini kullandı.
(DHA)